KOD ADI Q TAMAMLANDI

Bölüm 51

Gülümse, bir ara dışarı baktığında onun heyecanlı heyecanlı telefonda biriyle konuştuğunu gördü.  Allah'ım, bu adam ne kadar yakışıklıydı. Onu istememesi çok yazıktı. Oysa Gülümse bundan sonraki hayatında, sabahları hep onun koynunda uyanmak,akşam ona sarılarak uymak istiyordu.

*Ne şanssız kızım ben ya* diye düşündü. Bir önceki ilişkisi tam üç yıl sürdü, her şey yolunda derken ,pat adam gelip sıkıldım dedi ve eşyalarını toplayıp başka bir açıklama yapmadan gitti.

Ona aşık mıydı, yoksa alışkanlık mıydı,bilemedi ve bir yıl kendini toparlayamadı. İlk öpücüğü ilk erkeği. Bir daha kimseye güvenemezdi.  Belki sevebilirdi ama, uzun ilişki çok zordu onun için, ta ki karşısına Tınaz çıkana kadar.

Şimdi, o da onu istemiyordu. Bir den aana döndü çünkü, satıcı elinde beğendiği ayakkabının otuz yedi numarasını bulup getirmişti. Denedi ve beğendi . Onuda aldıktan sonra dışarı çıktığında henüz boş sayılan AVM'nin tezgahtar kızları kapıya çıkıp Tınaz'a odaklanmışlardı.

Koluna dokunup, başımla haydi işareti yaptım. Elimdekileri alıp telefonu kulağı ile omuzu arasına sıkıştırdı konuşmaya devam etti.

Durdum, durdu, ne! der gibi baktı.

"Tuvalet "dedim.Konuşmasını bitirip, "Haydi" dedi.

"Ne! Benimle mi geleceksin?!"

"Evet"  Cık cık ,çekerek hızlandım. Ben tuvalete girdim o kapıda bekledi.

Çıkınca, "Gel yemek yiyelim sonra gideriz. Ne yersin?"

"Pizza" dedim.

Dominosa gidip, sipariş verdik. Beklerken elimi tutup,

"Adamları bulmuşlar ama, emirleri telefonda aldıklarını,onları tutanı bilmediklerini söylediler. Seni, bizim ekipten Arifin evine götüreceğim. Karısı Mine,altı aylık hamile,onu çok seveceğine eminim. Arkadaşın Alita gibi sıcak ve samimi."

Sadece dinledim,ses tonu beni alıp sıcak ve huzurlu bir sahile götürdü. Ne dediğini tam anlamasam da, o anda, ne derse he diyebilecek bir durumdaydım açıkçası.

"Sen beni dinliyor musun? Yoksa kendi havanı mı çalıyorsun."

"Tamaaam. Ne haşlıyorsun ya! Her fırsatta, buldun garibi."

Sadece baktı.Karınlarını doyurup, Arif'in evine gittiler.

Kapıyı, orta boylu, güzler yüzlü, karnı şişkin bir kadın açtı.

"Hoş geldiniz. Girin, girin,içerisi soğumasın bebek üşür," dedi,gülerek.

Paketleri kapının yanına koyup, tanışma faslına geçtiler.

"Mine, bu Yamanın kardeşi Gülümse, bu bayan göbekte, Arifin eşi Mine. Offf,  kızlar tanışın işte. Mine,bu pastayı dolaba koy. İçerisi gerçekten çok sıcak. Kızım hamam mı işletiyorsunuz ya!"

"Tınaz boyundan büyük laflar etme ya. Gel sana bir sarılayım Gülümseciğim. Ne güzel bir isim bu ya."

Kızlar hemen kaynaştı. Gülümse, Minenin kafasından geçen, güzel düşünceleri ve kızın sıcaklığını çok sevdi. O sırada kapı çalındı,  "Ben bakarım,  benim ortak gelmiştir" dedi, gülerek.

Gülümse ,salona geçip Tınaz'ın karşısına oturdu. Tınaz bir huzursuz görünüyordu. Söz verdiği için düşüncelerini okumadı ama onun huzursuzluğu kendisine de geçti.

Acaba arkadaşı onu zorunlu olarak mı çağırmıştı! Belkide adam,evinde yabancıları sevmiyordu. Gülümse, kafasından sayısız senaryo yazarken,evin adamı içeri girdi.

Eh Tınaz kadar olmasa da yakışıklı sayılırdı, ayrıca o da karısı gibi güler yüzlüydü.

Elini uzattı, "Hoş geldiniz." dediğinde ,Gülümse bu sesi tanıda unutması mümkün değildi. Boğazından gelen hırlamaya benzer bir ses tonu vardı.

Bir süre sadece Arifin gözlerine baktı,  *Ben bu kızdan nasıl özür diler de ,kendimi af ettiririm. Of çok kötüyüm.*  Arifin bu düşünceleri aynen Gülümsenin beynindeydi.

Tınaz'ın huzursuzluğu şimdi anlaşılıyordu. Elini uzattı,"Beni tanıyorsunuz zaten. Pek memnun olduğum söylenemez," dedi.

Mine,hiç bir anlam verememişti. Sadece, şaşkın bakışları bir kocasına bir konuğuna kayıyordu!

Tınaz, ortalığı toparlaması gerektiğini fark etti.

"Mine,bir çay demlesen şöyle tavşan kanı."

"Olur tabi,hemen demlerim de! Az önce burada olanları anlatınca."

Gülümse, bu kızı üzmemek için, "Biz eşinle daha önce tesadüfen karşılaşmıştık. Bana biraz kaba davranmıştı. O yüzden kızgınım. Şimdi geçti. Haydi mutfağa gidelim,  sana yardım edeyim."

Çay içilirken, havadan sudan konuşmaya başladılar.  Konu daha çok  Minenin hamileliği ile ilgiliydi.

"Tınaz,biraz konuşa bilir miyiz?"

Gülümse, gülerek Tınaz'ı mutfağa götürdü.