Merhaba. Nasılsınız? Bugün yine beni etkileyen bir şey üzerine yazıcam. Hissettiklerimi aktarıcam. Bu kitabı yazmaktaki bir diğer amacım da buydu çünkü. Okuyanlara iyi okumalar.
Hayatın acımasız,düşüncesiz,bencil olduğunu ben 18.12.2017 tarihinde yani dün çok daha iyi anladım. Ben şu hayatta birilerini kaybetmeye alışık biri değilim. Evet kayıplarım oldu ama çok fazla değildi. Alışmamıştım. Ablamın gidişi,birini arkamda bırakmamı saysanız bir elin parmağını geçmez kayıplarım. Ama ben önceki kayıplarımda toplanmıştım güçlü kalmayı başarmıştım. Şimdi olmuyor.
Kim Jonghyun belki bir kaçınız bilir. Benim yeni yeni tanıdığım bir grubun vokaliydi kendisi. Ve yukarıya yazdığım tarihte hayatını kaybetti. İddialar göre intihar etmiş ama bu bana göre bir cinayetti. Aklınıza hemen bıçaklanma,silahla saldırı vb. Olaylar gelmesin. Onun ölümüne sebep olan kişiler saçma sapan sebeplerle onu üzenler,hayattan zevk almasını engelleyenlerdi. Şimdi o kişilere sormak istiyorum. MUTLU MUSUNUZ? Onca kişiyi göz yaşları arasında görerek aradığınız o mutluluğa eriştiniz mi? Gece uyku girmeyen,yaş eksik olmayan gözlerimiz sizi huzura erdirdi mi? Bizim acımız size sevinç oldu mu? Onca kişinin hayalleri sizin söylediğiniz şeyler yüzünden yıkılırken yüzünüzde tebessüm oluştu mu? Lan onun atan kalbini durdurmak sizin de durmanız yaptıklarınıza bir son vermenize yetti mi? Birileri anlatsın bana ben,benim gibi kişiler ve ya Shawol lar Jonghyun un hayatına son vermesini sağlayan antiler yüzünden gece gündüz ağlamaya mecbur muyduk?
Benim abarttığımı düşünenler varsa. Buyrun meydan sizin. Sizi umursamıyorum. Ben her bir sözünde ağlamama sebep olucak şeyler okudum bugün instagram sayfalarında. Hepsi de Jonghyun yasını tutuyor... onlar beni anlayabilir. Çünkü biz hep birlikte kaybettik. (Bu demek değil ki sizler beni hiç anlamıyorsunuz hayır. Sizlerden de beni anlayanlar var. Mesela abim,merve ablam ve her ne kadar şu an bizimle olamasa da ablam.)
Bu konuda sizden de yazının sonunda ufak ricalarım olucak. Umarım dikkate alırsınız.
Bir sayfada karşıma çıkan bir olayı size anlatmak istiyorum. SHINee fanı olan bir Shawol diyor ki "Siz kendi biasınıza onu çok sevdiginizi söyleyin çünkü artık benim öyle bir şansım yok." Siz bunu okuduğunuzda neler hissettiniz bilmiyorum ama ben param parça oldum. Böyle bir şeyin en ufak üzüntümde şarkılarında huzur bulduğum grubun yani BTS in başına geldiğini düşünmek beni öldürür.
30 Shawol intihar etmiş söylentilere göre. Düşünün. 30 genç! Daha önlerinde upuzun birer gelecek olan bizler gibi 30 genç! Bu rakam benim için tam bir yıkım.
Bu satırlarda yazdıklarımdan rahatsız olanlar size şu an ne hissettiğimi anlatayım mı?
Şarkı dinlerken bulduğum huzur onun sesiyle keskin bir acıya dönüşüyor. Canım yanıyor ama bunu anlatabileceğim (sanal hariç) tek bir kişi bile yok. Vardı ama dün anladım ki o da yalandan ibaretmiş. Ağlamak için öyle kuvvetli bir sebebim varken geceleri hariç rahat rahat ağlayamıyorum bile. Gülmek istemiyorum. Çünkü çok güzel gülüyorsun dediklerinde aklıma onun gülüşünün geleceğini biliyorum. Gözlerim dolduğunda soğuktan demek beni bıktırdı. Yardıma ihtiyacim var ama sesim çıkmıyor!
O bizden yardım istemiş. Biz anlamamışız. Canım yanıyor. Ağlamak istiyorum. Birine sarılmak ve susmak istiyoru.
Sizden ricam ise şu bugün Türkiye saatine göre 19.00 da lütfen paylaşım yapmayın. Aynı şekilde beğeni de. 1 dakikalığına sessizlik olsun lütfen. Bu genel olarak yapılacak bir şey. Ben buna saygı göstericem.
İyi akşamlar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜŞÜN
Non-FictionHikaye değildir. Sosyal medyada karşıma çıkıp ilgimi çeken şeyler bulunacaktır. Kitabın net bir konusu yok.