YENİDEN

41 6 1
                                    


Alinda

Yaklaşık 5 saattir hiç kalkmadan oturduğum koltuktan sıkılarak kalktım. Resepsiyondaki bıyıklı, ela gözlü, kumral adama doğru ilerledim. Başka bir yerde karşılaşsak muhtemelen ilgimi çekecek bu adam şimdilik sadece sinirimi bozuyordu. beni görünce biçimli kaşlarını kaldırıp, gözlerini evraklardan ayırdı. elindeki kalemi masaya bırakıp, geniş sandalyesinde oldukça yetkin bir şekilde geriye yaslandı.

'Demek ödemeyi yapmaya karar verdiniz hanım efendi. ' adamın kesin problemleri vardı. Param olsa ödeme yapmaz mıydın?

' Madem bu otelin müşterisiyim. Beni odama çıkar.' bakışlarının yerini şaşkınlığa bıraktı. Evet yanılmıştı bu zafer benimdi. Kollarımı karnımda birleştirip gözlerimi kıstım .

***********************************

Melih;

Arkasına bile bakmadan kaçan Kemal'e bir küfür savurup önümdeki deve baktım. Bir yerden toplamam gerektiğini şimdiye kadar yediğim dayaklardan bildiğim için havadaki yumruğu yüzüme yemeden önce elimi başıma siper ettim.

' Bakın bey efendi. Ben sizin hanımınıza asılmadım. Hem ben bakmam ki buna.'

Kadının çatılan kaşları ve dolan gözlerinden birazdan buradan cenazemin kalkacağını anlamıştım. Adamın hırıltısı da buna eşlik edince tekrar söz sırası bendeydi.

'Hayır efendim. Yanlış anladınız. Eşiniz gerçekten çok güzel baksanıza bir içim su.'

'Sen benim yanımdaki kıza nasıl asılırsın lan!' Ulan kız da güzel olsaydı bari. Yediğim yumruklar boşa gitmezdi.

İçimden bildiğim tüm duaları okumaya başlamışken kurtarıcımın sesiyle irkildim.

'Melih aşkım nerelerdesin ben de seni arıyorum. Bir sorun mu var bey efendi?'

Alinda! Bu kız tam anlamıyla mükemmeldi. Hemen koluna girip oynadığı oyuna katıldım.

' Aşkım ben de anlamadım ki. Seni ararken etrafıma bakıyordum. Bu bey efendi yanlış anladı sanırım.'

Dev utançla doğruldu. mahcup gözlerle ilk Alinda'ya sonra bana baktı.

'Özür dilerim ben yanlış anladım sanırım.' diyerek adeta ortadan toz oldu.

Ani bir hareketle arkamı dönüm zafer gülüşü ile bana bakan Alinda'ya sarıldım. Bu mükemmel ortamda nereden geldiğini bile anlamadığım darbe ile Alinda'nın üzerine yığıldım.

'Alinda canım kankam!' Kemal nereden gelmişti yada en fazla 60 kilo olmasına rağmen bizi nasıl yere yıkmıştı anlamasam da nefes almam gerektiğinin farkındaydım. Ve onun iğrenç eli sarılırken ağzımı kapattığı için değil nefes almak içinde bulunduğum konuma itiraz bile edemiyordum. Alinda'ya ne olduğuna bakmak için bulduğum 1 2 saniyelik fırsatla kafamı kaldırdım ve işte yerden yediğim o sert darbeyle bayılmam bir oldu.

****************

Önce sesler gelmeye başladı. Ne olduğunu seçemiyordum ama rahat bir yerde yatıyordum. Sesler Kemal'e aitti.

'Oğlum bir kucakladım Melih'i dedim ki Alinda bacı sen dokunma. Kız gücünle karışma bu işlere. Ama var ya görmen lazım Jenca sen de Tarkan ben diyeyim örümcek adam (aradaki bağı nasıl kurdu asla anlamamıştım) ama Alinda dedi ki bırak ben hallederim. Dedim olmaz erkekliğe sığmaz. Melih benim çok yakın arkadaşım ben taşımalıyım eve kadar'

Jenca'nın sesi bıkkındı fakat konuyla yine de ilgiliydi ' Ama Alinda'nın sırtında geldi eve, neden'

' Oğlum dur bir dinle! Neyse ben dedim ben taşıyacağım dedim yani. Anladın mı ? Güçlüyüm çünkü taşırdım da. '

' Eee..' Bu sefer bıkan Alinda olmuştu. Ben asla gözlerimi açmayacaktım. Çünkü biliyordum ki konu değişmeden açsam aynılarını ben de dinleyecektim ve başımın ağrısı buna izin vermezdi.

' İşte dedim ki güçlüyüm. Siz bilmezsiniz benim 2-3 aylık spor geçmişimi. '

Jenca bir kez daha söze girdi.

'Bitir artık bitir. Anladık güçlüsün!'

' Sonra işte Alinda dedi ki salak -ki bence orada güçlü erkeğim, kahramanım demeliydi- ben alim ki ışınlanalım. Dedim o zaman tamam. Bu kadar.'

Bu çocuğun gerçekten psikolojik sorunları vardı ve bu vadide henüz onu iyileştirmek isteyecek kadar deli kimse yoktu. Konu Melih'e hakaretlere gelince gözlerimi açmaya karar verdim. Ben yavaşça gözlerimi açacaktım ve hepsi başıma toplanıp beni çok sevdiklerini, çok korktuklarını dile getireceklerdi. Ama bilin bakalım öyle mi oldu?

Ben yavaşça gözlerimi açtım buraya kadar her şey normal ve filmlerde ki gibi 'ayy bana ne oldu?' demeye başladım. Başım hala dönüyordu. Çevrem fazlasıyla bulanıktı. Bir kaç defa daha 'ayy' dedim. ilgi bekliyordum sonuçta değil mi. İlk Kemal'in yüzüyle karşılaştım. Yaklaştı, yaklaştı, yaklaştı ve ' Ne oldu lan buna niye aylıyor' deyip kafama vurdu. Etraf yine eski karanlığına boğuldu.

******************

3 SAAT SONRA ALİNDA;

Yeni yeni ayılan Melih kafasına buz tutuyor, Kemal köşede Jenca'ya bir şeyler anlatıyor ve arada bir insana asla ait olmayan hareketler yapıyordu.  Olca bir dergi karıştırıyor bulduğu şeyleri Alara'ya gösteriyordu.  Ben mi ben sadece oturuyordum. Son zamanlarda başımıza o kadar çok şey gelmişti ki bir şeyle ilgilenecek gücüm de yoktu. 

biraz zaman sonra elinde bir tabak yemekle David geldi. 

' Gençler toplanın yola devam ediyoruz.' 

Ve işte sonunda bir şeyler için adım atmaya devam ediyorduk.

TARANTUS(KAYIP TAÇ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin