Başucumdaki saati kapatmak için gözümü açtım. Ne kadar çabuk sabah olmuş demeyeceğim. Çünkü sabah erken kalkmayı çok severim. Akşamları erken yatıp sabah 06.00 gibi ayakta olup hazırlanmayı çok seviyorum. Saati kapatmak için kolumu uzattım ama saat yerinde yok. Birden ayağa fırladım. Karşımda elinde saatle annemi bulmayı hiç beklemiyordum. Annem muhtemelen onu uyandırdığım için kızgın. Hemen olayı toparlamak için ayağa fırladım. Annemin sinirini almak için ona Meral sultan derim. "Meral sultan sen bu saatte uyanırmıydın." Ah annem birazdan kafamda saati kıracak. Annemin kaşları biranda çatıldı. Normalde çok sakin olan kadın uykusuz kalınca deliriyordu. Hele onun uykusunu bölünce. "Lisa sana kaç defa dedim bu saate alarm kurma diye. Annecim neden beni dinlemiyorsun." sonuçta herkesin uyanma saati farklıdır dimi. Hayır sonuçta sabah güneşinin tadını çıkarmak istiyorsam, sabah duş keyfi yapmak istiyorsam ne var bunda dimi ama annemle sabah sabah bunu tartışamam çünkü sinirinden saati kafamda kırmasından korkuyorum." tamam annecim söz veriyorum sabah seni rahatsız etmeyeceğim" annem söylediğim şeyden tatmin olmuşçasına arkasına dönüp gitti. Yüzüme hınzır gülüşümü koyup banyoya duşa girdim. Banyodan çıktıktan sonra dişlerimi fırçaladım. Saçlarımı tarayıp saldım. Allahtan saçım düz. Çünkü her ne kadar erken kalksamda saçımı düzleştirmekle uğraşamam. Düzleştirici saçları hem yaktığı hem de kırdığı için pek sevmiyorum. Özel günlerde lazım olursa kullanıyorum. İşimi hallettikten sonra dolabımdan okul eteğimi ve formamı çıkarttım. Soğuk olduğu için okul ceketimi de giydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞ
Teen FictionBirden annemin bağırmasıyla panikleyip önüme döndüm. Bize doğru gelen kamyonu gördüm. Herşey biranda oldu. Babam kamyona çarpmamak için direksiyonu sola kırdı. Araba uçuruma doğru takla attı. Kafamı vurduğum için başım ağrıyordu. Bilincim kapanmaya...
