10. Bölüm

6.4K 443 329
                                    

"Jungkook yanlış taraftan gidiyorsun. Jungkook karşı tarafın adamına pas attığının farkında mısın? Jungkook ne yapıyorsun? KENDİ KALENE GOL ATMAYI NASIL BECERDİN?! "

"BAĞIRMA BANA! "

Jimin ellerini sinirle saçlarına geçirdiğinde elimdeki kumandayı masaya fırlatıp kollarımı göğsümde birleştirip Jimin'e kötü kötü bakmaya başladım.

Taehyung halimize ağlayana kadar gülüyordu. Yoongi buraya geldiğine pişman bir şekilde başını sağa sola sallıyordu.

Dördümüz bir araya geldiğimizde oyun oynamaya karar vermiştik. Yoongi oyunda çok iyi olduğunu söyleyince Taehyung direk Yoongi'yi kapmıştı.

Jimin ise benden ümitli olmasa da kabul etmişti. Ne zaman ben oynasam çıldıracak gibi oluyordu. Tamam benim durum yüzümden 19-3 olabilirdi ama büyütülecek şey değildi. Yani sanırım.

"Sana nasıl oynaman gerektiğini anlatıyorum ve sen benim dediklerimden bir tanesini bile uygulamıyorsun. "

"Çok biliyorsun sen! "

Taehyung koltuktan yuvarlanıp kafasını masaya vurarak yere düştüğünde endişeyle başımı eğip baktım. Ama hala güldüğünü gördüğümde kucağımdaki yastığı yüzüne fırlattım.

"Sizinle daha sık oyun oynamalıyız. Gülmekten altıma yapacağım şimdi."

Taehyung zorlukla doğrulup kendini koltuğa attı. Hala gülmeye devam etmesi sinirimi bozuyordu. Jimin yanıma oturduğunda kaşlarımı çattım.

"Üzgünüm fazla tepki verdim. "

"Yok canım. Alt tarafı beni dövecek kadar çıldırdın. "

Taehyung'un gülüşlerine Yoongi de katıldığında ters ters onlara baktım. Jimin dudaklarını yanağıma sürttüğünde titrememe engel olamadım.

"Şirketten zar zor çıkabildim ve bana trip mi atacaksın? Birkaç hafta oldukça yoğun olacağım. "

Çattığım kaşlarım anında eski haline dönerken üzgün bir ifadeyle yüzüne baktım.

"Geceleri geleceksin ama değil mi? "

Üçünün de gözleri şaşkınlıkla açıldığında gözlerimi kırpıştırdım. Ne dediğimi birkaç saniye sonra kavrarken hızla durumu toparlamaya çalıştım.

"Y-yani şirkette sabahlama diye şey ettim. Ne fesatsınız ya! "

"Tamam sakin ol. Bir şey demedik. " dedi Yoongi gülerek.

Yanaklarım kızarmaya başlamıştı. Üçünün de halime gülmesi hiç yardımcı olmuyordu. Bakışlarımı kaçırıp ayağa kalktım.

"Nereye Jungkook? "

"Çikolatalı süt almaya. "

"Masa da var ya. " dedi Taehyung gülerek. Üçünün de kafasını koparmak istiyordum.

"Yenisini alacağım. Bayatlamıştır o. "

"Açılmamış süt nasıl bayatlayacak? Ayrıca süt bayatlar mı ki? "

Sinirle yüzüne bakıp mutfağa girdim. Buzluğu açıp kafamı içine soktum. Yanaklarımın kırmızılığına soğuk su yetmezdi. Benim direk buzluğa girmem lazımdı.

Yüzümü hissetmemeye başladığımda kafamı hızla geri çekip buzluğu kapattım. Ellerimi yanaklarıma sürttüm. Belkide bu kadar abartmamalıydım.

İçeri tekrar girip Jimin'in yanına oturdum. Hepsi gülmeyi kesmiş normal sohbet ediyorlardı. Jimin geldiğimi gördüğünde burnunu yanağıma sürttü.

I'M PREGNANT!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin