3.Bölüm Şeytanın Sesi

1.1K 31 9
                                    

Çıkmadan Son kez baktı Aynada kendine Şima ,Siyah Klasik  mini eteğini Biraz daha yukarı çekti,  üstündeki beyaz Gömleğin  Bir düğmesini daha açtı. Memelerinin arasındaki çizginin başlangıcı gözüktü açılan düğmeden.
Haluku  ayartmak ya da onunla kırıştırmak gibi bir düşüncesi yoktu, yalnızca, karşısındaki erkeğin zenginliğinden, zekâsından ya da gücünden etkilenen her kadın gibi kendisini etkileyeni etkilemek istiyordu. Bu, düşünülerek yapılmış hesaplı bir hareket değildi, kendilerini etkileyen biriyle karşılaştıklarında kadınların hissettiği o belli belirsiz panik duygusuyla açmıştı düğmesini. Haluk' un kendisini etkilemiş olmasının tuhaflığını ise fark etmemişti.
Yavaş adımlarla indi şirketin merdivenlerinden herkesin ona baktığını fark eder bir halde , Zenginliğinin vermiş olduğu Havayla Süzüyordu Etrafı . Şirkette Neredeyse Onunla Yatma Hayali kurmayan erkek olmadığını biliyordu . Kendine Güveni , Kusursuz Fiziğiyle , Evlense bile Her Erkeğin Hayaliydi hala .   Şima  Sonra Kocası Rafeti düşündü  içinden " Neden bana haksızlık yapıyor,  benimle ilgilenmek yerine sadece İşine ve paraya odaklanıyor , ben hala burdayım ama o beni görmek istemiyor .  " Dedi Seviyordu Kocasını ,  Ama Yaptıkları için de kızgındı ona içten içe , affetmek istiyordu kocasını içinden bir his daha geçti kocası ile arasını düzeltmek çokta zor değildi

"    ilk tanıştığımızda gittiğimiz  Şiledeki  o restorana gitmeliyiz   içtikten sonra Deniz kenarındaki o Eski Hotelde sevişiriz "dedi içinden .

Kocasını seviyordu. Evliliğinden memnundu , Ama heyecan arıyordu,  kalbindeki o parıltıyı yeniden yükseltmeliydi,  içindeki ufak kız çocuğuyla hep barışıktı ve onu kayıp etmek istemiyordu , bütün başarısını o çocuk sayesinde edinmişti . Tüm Bunları düşünürken aşağıdaki cafeye inip haluk' un yanına gelmişti bile .

Haluk cafenin bahçesinde Americano kahvesini yudumlarken , Hava güneşli olduğu için Rayban gözlüklerini gözünden çıkarmamıştı . Şimanın geldiğini fark etmişti ama istifinde en ufak bir değişme olmamıştı . Arkasına yaslanmış rahat  oturuşuna devam etti . Şima sandalyeyi çekti ve Garsondan Kahvesini istedi Haluk Şima gelince gözlüklerini çıkarıp masaya koydu,  gözlerini daha net görmek istercesine Şimanın Yüzüne ukala bir gülümseme ile bakarak ;

"Çok özel biri olduğunuzu fark ettim " 

" Bunu nerden fark ettiniz" dedi Şima şaşkın bir sesle

Sizi Farklı kılan bir tılsım var sizde " dedi Haluk Yüzüne biraz daha yaklaştı,  Şimanın Şimanın gözlerinin içine okadar derinden baktıki ; göz bebeklerinin büyüdüğünü, Gözlerinin parıltısını ,kalbindeki heyecanı hissetti,  zaten istediğide buydu , Haluk biraz aykırı düşüncelere sahipti , onun için evlilik ona uzak olduğu kadar , basite alınacak birşey , insanların özgürlüklerini kısıtlıyan modern bir kölelikti sadece , zaten kimseye bir his besleyemez,  zamanla hemen ilişkilerden sıkılırdı.  Ama Şima onun için Farklıydı Çünkü o yozlaşmış düzene sahip bir karekter değil,  Kendi hayallerinin Arkasından koşan ve bunu etrafındakilerden çekinmeden yapabilen bir kızdı .

Haluk ve Şima biraz işten ,  biraz Hayat görüşlerinden , bahsettiler çok akıcı bir muhabbet geçti aralarında . Zamanın nasıl geçtiğini anlayamamışlardı . Şima Halukla konuşurken, kocasıyla böyle muhabbet etmeyeli uzun zaman olduğunun farkına vardı .

"Neden Rafetle Artık Böyle uzun uzun konuşamıyorum , eskiden bunları çok yapardık onunla" dedi içinden ve aniden bir kocası çocuğu Ailesi olduğunun farkına vardı. Haluğa baktı bu sırada haluk çok güzel konuşuyordu onu dinlemek istiyordu ama aniden , birşey olmuşcasına "kalkmamız gerek " dedi .
Bir hisse kapıldığını hissetmişti, bu his hayallerine benzemiyordu ,bunun peşinden gidemezdi ,hayalleri başkalarına zarar vermezdi, ama haluk ile yakınlaşırsa hem ailesine, hem kendine ihanet etmiş olacaktı.

Akşam olduğunda ; Şima evindeki büyük kırmızı masayı  çeşitli yemeklerle süslemişti.   Oğlu berke geldi önce sofraya masadaki patates kızartmasından çaldı bir parça , şima oğluna sert ama şefkatli bir ses tonuyla ;  "Hayıır " Dedi .

Kocası  Rafet sofraya  gelmek için evin üst katından aşağı doğru iniyordu , duştan yeni çıkmıştı.  Üzerinde  beyaz pamuklu bir bornoz vardı . Kocasına bakarak  Şima  ;

"Gel canım bak senin sevdiğin yemeği yaptım " dedi.

"Aç değilim fazla canım hem bugün işyerinde çok fazla stres yaşadım erkenden yatacağım " dedi . Rafet cevap olarak.

Rafet İyi bir Pilottu , ama bir süredir Şirketinden ayrılmıyordu,  ona pilot koordinasyonluğu verilmişti.  İşindeki saygınlığı rafet için çok önemliydi, en ufak bir sıkıntıyı kaldıramaz hep hakketiği yeri küçümserdi . Egoistliği işinde hat safaya ulaşırdı,  kendi evinede bunu yansıtır sürekli iş yerindeki altlarını, üstlerini ,eleştiri yağmuruna tutar, en iyi pilotun kendisi olduğunu söyler dururdu. Tamam belki işinde başarılıydı ama bunu sürekli dile getirmesi Şima için dayanılmaz bir hal alıyordu . Ama Rafet bunun farkında bile değildi.

Şima ilk iş gününü anlatmak istiyordu Rafet'e hatta bugünü kutlamak için kırmızı bir şarap bile almıştı. Çocukları Berke'yi erkenden yatırıp biraz laflamak gecenin sonunda da ateşli bir şekilde sevişmek istiyordu kocasıyla, Halukla öğlen konuşurken hissettiği ilgiyi  , kocasından görmek istiyordu . Ama Rafet sadece televizyona biraz baktı , sevdiği yemekten bir tabak yedi ve karısının gelip yanağından öptü ;
"Canım çok uykum var yatıyorum sabah çok erken toplantım  var " dedi ve gitti

  Şima kalakalmıştı bir başına , sofrayı toplarken lavabonun yanında bu gece için aldığı  kırmızı uzun mumluk çarptı eline,  şima mumluğu alıp sinirli bir şekilde çöpe fırlattı ,sofrayı toparladı, kendine 🍷 şarap koydu şarabından bir yudum aldı ve inanılmaz birşey oldu Haluk arıyordu

  Şimanın o kalbinde hissettiği heyecan yeniden , bedenini ele geçirmişti ne yapsa bu çarpıntıya engel olamıyordu.  Bazen utanıyordu bu çarpıntıdan ,bazen kızıyordu ,bazende derin bir zevk alıyordu. Açtı telefonu kendini biraz toplamıştı  heyecanı gider gibi olmuştu

"Haluk bey işinizi bu kadar sevmeniz beni duygulandıyor" 

Haluk -Gülümsedi  ;
"İş Bir yapıdır Bütündür Ne yazıkki akşamı sabahı olmaz.  Yarın ki tasarı hazırsa sabaha yapalım sunumu dicektim .Öğlene Başka birmişim çıktı da . Birde bugün öğlen ettiğimiz o neşeli muhabbet için size teşekkürde etmek istedim açıkcası uzun süredir kimseyle muhabbet etmekten bu kadar zevk almamıştım " dedi

Şima yine derin düşüncelere dalmıştı ,bugün Kocasından duymak istediği herşeyi, ona Haluk söylemişti, hepsini öylesine büyük bir  ustalıkla yapmıştıki Haluk , bir iğnenin sırasıyla bir nakış atması gibi, ince ince etkilemeye başlamıştı. Şimayı onu dinlemişti  destek çıkmıştı kısacası yanında olmuştu Bugün . Teşekkür etti Şima ve kapattılar telefonu kalbindeki o çarpıntıya  bu sefer kızmamıştı hatta onu sevmişti bile  ama bu Şeytanın Sesiydi ve Şeytan artık kazanmaya çok yakındı ...

ŞİMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin