13

85 17 9
                                    

Yoongiyle sabah sarılmamızdan sonra hiç bir şey olmamış gibi dükkana kadar gelmiştik. Bir kaç sokak kala şirince önümü kesti. Onun bu haline sırıtırken bende duraksadım.

"Bak istersen bugün işe gitme" dedi. Samimiyeti buram buram şeker kokuyordu. Yada ben kafayı yemiştim.

"Paraya ihtiyacım var yoongi" dedim başımı sağ omzuma yaslarken, ağırlığımı tek ayağıma verdim.

"Öyleyse sana para veririm" dedi gülerek. Suratım asılırken başımı hayır anlamında salladım.

"Bu işi kaybetmek yararıma olmaz" yanından geçmeye çalıştım ama iki bileğimi tutup tekrar önüme geçti.

"Ben ciddiyim Yunmi"

"Beni ne kadar tanıyorsun Yoongi" dedim merakla. Yüz ifadesi ciddileşti. Bu beni biraz germişti. Tamam gülerken şeker gibiydi alıp yemek istiyordunuz ama. Surat ifadesi ciddileştiğinde karşısında rahat kalamıyordum.
Aramızdaki bir iki adımlık mesafeyi kapatırken iyice yakınlaştı benden uzun olduğu için hafifçe kafamı yukarı kaldırdım. Geri çekilmedim çünkü niye çekilecektim.
"Seni tanımak istiyorum Yunmi fakat bu benim gözlemim yada araştırmam sonucu olsun istemiyorum.. Bu senin bana anlatacağın Yunmi olsun istiyorum.."

Başım dönünce bileğimdeki elinden kurtulup koluna tutundum. Eli belime giderken endişeyle ona tutunmama izin verdi. "Ne oldu Yunmi sorun ne?"

"Sanırım aklımı başımdan aldın.." dedim. Ciddiyetle söylediğim şeye karşı. Sen mal mısın bu kadar mal olduğunu bende bilmiyordum kb kib diyip gidecekmiş gibi baktığını gördüm. Sonra hemen toparlamaya çalıştım.

"Ay şekerim düştü galiba, bi ısırık versene"

Ay allah beni alsın.

Ay allah beni alsın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
SUDDENLY Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin