Hüzün

54 9 0
                                    

Çocuk olmak güzel şeydir.Güzel şeydir acıların nedenini bilmemek.Keşke gerçeklerle hiç yüzleşmesek.Bedenimiz büyüse içimiz çocuk kalsa...

Sena ve annesinin cenazesi çok sade oldu.Özgür ben ve Elif'in dışında bir kaç konu komşu ve akrabaları olduğunu söyleyen bir kadından başka kimse yoktu.Kaderin yüzüne gülmediği ve koruyamadığımız yavrucak, ve çaresizce yaşamını sürdürmüş bir anne bu kadar sessiz ayrıldı bu dünyadan.

 Elif çok ağlamıştı Özgür ve ben ise suçlu hissediyorduk.Sanki o hain abi ve baba kadar suçluyduk anne kızın ölümünde.

-Abla çok özür dilerim.Biliyorum daha erken gitmeliydim polise ama sınavlar...

-Suçun yok Özgür.Yılmaz seninde suçun yok.Yapabileceğimiz herşeyi zaten yapmıştık.Senayı geri getiremeyiz artık.

İçime sanki bir sürü taş atmışlar gibi ağır hissediyordum.Tam mutlu oldum derken hep içime hüznü çökerten bir olay oluyordu.

Polisler evin önünü kapatmışlardı ve kaçan abi ve babaya dair bir şey bulduklarında bize haber vereceklerini söylemişlerdi.Sessizce evlerimize dağıldık o gün.

Özgür ertesi gün şehir dışına gidecekti,Elif ve ben işe gidecektik yani herkes yaşamına kaldığı yerden devam edecekti.Yitirilen geri gelmiyor ama yaşam acımasızca sürüyordu işte.

Yaşım 8.Babam yok annemle sessizce yemek yiyoruz.O gün arkadaşımın amcasının öldüğünü öğrenmişim.Ölümün ne kadar kötü bir şey olduğunu kestiremiyorum.

-Anne ölüm nasıl bir şeydir ? Neden ölür insanlar ?

-Ölüm aslında güzel bir şeydir oğlum.Huzur bulursun.Kalanlarına acı verir ama sen huzur bulursun...

Umarım huzurlusundur anne dedim içimden.Ve daha fazla başımı ağrıtmadan yattım.

Ertesi sabah Elifle beraber yürüdük.Bir süre konuşmadık sonra acı haberi öğrenmeden önceki yemek aklına gelmiş olacak ki :

-Yemeğimiz aslında güzeldi.Acımız biraz dinsin olaylar çözülsün yine yeriz olur mu ? 

-Tabi ki.Daha çok zamanımız var öyle değil mi?

-Öyle...

Hüzünlendiğini hissettim.

-Bugün okuldan erken çıkacağım.Bugün bir daha görüşemeyiz.

-Evet yarın görüşürüz o zaman...

-Hoşçakal.

Sanki veda eder gibi büyük bir hüzünle gidişini izledim.Ve o an içimden günlerdir patlamayı bekleyen sözcük ağzımdan döküldü:

-Seni seviyorum Elif! Çok seviyorum seni.

Gözleri yaşlı bir şekilde bana baktı

-Bende seni seviyorum Yılmaz.

Sonra zilin çalmasıyla koşarak gitti ve beni öylece orada bıraktı.Normalde çok mutlu olmam gerekirdi.Onunda beni sevdiğini öğrenmiştim,mutlu olacaktık fakat üstümde çok büyük bir hüzün vardı.Orada onu beklemek istedim fakat gitmeliydim.

Seni seviyorum...Ve sevgim karşılıklı.Fakat neden hala bana uzaksın ? Elif ne olur bana veda etme.Beni bırakma. Seni tam bulmuşken beni bırakma.Seni çok seviyorum çok seviyorum...

Olmuyorsa..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin