Patronu arayıp çok kötü durumda olduğumu hastalıktan öleceğimi söyleyince çok sevgili patronum dan izin alabilmiştim ama rapor istemişti. Çünkü gavur inanır mı benim gibi bir polyanna ya. Verir mi öyle durduk yere izin. Vermez.
Jungkook tan bana bu günlük rapor almasını rica etmiştim. Oda bir gavurdu. Beni hastaneye götürmeyi teklif etmişti. Ama ben dışarı çıkmamak için yapıyorum zaten diyemedim.
Bir saatlik gecikme sonucu hazırlanıp dışarı çıktım. Hava her zamankine göre biraz daha aydınlıktı 1 saat içinde geceden sabaha geçiş gibi aydınlanıyordu.
İşte oradaydı. Yoongi duvara yaslanmış avını bekleyen bir kurt gibi etrafı süzüyordu. Bakışlarımız kesişti. Fakat hiç bir hamle yapmadı olduğu gibi duruyordu. Yavaşlayan adımlarım tekrar hızlanırken önünden geçtim. 5,6 adım atmıştımki ardımdan gelen adım sesleri duydum. Yine yapıyordu. Beni takip ediyordu.Benimle beraber durağa kadar yürüdü. Aynı otobüse bindi. Aynı yerde indi. Ve sonra kayboldu.
Benimle konuşmuyordu. Takipçi gibi davranıyordu. Benim konuşmamı bekliyor ve öyle konuşuyordu. Evli olmadığımı biliyor gibiydi ama benimle eğleniyordu. Dokunmak istiyor ama benden bekliyor gibiydi. Ve çoğunlukla hep bir kaç adım ötemde kalıyordu.
Amacın ne yoongi diye düşünmeden edemedim. Benim gibi bir kızla ne oyunu oynamak istiyorsun.