LOLE'M

6

İşte lanet olası sömestr tatilindeyiz. Benim için pek güzel geçtiği söylenemez çünkü hem dershaneye gidiyorum sabahın köründe, hemde Lole'yi göremiyorum. Yani anlayacağınız bok gibi geçiyor. Yine o günlerden birinde dershanede ders işliyoruz. Tabi ben herzamanki gibi Lole'yi düşünüyorum. Aklıma bi hocanın haklı olduğum halde bana kızmasına karşılık vermediğim zaman geldi. Okulda onun nöbetçi olduğu bir gündü. Biz beden dersinde boş olduğumuz için serbest takılıyorduk. Tabi hava da yağmurlu olduğu için okulun içindeki salondaydık. Zaten birkaç kişi vardı. Geri kalanlar bahçedeydi. Hava yağmurlu olsada mal gibi oyun oynuyorlardı. Ben ve Melis içerdeydik. Nazlı gelmemişti o gün. Bide yanımızda birkaç kişi daha vardı. Biz Melis'le sessizce konuşurken diğerleri kalkmış mikrofonla oynuyordu. İlk başlarda hiç katılmadım onlara ama sonlara doğru bende bir mallık yapıp onlara katıldım. Tam ayağa kalktım, mikrofonu alıp birkaç birşey söyledim çalışıyor mu diye o sırada hoca geldi ve ben yakalandım. Beni odasına çağırıp kızdı. Baya bir kızdı hemde. Sonra geri gönderdi beni.
"-Salona git ve beni bekleyin!" dedi. Bende olabildiğince somurtkan bir suratla salona geçtim. Herkes sus pus hocanın gelmesini beklerken kapı açıldı. Hoca geldi ama ardından kapıyı kapatmadı. Beni yanına çağırdı ve kendisi masaya geçip oturdu. Sonra saçma sapan birşeyler zırvaladı. Pek dinlemedim oraları. Ben başka biryere odaklanmışken aralık kapı iyice aralandı ve içeri biri girdi. Ben kalp krizi geçirirken Melis'e baktım ve gülüyordu. Gelen kişi Lole'ydi. Yüzüm gülmeye başladı. Ona bakıp sırıtıyordum. Nöbetçi olduğu için idareyle ilgili birşeyler sordu. Sonra ne kadar istemesemde gitti ve ben yine mutsuzluğa büründüm. Ah ah Sarı Lole'm benim. Seni sevdiğimi bir söyleyebilsem. Bebek yüzlüm gitmişti ve karşımda o tipsiz ötesi tipsiz hoca duruyordu. Biraz daha zırvaladıktan sonra zil çaldı zaten. Çantamı alıp dışarı çıktım. Yolda hep onun o mükemmel ötesi tipini düşündüm. Sonra şizofren gibi kendimizi shipledim. Neyse sonuç olarak yine platonik. Bu sefer gerçek zil çaldı ve dershanedekiler çıkmaya başladı. Bende toparlanıp çıktım. Durakta gelen otobüse bindim ve eve gittim.