Bölüm 1

177 10 13
                                    

Hani bazı zamanlar vardır, kendinizi yalnız hissedersiniz, hiçbir şekilde şanslı olduğunuzu düşünmezsiniz. İşte benim de kendimi üzgün hissettiğim zamanlar oldu ama hiç yalnız kalmadım. Çünkü benim hiç yalnız kalmama izin vermeyen omuzlarında ağladığım, yanlarında güldüğüm üç tane kardeşim var. Gerektiği zaman sırtımı yaslayabileceğim her zaman, her daim yanımda olduklarını bildiğim üç değerli insan var. 

Kaan,Güney ve Defne. Kaan, doğduğum ilk günden beri yanımdan hiç ayrılmayan canım ikizim. Güney ve Defneyle de anaokulundan beri çok yakınız. Kısacası Kaan benim için neyse Defne ve Güneyde öyleydi. 

Okullarımız hiç ayrılmadı liseye geçtik ve büyük uğraşlar sonucu şu an hepimiz aynı lisedeydik. Okulun başlamasına iki haftadan kısa bir süre kalmıştı ve biz hep birlikte tatile gitmek için annemlerin başının etini yiyorduk. 

Tekrar anneme dönerek "Anne neden gitmiyoruz ki ? Hem hep beraber gidicez, okulların açılmasına da az bir süre kaldı stres atmış oluruz işte." dedi Kaan. Kaanla annemleri Güney ve Defne'nin aileleriyle birlikte İzmir'e gitmeye ikna etmeye çalışıyorduk.

 İki hafta önce yazlıktan dönmüştük ve tekrar gitmek istiyorduk. Babam bıkmış olacak ki anneme oflayarak sitemli bir bakış attı. " Bade, çocuklar da çok istiyor bir hafta daha gidelim zaten sonraki hafta okullar açılıyor." dedi babam. Kesinlikle babamın bu davranışından sonra kendimi tutamayarak "Yürü be Yekta reis." dedim gülerek. 

Annem en sonunda bana ve Kaan'a bakarak konuşmaya başladı "Arya Hanım ve Kaan Bey yazın neredeyse tamamını İzmir'de geçirdiniz ama bu yıl yorucu bir süreç olduğu için son bir hafta daha sonra eve dönüyoruz, anlaşıldı mı ?" dedi. İkimizde hızlıca başımızı sallayarak onayladık. 

Bir kaç dakika sonra telefonumun zil sesini duydum Defne arıyordu, hemen açtım "Kanka izin alabildiniz mi ?" diye sordu "Evet,sen ?" dedim Pelin teyzemlerim de kabul etmesi için bildiğim bütün duaları okuyordum. Neşeli bir şekilde "Evet." dedi. "Biraz önce Güney, aradı o da izin kapmış, ailelerle birlikte gidiyoruz di mi ?" dedi tekrardan planı onaylamak istercesine "Evet kanka, hadi yarın hemen çıkalım yola zaman kaybetmeyelim." dedim. O da bana hak verircesine bir şeyler mırıldandı ve telefonu kapattık. 

Kaan'da, Güneyle konuşmuştu böylece yarın yola çıkma konumuz tamamıyla kesinleşmişti. 

Yaklaşık bir saat sonra valizimi hazırlamış Kaan'ın odasına doğru ilerliyordum. Kapıyı çalmaya gerek duymadan odaya girdim, Kaan'da valizini kapatıyordu. Bana dönerek " Yavaş be kızım, şu kapıyı çalarak gir belki müsait değildim." dedi.

 Ona boş bakışlarımı yollayarak yatağın üstüne oturdum. "Bir şeye ihtiyacın var mı ?" diye sordum. "Yok, bu arada Defneye de söyle ikinizde yanınıza kısa kıyafetler alıp Güneyle beni orada delirtmeyin." dedi of klasik Kaan Aksoy davranışları, alışmıştık artık. "Kaan, güzel kardeşim farkındaysan yaz ayındayız ve bu aylarda havalar sıcak olduğu için insanlar kısa şeyler giyebilirler, özellikle de yazlıkta." dedim son kelimeyi vurgulayarak.

 Kaan valiziyle ilgilenmeyi bırakıp bana baktı "Çok kısa olmasın dedim Arya." ah Kaan ve korumacı kişiliği. "Tamam". dedim konuyu kapatmak için. 

"Yanına kitap aldın mı ?" diye sordu ardından da gülerek devam etti "Oraya gittiğimizde yine kitapçılarda oyalanmak istemiyorum." dedi haklıydı aslında, kitap dükkanlarına girdiğimde çıkmak bilmiyordum. Gülümseyerek "Aldım aldım merak etme." dedim. Bir süre Kaan'ın yatağında uzanarak tavanı izledim, o da bilgisayarda bir şeylere bakıyordu. Yaklaşık on dakika sonra annem aşağıdan "Kaan, Arya yemek hazır." diye seslendi. Kaan bana baktı "Hadi kalk, aşağı inelim." dedi, yatakta yatmaktan biraz mayışmıştım. "Yorgunum." dedim, kalkmak istemiyordum ama her şekilde kalkacaktım, eğer gitmezsem annem pes etmeden seslenmeye devam ederdi. "Hadi Arya." dedi tekrardan Kaan, bu sefer kalkmıştım. 

Aşağı indiğimizde direk salona geçerek, masaya oturduk. Annem, babama sesleniyordu "Yekta, suyu da getirir misin, hayatım ?" diye sordu, babam içeriden onaylayan nidalar çıkarırken Kaan bir şeyler yemeğe başlamıştı bile. Babam geldiğinde "Bavullarınız hazır mı ?" diye sordu bakışlarım babama döndüğünde, başımı sallayarak "Evet, siz hazırladınız mı ?" dedim, annem "Birazdan hazırlarız." diyince başımı sallamakla yetindim. Sonrasında zaten babam ve Kaan bir konu hakkında konuşmaya başlamışlardı. 

Yemeği bitirip, anneme teşekkür ettikten sonra koltuğa oturup telefonuma bir kaç şeye baktıktan sonra telefonu da bırakmıştım. Televizyonda kanalları gezerken, istediğim bir program yada dizi bulamayıp bir müzik kanalı açmıştım.

 Ara sıra sevdiğim şarkılar çıktığında eşlik ediyordum. Annemlerde yanıma geldiklerinde biraz sohbet ettik. Babam "Kızım kumandayı uzatır mısın ? Dinlemiyoruz zaten şarkıyı." dediğinde yanımda ki kumandayı ona doğru uzattım. Maç kanallarından birini açmıştı, Kaan hemen "Fenerbahçem yine kazandı Göztepeyle olan maçı." dedi, ailecek koyu Fenerbahçeliydik, Allah'a şükürler olsun. 

Bileğimde ki saatte baktım 1'e geliyordu. "Hadi artık uyuyalım, malum yarın gitmemiz gereken bir İzmir bizi bekliyor." dedim gülümseyerek. 

Defne ve Güneylerle iki gibi bizim evde buluşup, hep birlikte yola çıkmak konusunda sözleşmiştik. Kaan bana dönüp, "Kaçta yatarsan yat, sabahın sekizinde kalkıyorsun kanka bir şey olmaz." dedi gülerek bende gülmüştüm. Haklıydı aslında, fazla uyumak gibi bir alışkanlığım yoktu. 

Bugün, bavulumu falan hazırlarken yorulmuştum ama onun içinde hemen uyumak istiyordum. "Yoruldum, yarın da uzun ve aynı zamanda yorucu bir yolculuk bizi bekliyor, uyuyalım artık." dedim. Annemler de kalktığında, hepimiz birden yukarıya çıktık. 

Üstümü değiştirip, yatağımın içine girdim. Annem ve babam birazdan yanıma gelip, iyi geceler öpücüğü isteyeceklerdi. Kaç yaşına gelirsek gelelim, benden öpücüklerini alıp, Kaan'ada öpücüklerini bırakarak gidiyorlardı. Tabi, Kaan bundan ne kadar memnundu orası ayrı mesele. Babamları da öptükten sonra, artık uykuya ihtiyacım olduğunu düşünerek gözlerimi kapattım. Yarın yine yorucu, bir o kadar da eğlenceli bir gün olacaktı.

Öncelikle hepinize çok teşekkür ederim, hepiniz benim için ayrı ayrı çok değerli insanlarsınız. Sizi seviyorum hem de fazlasıylaaa :)

Küçük bir not daha, zaman zaman 'kada' kelimesini kullanıyorum, kelimenin anlamı kardeşin kısaltımı gibi bir şey.

Instagram: eceortegen

Snapchat: ecertegen636

2 YARIM 1 TAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin