Sıpaydırman o bi kere taammmı mığğ

330 21 5
                                    

*Miriba miriba! nasılsınız :3 son sınavlar bitmek üzere ve neredeyse okulların kapanmasına 2,3 hafta kaldı :D bunula beraber muhteşem summer timee!! geliyor *-* Hepiniz heyecanlısınızdır. Neyseee media'daki güzellik Damla Şeker :3 keyifli okumalarr :3*

“Yaaaağğğğğmurrrrr!” Diye bağırdı annem kulağımın dibinde.

“Anne dibindeyim ne bağırıyorsun ya?” Diye sitem ettim bende. Domatesleri elma dilimi şeklinde kesmekle meşguldüm. Annemse kısırı tabaklara bölüştürüyordu.

“Ahahaha burada mıydın sen?” Annem ensesini kaşırken kıkırdıyordu. Gözlerimi devirdim ve anında kafama bir şaplak yedim.

“Ne vuruyorsun anne ya! Gerizekalı olcam senin yüzünden beynimde hücre kalmadı!!” annemin çatık kaşları yukarı kalktı ve alayla sırıttı.

“Senin beyninde hücre mi vardı kızım?” tekrar gözlerimi devirdim.

“Anne Hemşire olmuşsun, kaç sene tıp okumuşsun ama hala 1. Sınıf espirileri yapıyorsun. Bravo sana! Azmine hayran kaldım.” Alayla mırıldanıp işime geri döndüm ama annemin elindeki tepsi popoma inince inledim. “Ya anne senin yüzünden dümdüz oldu popom evde kalcam göreceksin gününü ha!!” Annemin yine sinirlerini tepesine çıkartmayı başarmıştım.

“Annenle asker arkadaşınmış gibi konuşmayı kes artık!” dedi annem sinirli sinirli.

“Şey anne teknik olarak bunu yapamayız. Çünkü ben kızım sende kızsın…Tamam anne, vurma anne, özür dileriimmm!” Annem bana acımasızca işkence ederken (Tepsiyle popoma vurmak gibi) arkadaşlarım olacak 3 varlık umursamadan önündekileri tıkınmaya devam ediyorlardı.

“Ellerin dert görmesin Beyza yenge!” dedi Beyza Sırıtarak.

“Benim içinde vur!”  diye bağırdı Damla kafasını tabağından kaldırmadan.

“Yağmuğa kağkmağan elleğ kığısığn!” ( Meali: Yağmura kalkmayan eller kırılsın) Yıldızay ağzındaki Benim (!) yaptığım kekle konuşmaya çalışıyordu. Resmen bana ihanet ediyorlardı. Birde ben bunlardan yardım istemiştim. Allah bilir bunlar beni satar Olcay’la iş birliğine bile girerlerdi. Beklerim ben bunlardan.

“Buyurun gelin. Sizde vurun eksik kalmayın.” Dedi annem nazik bir sesle.

“Kadına bak ya resmen yemeğe davet ediyor! Gelin sizde vurun nedir ya!” annem kahkaha atmaya başladığında homurdansam da bende ona katıldım. Sonunda 5’imiz beraber oturma odasında Esra Erol’la evlen benimle izlerken 1,2 saat geçirmiştik.

“Bak şu kızı hiç gözüm tutmadı. Sessiz atın çiftesi pek olurmuş!! Bak görürsün iki güne kalmaz ayrılır bunlar!” dedi annem kısırının son kalanlarını ağzına atarken.

“Niye öyle söylüyorsun Beyza yenge ya! Ne tatlı şirin eli yüzü düzgün bir kız. Ayrılmasınlar yakışıyorlar birbirlerine.” Diye itiraz etti Beyza.

“ Şu çocuk çok yakışıklı! Arayıp talip mi olsam?” Diye mırıldandı Yıldızay. Adam tatlı olmasına tatlıydı ama özellikle ondan olgun kadınlar aradığını söylemişti. Ve duruş şekline göre babamdan bile daha olgun olduğu belli oluyordu. Damla;

“Evet, Yıldızay Adamda diyordu ki ‘Yıldızay gelsin bana talip olsunda evlenelim!’. Altınca kocaman Olgun Bayanlar yazıyor kör müsün?” Diye Yıldızay’ın üzerine gidince Yıldızay ağlamaklı bir sesle:

“Niye ya ben gayet olgun bir kızım bir kere!” diyerek kollarını göğsünün altında birleştirip yanaklarını şişirdi. Damla alayla:

“Hı hı Yıldızay ananda öyle diyordu!” kızların tartışmasını dinlerken telefonuma gelen mesaj sesiyle ayağa kalkıp odama yürüdüm. Artık bende de nasıl kulak varsa odamdaki telefonun sesini duyuyorum.

TESADÜFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin