Hepinize merhaba!
Beni tamamen unuttunuz biliyorum.Ki zaten 2-3 tane okuyucum var.Büyümeme sebebim kitaba zaman ayıramam ne yazık ki...
Ama ayırmak istesem de olmuyor.Birkaç fan sayfam var onlarla da ilgilenemedim.Bir A.R.M.Y sayfam,bir DYLAN sayfam,birde MULTİFANDOM.
Aynı zamanda dersler...Cidden zor.O yüzden kitaba zaman kalmıyor.Şimdi sizden istediğim sağ üst köşede bir yer var oraya tıklayın ve eski bölümlere gidin.Kitabı ve beni hatırlamaya çalışın.
Şimdiden teşekkür ederim♠️
Multi Meriç...💕
Iyi Okumalar...
👽👽👽👽👽👽👽👽👽👽👽👽👽
Meriç bana ölümcül bakışlar atarken ben ise titriyordum.Ne yapacaktım ben?! Ana yolda olduğumuz için bir sürü araç geçip duruyordu yanımızdan.Birden arkadan fren sesi gelince ikimiz de telaşla dönüp oraya baktık.Siyah sedan bir araç durmuştu.Biraz daha öne doğru yürüdüğümüz de yaklaşık 6 yaşlarında şeker mi şeker bir erkek çocuğu duruyordu.
Yaşına göre bayağı yakışıklıydı.Bir an onun Meriç'in akrabası olabileceğini düşünmedim değil doğrusu.Çocuk titrerken ben şaşkınlıktan kıpırdayamıyordum.Şaşkınlığımın sebebi ise az kalsın çocuğa çarpacak olan arabanın yanımızdan hızla uzaklaşmasıydı.Meriç onun arkasından küçük bir küfür mırıldanırken ben gidip çocuğa yaklaştım yavaş adımlarla.Korkuyordu ama asla gözünden bir damla bile yaş düşmüyordu.Ya çok güçlüydü ya da hâlâ şoktaydı.Gözlerini asfalta dikmiş öylece duruyordu put gibi...
Elimi omzuna koyduğumda ise irkildi ve geri çekildi.Yakından daha da yakışıklıydı ve üstündeki kıyafetler bayağı marka gibi duruyordu.Zengin miydi ki?
Bunları düşünmekten vazgeçip çocuğun önünde diz çöktüm.Bana boş gözlerle bakıyordu.Bu bakış çok...Acımasızcaydı.
Aynı az önce Meriç'in bana baktığı gibiydi.Ya da Aras'ın bana kızdığında attığı bakış gibi...Elini omzuma koyan Meriç'e baktım.Başıyla kalkmamı gerektiren ufak bir hareket yaptı.
Çocuğa bakıp ayağa kalktım.Meriç bişey söylemeden çocuğu kucağına aldı ve arabaya götürdü.Arka koltuğa oturttu.Bana da gelmemi söyledi.Şaşırmıştım...Bayağı.
Bişey söylemeden ön koltuğa oturdum.Meriç bana bakmadan arabayı çalıştırdı.Noluyordu Allah aşkına?!
Arkama yaslandım.Dikiz aynasına baktığımda çocukla göz göze geldik.Hafifçe gülümsediğimde bana yine o soğuk bakışını attı ve pencereye döndü.Bu ne coolluktur Ya Rab?!
Meriç'e yaklaştım ve;
"Bu kim?" Dedim fısıltıyla.Omuz silkti.Ne? Tanımıyor muydu?
"Tanıyorsun sanmıştım." Dediğimde gözünü yoldan ayırdı ve bana baktı.Bana döndüğünde çok yakın olduğumuzu gördüm ve biraz geri çekilip gözlerimi kaçırdım.
Güldüğünü hissedebiliyordum."Hayır Çisem.Tanımıyorum." dedi benim ses tonuma nazaran daha yüksek bir sesle.Çocuk bizi biplemiyor gibiydi.Omuz silktim ve camdan dışarıyı izlemeye başladım.
Araba ilk geldiğimiz kafenin önünde durunca Meriç'e baktım.Dikiz aynasından çocuğa bakıp indi arabadan.Bende peşinden...
Çocuk bişey söylemeden indi.Kıyafetlerini biraz daha yakından incelemeye başladım.Kot pantolon giymişti.Üstunde lacivert yazılı bir bluz onun üstünde de hava buz gibi olmasına rağmen sadece bir kot ceket vardı.Açık kahve,
sarıya çalan saçları rüzgarla dalgalanıyordu.Gözleri ise
mavinin en güzel tonuydu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seçim
Teen Fiction"Yavaş ol biraz be hödük!" dedim karşımda duran yontulmamış meşe odununa.Kaşları çatık bir şekilde arabasını incelerken bana döndü ve gözlüklerini düzeltip; "Asıl sen önüne baksana kızım!" Dedi.Derin bir nefes aldım ve; "Yaya geçidindeyim! Ve bize y...