**
"Sana inanamıyorum Erza!" Eren'e sonunda tüm olayı anlatmış sınıfta aralıksız ağlıyordum.
"Demet ne alaka ya o ne ya iğrenç" sarılıp saçlarımla oynamaya başladı. "Üzülme be Erza biliyorum çok üzülüyorsun ama üzülerek kendine yazık ediyorsun." aklıma gelen mesajlarla birkez daha ağlamaya başladım. "Ben çok değer verdim gülen fotografında gözünün içine bakıp güldüm.
" hıçkırdım "Hikaye paylaşmadığında deli gibi merak ettim antrenman fotograflarının her köşesinden onu görmeyi bekledim didik didik aradım fotografları." gözümün önüne gelen saçlarımı geriye itip derin derin nefes almaya başladım "Sana Oğuzhan geri dönmedi mi?" kafamı iki yana sallayıp avuç içlerimde titreyen telefonumu yere bıraktım "Annem arıyor bilmem kaçıncı aç ve iyi olduğumu söyle." ceketimin fermuarını çektim.
"Erza annen.." kafamı salladım "Git kimse ile konuşmak istemiyorum." ceketimin kollarını ellerime kadar çekip yüzümü kapattım."Erza ama annen." sinirle ona döndüm "Ya konuşmak istemiyorum diyorum ben sana ya!" sesim biraz yüksek çıksa da bolca ağlamaklıydı.
"Lan gerizekalı annen değil Oğuzhan Özyakup!" ismini duyduktan sonra ellerimi yüzümden çekip bakmaya başladım "Ne?" yanıma gelip telefonu kulağıma koydu "Konuş oğuzhan" telefonu elime tutuşturup gitti. "Erza?" Sesini duyduğumda içimden geçen titreme kendimi gelmemi sağladı "Hı?" anlık şaşkınlık ile verdiğim saçma tepkiye lanet ettim.
"Erza özür dilerim çok üzgünüm." ben fark etmeden gözümden gelen yaşlar ile sesimi çıkarmamak için kendimi zor tuttum. "Konuşmayacaksın demek. Tamam ben konuşurum o zaman. Başlarda hiçbirşey yoktu sana yemin ederim yoktu. Çünkü ben tamami ile sana odaklıydım. Sen ve senin o güzel gözlerine. Birden oldu herşey Demet hayatıma girdi.." derin nefes aldı. Bende aldım. "Çok farklı şeyler oldu ve olan oldu. Biz sevgili olduk." duyduğum şey ile istemsizce ağzımdan kaçan hıçkırığa engel olamadım. "Ağlamanı istemiyorum Erza. O güzel gözlerini gözyaşı ile boğduğunu düşünmek istemiyorum." derin nefes aldım "Ben yapmıyorum. Sen yapıyorsun." zar zor kurduğum cümle ile gözlerimi kapattım "Çok üzgünüm." güldüm sevinçten yoksun bir şekilde "Bende." telefonu kulağımdan çekip yere çöktüm.
**
*8 Ay sonra.*
"Annecim bak dikkat et tamam mı?" annemin bilmem kaçıncı nasihatından sonra anne ve babamı öpüp arabadan çıktım."Farkında mısın artık Üniversite öğrencisiyiz?" Yanımda duran Eren'e döndüm. "Öyleyiz sonunda Üniversite öğrencisiyiz." derin bir nefes alıp karşımda kocaman duran Üniversitesiye baktım. İstediğimi yapmış radyo ve televizyon kazanmıştım. Telefonuma gelen bildirim sesi ile telefonuma baktım.
*Beşiktaş'ın başarılı oyuncusu Oğuzhan Özyakup sevgilisi Demet Özdemir ile teknede görüntülendi.*
Haber başlığına buruk bir gülüşle baktım. Aşık olduğum adamın aşık olduğu kadın ile haberine. Telefonu kilitleyip çantama attım "Hadi büyüyelim."
**
*5 Yıl sonra.*"Yayından çıktık!" duyduğum kelime ile ayağımdaki topuklu ayakkabıları çıkarmış atmıştım. Halime gülen kameraman Halil'e güldüm bende ardından seke seke ekran arkasında kalan koltuklardan birisine attım kendimi "Eren nerde onun zamanı yaklaşıyor?" ortalıkta bağıran diğer kameramana gözlerimi devirdim "10 dakika sonra burda olur makyajı yapılıyor." masama konulan kahveyi alıp Eren'in yanına yürüdüm "Of be kızım ne güzel oldun yine." güldüm. "Vay sen diyene bak" durdu " yok be kanka şampiyonlar ligi ekranı yıpratmış seni makyajın ağlıyor. " gülmeye başladı. Güldüğü için makyajı düzgün yapamayan görevli ise Eren'in eline vurdu. "Sen takıl ben eve geçiyorum." el salladım konuşamadığı için el salladı. Arabanın anahtarlarını alıp spor ayakkabılarımı giydim ardından arabaya yürüdüm.
Anahtarı kontaktan çekip binaya girdim asansörden 7. Kata basıp son derece geniş ama çok yavaş olan asansörde beklemeye başladım. Gelen "Tink" sesi ile açılan kapıdan çıkıp kapının önüne geldim ardından kapıyı açıp kendimi direk kanepeye attım "Ben Neymar mıyım be o kadar ayakta kalıp yorulmayayım insafsız köpekler." yavaşça kalkıp birkaç kıyafet aldıktan sonra banyoya ilerledim. 10 dakikalık duştan sonra kıyafetleri giyip salona geçtim.
Eren: Erza bugün, yarın hangi takımın maçına gideceğini atacaklar ve ne olur kahve yap!
Erza: Kahveler hazııır.
Dünyanın en güzel buluşu olan mutfak salon bir olan mimari adeta benim gibi üşengeçler için harikaydı. Kalkıp kahve hazırladıktan sonra bilgisayarın başına geçtim yarınki programlarımı gözden geçirip olan maçları kontrol etmeye başladım.
Telefonumu çıkartıp üzerinde mashmellow olan kahvemi evin köşesindeki ağaca tuttum ve çektim.Paylaştıktan sonra telefonumu bir kenara koyup maçlara ve sonuçlarına bakmaya devam ettim.
Bir süre sonra beynimin artık yabancı lig almayacağını anladıktan sonra telefonumu elime alıp hikayelere bakanlara bakmaya başladım.
Ozyakup
Kullanıcı adını gördükten sonra telefonumun üzerinden gelen bildirim hayatın bana adeta şakasıydı.
*Bir sonraki maçın Beşiktaş'ın maçı tarih*******....*
**
Of Beeee.