6-Ece Tosun?

2.6K 132 26
                                    


**

Erza: Günaydın Özyakup

Erza:

Erza: Şimdi gidiyorum utançtan ölmemek için

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Erza: Şimdi gidiyorum utançtan ölmemek için. (11.22)

"Anne ben bu elbiseyi giymem ya?!" üzerime tuttuğu elbiseye bakıp kusuyor gibi yaptım. Eliyle elime vurup "Ay Erza bana birşeyler oluyor bak biraz kız olsan ne olur yani?" eliyle kendini yellemeye başladı.

"Tamam be kadın al giyeceğim ama asla topuklu ayakkabı giymem!" mağazadaki tek güzel yere gittim oturma yerleri.

"Ay aman şimdi böyle dersin ama ilerde ayağından çıkarmazsın o topukluları Erza hanım." kasaya gidip elbisenin parasını ödemek için sıraya durdu.
Aklıma gelen harika fikir ike yerimden sıçradım "Anne ben Kartal Yuvası'na gitsem olur mu?" yavru kedi bakışı atıp ellerimi yüz hizamda birleştirdim.

"İyi tamam git evin heryeri siyah beyaz oldu senin yüzünden." ilerlerken anneme söndüm "Beşiktaş be kadın."
İlerde bana gülümseyen Kartal Yuvası'na sanki ilk defa giriyormuş gibi bir heyecanla ilerledim. Etraf çok kalabalıktı tişörtlerin olduğu bölüme gidip tek eksik kalan Pepe tişörtünü elime aldım. Bu adamı çok severdim be yani sonuçta Pepe'ydi.
Diğer ürünlere bakarken fark etmeden birisine çarptım yere düşen tişörtü anında elime alıp konuşmaya başladım "Affet Pepe nasıl düşürdüm seni.." duyduğum kıkırtı sesi ile kafamı kaldırdım. Şu anda bana gülen bir adet Ece Tosun vardı ve çok güzeldi.

"Şey ben üzgünüm gerçekten." gülümseyip mahcup bir şekilde başımı eğdim.

"Ah saçmalama benim suçum ben görmedim seni asıl ben üzgünüm." gülüp elini omzuma koydu.

"Hiç sorun değil. Ve şey acaba fotograf çekilebilir miyiz?" kafasını salladı "Tabiki." yanımda durdu. Cebimden telefonumu çıkartıp ön kamerayı açtım ve ardından fotografımızı çektim.

"Teşekkür ederim Ece abla." gülümsedim. "Ben teşekkür ederim tişört ile konuşan kız." doğru ya kız beni deli sanacaktı "Şey biraz garip göründü biliyorum ve adım Erza."

"Erza daha önce hiç duymadım anlamı ne?"

"Kibrit. Kibrit demekmiş." saçlarımı kulağımın arkasına koydum.

"Güzel bir ismin var Erza."

"Teşekkür ederim. Ve bu arada Gururumuz Cenk Tosun." hemen fanatik bir hayran moduna girmeme güldü.

"Gururumuz Beşiktaş." ellerini havaya kaldırdı bağırarak söyledi "Neyse ben gitsem iyi olur Erza Cenk ve Ozzydışarda beklemekten ağaç oldu. Ah fotograf çektirmek ister misin?" Oğuzhan ismini duyunca kalbim ağzımda atmıştı ama ben daha onu görmeye hazır değilim.

"Şey annem bekliyor çok çok isterdim fakat azar da işitmek istemiyorum." güldüm.

"Doğru ah anneler o zaman birdaha sefere?"

"Tamam birdahaki sefere." bana tekrardan sarılıp dışarda duran arabaya doğru gitmeye başladım.

Telefonumun internetini hemen açtım.

Oğuzhan: Erza

Oğuzhan: Sen ve gözlerin harikasınız.

Oğuzhan: Sen gerçek misin?

Kapıya biraz yaklaşıp arabanın içinden belki Oğuzhan'ı görürüm diye bakındım. Arabanın içinde gülerek Cenk'e birşeyler anlatıyordu.
Gri bir tişört giymişti.

Erza: gülüşünden öperim adam.

Erza: Gri çok yakışmış.

Telefonun sesini duyduğunu anladığımda telefonunu eline alıp kiliti açtı ve mesajımı okudu. Telefonu acele ile kapatıp arabanın camından etrafa bakmaya başladı, beni görmemesi için camdan biraz uzaklaştım.

Oğuzhan: Erza nerdesin?

Erza: Şu an uzakta.

Oğuzhan: Yanıma neden gelmedin?

Erza: Hazır değilim Özyakup.

Oğuzhan: Neye hazır değilsin aşığım dediğin adamı görmeye mi.

Erza: Evet çünkü daha bana aşık olmadın.

Hareket eden arabaya hızlıca baktım telefona gülerek bakıyordu. En azından ben araba hareket ederken öyle görmüştüm.

Oğuzhan: Seni affediyorum.

Oğuzhan: Ece mağazada bir kız ile tanıştığını söylüyor.

Erza: yaa nasıl bir kızmış?

Oğuzhan: Çok şirinmiş bana da uygunmuş.

Aklı sıra beni kıskandırmaya çalışıyordu. Ah be akıllım Ece bile anlamış birbirimize yakışacağımızı.

Erza: yaa adı neymiş?

Oğuzhan: Erza

Oğuzhan: Ece ile mi konuştun

Oğuzhan: O seni benden önce mi gördü Erza.

Erza: Sabret Özyakup.

Oğuzhan: Sabredelim bakalım.

**

*Ece'den arabaya bindiği andan.*

Mağazadan çıkıp kocamın arabasına ilerledim.
Kapıyı açıp bindim "Geri döndüm neye gülüyorsunuz bu kadar?" emniyet kemerini bağlayıp uzandım ve Cenk'i öptüm.

"Yenge Caner abi video atmış ona gülüyorduk." ardından telefonuna mesaj gelen oğuzhan mesajı okuduktan sonra telefonu kapatıp etrafa bakmaya başladı.

"Sen neden bu kadar geciktin güzelim?" kocama döndüm "Mağazada bir kız ile tanıştım o kadar şirindi ki. Çarpışınca elindeki Pepe tişörtü düştü ve tişörtler özür diledi." güldüm "Fanatik demekki."

"Oğuzhan direk aklıma sen geldin." telefondan dikkatini alıp bana verdi "Neden yenge?"

"Kız ile çok şirin olurdunuz boyu da uzundu çok da uzundu."

"Adı neydi hayatım?" adını söylemeyi unuttuğumu fark ettim "Şeydi Erza." anında kafasını ortadan uzatan Oğuzhan'a ikimizde şaşkınca baktık. "Erza mı?"

"Evet Erza çok samimi çok da şirindi." geriye yaslandım.
Gülümseyip geri çekildi ve telefonuna geri gömüldü.

"Ne oldu 150 milyon beğendin sanırım." Cenk oğuzhan ile dalga geçmişti.

"Beğendim abi Beğenmez miyim?"

**


Unutursam gol de ||Oğuzhan Özyakup||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin