KOD ADI Q TAMAMLANDI

Bölüm 20

"Ali oğlum, bu arkadaşı al boş kamaralardan birine yerleştir ha karnını da iyice doyurun. Sonra ilk iş günümde aç bıraktılar demesin. Gerisini sabah hallederiz." diyerek bir kahkaha attı. Mirzanın canı çok sıkılmıştı ama, belli etmemeye çalıştı. Yemekten sonra iş konuşmaya başladılar.

Allahtan bu işten iyi para alacaktı, keyfi biraz yerine geldi. Yusuf ona fazladan bir kaç bin dolar daha verdi ."Bunlar adam için, sağ ol beni kırmadın."

"Estağfurullah Yusuf bey ,sizi ne kadar sevdiğimi bilirsiniz," dedi yalakalanarak.

Sonraki günler Aja ( Yaman) etrafı tanımak ve işleri anlamak için çalıştı. Garip hiç bir şey yoktu. Adam,  gündüzleri koyları geziyor ,geceleri de güzel ve tanınmış kadınlarla birlikte oluyordu. Yaman , her seferinde şahit olduğu  bu sahtekarlığın ,insanların paranın pezevengi oluşunun, yalakalığın ,içinde oluyordu ve midesi bulanıyordu.

"Hey Aja gel bak bu bayan seni çok beğenmiş biraz hanımla ilgiler".

Yaman elini göğsünün üzerine koyup hafif bir reverans yaparak, "Ben almaz patron işi var benim," diyerek kamarasına gitti.

GÜNÜMÜZ:

Haftalık tatil günü ,çarşıya çıkacağını haber verdi. Datça'nın içinde çarşıları sanki ilk kez görüyormuş gibi inceledi ve arkasındaki adamın takibinden nasıl kurtulacağını düşündü. Sonra boş verdi. Bazı hediyelik eşyalara baktı ,bir kafede bira içti ve akşama doğru tekneye döndü. Adam, arkasından hiç ayrılmadığı için o da gereken yerlere bilgi veremedi.

"Patron, siz bana güvenmiyor, ben ayrılmak istiyor.Yoksa bir hata yaptım?".

"Yok oğlum ,ben babama bile güvenmem .Hem nereden çıkarttın şimdi bunu?!"

"Neyse bilmek istediğin bir şey var bana sor."

Bir yıl sonra artık Yusuf'un sağ kolu olmuştu. İstanbul'a döndüklerinde yanından hiç ayırmıyor nereye giderse onu bir kaç adım arkasından takip ediyordu.

Bir gece beklediği olay gerçekleşti. Gece yarısı Yusuf ,acil bir telefon aldı.

"Hepiniz odalarınıza gidin ,ben çağırıncaya kadar gelmeyin," diyerek adamlarını gönderdi.

"Aja sen kal ve bu kapıdan içeri kimseyi sokma."

Yaman başıyla onayladı. Yusuf büyük oturma odasına girip kapıyı arkasından kapattı.Yarım saat sonra evin girişine siyah bir audi sedan yanaştı. Şoför inip kapıyı açtı. İçindeki adam hızla çıkıp Yusuf'un bulunduğu odanın açık olan balkon kapısından girdi.

İki adam hasretle kucaklaştılar.

"Her yer temiz, kapıda  çok güvendiğim adamım var.  Arabayı kullanan  senin eski koruman değil mi?"

"Evet . Sıkıldım artık,seni özlüyorum be kardeşim.Şuraya bak bir yıldır görüşemiyoruz."

"Az kaldı ,artık bizde emekli olup keyfimize bakarız.Sen ne yaptın ?,kızı ne zaman getireceksin?."

"Sorma, paçayı zor kurtardım.Haber vermeselerdi enseleniyordum. Kızın benimle ilişkisini çözmüşler. Paldır küldür evine baskın yaptılar. Zavallı neye uğradığını anlamadı. Üç gün hücrede tuttular. Rezil bir durumdaymış. Sonra evine saldılar ama ,peşinde devamlı birileri var.

Oturduğu sokağı ve binayı kameralarla yedi yirmi dört gözlüyorlar.Yanaşamıyorum,zaten artık benimle de görüşeceğini sanmıyorum.Evinden dışarı çıkmamış.Çıktığında da yanında o hergele var kızı bir sahipleniyor.Benim hakkımda da epeyce malumat vermişlerdir."

"Seninle ilgili ne biliyor?."

"Pilot olduğumu,başka bir şey yok."

"Benimle bir bağlantı kurdular mı acaba!"

"Zaten seni ben ,beni sen sanıyorlar.Bu sorun değil zatende kızı nasıl kaldıracağız.Hem sen bu kıza sırf ailesi yüzünden takmadın değil mi.? Öyle olsa sıkardık bitirirdik iş."

"Yunus ben hayatımda ilk defa birini sevdim.O da bu deniz gözlü kız.Hem o benim olacak hemde bu sayede onun şerefsiz abisinden kurtulacağız. Fakat,o hiç bir zaman bunu bilmeyecek. Anlaştık mı kardeşim."

"Tamam."

"Şimdi biraz eğlenelim.Seninkini buraya çağır bakalım neler olacak."

"Nasıl ya,?!"

"Sınav zamanı!"