S*ktir Et 2.Kitap (Sezon)

11Bölüm Düşmanıma Tavsiye

Huzurun olmalı biraz ve seni güçlü kılacak kadar acın. Biraz garip ama; "Bazen kimseye aldanmayacak kadar taş kalpli olmalısın".

Durup düşünmeye başladım bir şekilde mektubu ulaştırmak zorundayım saatime baktığımda bir saat vardı kafandan  ve birden Zeynep çıktı çok güzeldi gerçekten ama bir o kadar cesurdu bir an kıskandım kendisini böyle güzel göstermemeliydi daha sonra bir plastik top ayağıma geldi ardından da çocuk çocuğa eğilip 

Merhaba al topun dedim ve kafasını okşamaya başladım

Merhaba şey ben özür dilerim dedi utanarak çok tatlıydı

Adın ne senin dedim samimiyetle çok tatlı bir oğlandı yüzüme ilk defa bakıp

Özay dedi Özay in saçlarını okşamayı bırakıp elimdeki zarfı ona uzaktım

 Bunu şuradaki ablaya verir misin dedim sevecenle 

 Tamam veriim bir şey deyim mi dedi heyecanla ona gülümsedim 

Hayır bir şey deme hemen kaç olur mu dedim oda başıyla onaylayıp mektubu Zeynep e vermeye gitti 

Şebnem 

Birden elimdeki torbaları düzenlerken çocuğun biri gelip

Ö- Bu size dedi

ilk başta tereddüt etsem de mektubu aldığımda çocuk koşarak uzaklaşmıştı seni kim gönderdi bile deme şansını bırakmamıştı bana mektubu açınca keremin el yazısını gördüm bunu burada okumamalıydım biliyorum kesin ağlayacaktım burada herkesin içinde olmazdı bunu yapamazdım Hemen otoparka yürümeye başladım otoparkta arabamı ararken topuklarımın sesi her yerden yankılanıyordu ama biliyordum biri beni takip ediyordu kimse bilmiyordu hastaneden çıktığımı bugün yoksa Leyla öğrenmiş miydi bana ne yapacaktı bilmiyorum ama bildiğim tek şey onu tuzağa düşürmekti birden yolumu değiştirip onun arkasına geldi bir an durdu anlamıştı benim arkasında olduğumu korkusuzca bağırmaya başladım

Kimsin sen dedim ama durmadı koşmaya devam etti topuklarım ve elbisem bana dej avataj sağlıyordu ne kadar hızlanmak istesem de olmadı sonunda çıkmaza geldiğimizde kaçacak bir yeri yoktu ve birden babamla konuşmalarımız geldi aklıma Şebnem eğer ava çıktığında avlanacak konumda olursan avcıya iki yol göster birincisi ona nezaketle yaklaş ve yem ver avcı sadık ve bu işe yaramazsa ona meydan oku ama dikkat et sesin titremesin ve avcıyı sen avla dediğinde sesimin tonunu nazik bir şekil e getirdim

Leylanın adamıysan veya kimsen bilmiyorum ama ben çok güçlü biriyim leyladan çok fazla param ve saygınlığım var benimle olursan zaferi elinde tutmuş olacaksın ama boşu boşuna sadakat yemini edeceksen şunu bil gözümü kırpmadan öldürürüm seni şimdi seç aydınlık mı karanlık mı beni bulduğun an ben seni gördüğüm an fikrini söyle sakın bir yanlış yapayım deme canının kıymetli olduğunu düşünüyorum diyerek oto parkın içinde kayboldum  

Kerem                                                      

Hiç düşünmeden Leylanın olduğu kafeye doğru süratle koşmaya başladım ve on dakika zamanım vardı ve otoparkın üst camından atlamak oldukça yaralamıştı beni koştura koştura geldiğim kafede Leyla her zaman ki gibi oturuyordu bir an düşündüm eski Leyla olsaydı mutlaka utanır bir yerlere bakmamak için elleriyle oynardı ama bu Leyla kesinlikle öyle değildi çok güçlü ve kurnazdı bir şey demeden oturdum leyla ise gözlerini bana devirerek