Bölüm 6 - İki Mutlu Yabancı

5 0 0
                                    

Ilgın'a her şeyi anlatıp içini rahatlatan Rüzgar, Ilgın'ı kazana bilmek için her şeyi yapmaya hazırdı.

Ilgın'ın hisleri ne olacaktı bilinmez ama Rüzgar düpedüz aşıktı. Elinden gelen tek şey onun iyiliği, başka bir şey değildi. Seviyordu, sevgisini ona anlattı lakin birazını.

Okulların açılmasına kısa bir süre kala telaşlanan Rüzgar, sanki bir daha Ilgın'ı göremecek gibi üzgündü.

Bir şey'in farkın da değildi ikisi de. Rüzgar ile Ilgın aynı okul da üstüne üstlük aynı bölümde öğretim göreceklerdi. İkisi için büyük süpriz olacaktı bu.

Rüzgar telefonu eline alıp Ilgın'ı dışarı çağırdı.

Rüzgar: Alooo... Ilgın nerdesin?
Ilgın: Evdeyim... Ne oldu?
Rüzgar: Merak ettim, arayasım geldi.
Ilgın: Offff!!!. Bende bir şey oldu zannettim. Heycanlandırdın beni...
Rüzgar:(gülerek) Heycanlanmana gerek yok. Müsaitsen kafe'ye gidelim mi?
Ilgın: Şuan da işim var ama 1-2 saat içinde ben seni ararım.
Rüzgar: Tamamdır, bekliyorum.

Bu telefon görüşmesinden sonra bırakın 1-2 saati, on dakika bile Rüzgar için 1 gün'e bedeldi. Sanki saat durmuş bilhassa hayat durmuştu. Sevdiği insanı görebilmek için her şeyi yapmak istiyorum lakin bir türlü zaman'ı ilerletemiyordu.

Evde oturmuş zaman'ın geçmesini beklerken bir anda telefon çaldı.

Ilgın: Rüzgar benim işlerim bitti. Nerede buluşalım?
Rüzgar: Sen evdeysen bekle, ben seni almaya geliyorum.
Ilgın: Tamam, bekliyorum seni...

Rüzgar apar topar hazırlanıp, araba ile Ilgın'ın evine gitti. Ilgın'ı aldıktan sonra nereye gideceklerine karar verdiler.

Bir kafe'ye oturup sohbet etmeye başladılar. Konu konuyu açtı, zaman ilerledi ve Rüzgar sadece Ilgın'ı dinliyorudu. Tek bir nokta'ya odaklanmış. Gözlerinin içinde kaybolmuştu.

Rüzgar'ın aklına gelen soruyu sordu...

Rüzgar: Sen hangi Üniversitedesin bu yıl?
Ilgın: İstanbul Boğaziçi. Sen?
Rüzgar: Gerçekten mi? Bende ordayım...

Ilgın duyduğuna inanamaz. Kendisini bu kadar çok seven insan'la aynı okulda olmanın hem iyi hem de kötü yanları vardı tabi ki. Ama şuan da orasını düşünmek için uygun bir zaman değildi.

Konuştular, zaman ilerledi. Ilgın eve gitmek için Rüzgar'dan müsade istedi. Rüzgar hesabı ödedikten sonra Ilgın'ı eve bıraktı.

Ilgın evde düşünmeye başladı... Bu sene güzel şeyler olacak mı? Yoksa hayatım mı alt üst olacak?

Bu sorular Ilgın'ın kafasını oldukça karıştırmış ve can sıkıcı hâle getirmişti. Güçlü bir kişiliğe sahip olduğu için bu olayın da üstesinden geleceğine emindi...

Rüzgar da bilhassa oldukça mutluydu. Aşık olduğu insanla aynı okuldaydı. Belki istediği zaman görür ya da daha önemlisi belki "o da beni sever" düşüncesiyle, mutluluğuna mutluluk katıyordu.

Şuan iki yabancı gibiler ama birbirlerini tanımak için ikisi de elinden geleni yapıyordu. Hayatların da fazlaca insan yoktu. Bu da onların birbirini tanıması için fazlasıyla iyi birşey.

Yorgun ve bir o kadar düşünceli Ilgın eve gidip yorganı üstüne çekerek düşünür. "İki yabacıyız ama anlaşıcaz galiba". Ilgın'da yavaş yavaş Rüzgar'ın ona olan saf sevgisine yakınlaşıyordu...

İnsan'ı Bitiren AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin