Cadılık Başa Bela

''Lütfen öldür beni''

Resime daha dikkatli baktım fotoğrafı  defterden ayırdım ve yüzüme yaklaştırdım.

''Acı çekerek ölmüşler''

''Ne diyosun aşkım''

''Onları-sen-acı-çekti-rerek-öldürdün.''

''Kimleri''

''Ailemi'' Diye bağırdım anlamsızca bakarken fotoğrafı göğsüne fırlattım yere eğilip fotoğrafı eline aldı ve fotoğrafa baktı

''Bu şerefsizler senin ailenmi'''

''O şerefsiz dediklerin benim sadece ailem değil dedim ve acı çektirmeye başladım. Ağzından çıkan birkaç sözden sonra kendimi kitaplığa çarpmış ve üzerime kitapların düşmesi ile buldum. Ayağa kalktım ve konuşmaya başladım.

''Sen varya sen tam bir piçsin nefret ediyorum senden''

''Kes sesini Ashley''

''Noldu gerçekleri duymak hoşuna gitmedimi Marcus yada şöylemi demeliyim ailemi kaçıran beyefendi hemde ardından acı çektiren o acıların hepsini görebilmem garip ve can acıtıcı''

(Ailesinin acı çekişi) (Yazarın ağzından)

''Jack (Ashley in babası) kaçamazmıyız''

''Bilmiyorum Emily(Ashley in annesi) bilmiyorum''

''Jack daha fazla acıya dayanamam zaten kaşlarımızı yaktılar lütfen gidelim''

''Ellerimiz ve ayaklarımızı cadı koruyucularla bağladılar hiçbir gücümüzü kullanamıyoruz canım'' 

Emily, Jack'i üzmek istemiyordu ama yeterince acı çekmişlerdi. Kaşlarını yakmışlardı birbirlerine ayrı odalarda acı çektiriyorlar ama her dakikasını kayda alıyorlardı. Aynı zamanda acı çekme listesi bile vardı ve listeye göre sırada kömürler vardı Emily kömür üzerinde yürümüştü hemde defalarca ama Jack bu deneyimi ilk kez yaşayacaktı Emily bunun kömür üzerinde yürümek olduğunu düşünsede yanılıyordu bir gece boyunca kül ve kömür ile kaplanmış yerde yatacaklardı ve kalkmaları imkansız olacaktı içleri her geçen dakika daha da korku ile dolarken iki adma içeri girip ikisini ayrı odalara götürdü ve kül ve kömürle kaplanmış yere sabitlediler. Tüm bağırış ve acı çekişlerini umursamadan giden adamlara ikiside aynı anda küfür ettiler birbirlerinin sesini duymamalarına rağmen içlerindeki acıyı hissediyorlardı eğer cadı güçlerini kullanabilselerdi. birbirlerinin beyinlerine girebilirlerdi. 

Sabah ikiside acı içinde kıvranıyorlardı bazı kömürlerin sırtlarına yapıştıklarını hissediyorlardı sabah iki adam onları kaldırdı Emily nin sırtında kalan kömürlerden birini çektiklerinde içinde dayamadığı bir acı vardı.

8 günün ardından denemedikleri yapmadıkları acı kalmamıştı hatta Emily tecavüze bile uğramıştı. Gelen iki adama bu sefer ''Lütfen öldür beni'' dedi Emily,Jack ilk önce şaşırdı sonra içeri bir adam daha  girdi. Ve ''İstediğin olacak '' dedi Jack in gözleri biraz büyüdü sonra Emily gözlerinin önünde öldü. Sıra onda olduğunu biliyordu Karısının ölümü üzerine gözünden küçük bir damla yaş düştü ilk ve son ağlayışı olacaktı bu.

İnşallah güzeldir yaa  yoktum birazdır bilgisayarım sorun çıkarttı bende gelince hemen yayınlayayım dedim beğenirseniz yada beğenmezseniz yorumlarınızı bekliyorum öpüldünüz :*