Bir plan ortaya kondu. Derin NATO'nun adamları tekrar Türkiye'ye hâkim kılınacaktı sonunda.
Akşener ve İYİ Parti'si Amerika'nın bu derin operasyonu için seçilmiş merkez noktasıydı. Kılıçdaroğlu da operasyonun bir bacağında yer alıyordu. Amerika projesi dahilinde CHP'ye lider yapılmıştı. Kılıçdaroğlu CHP'yi klik ve kripto faaliyetlerle Amerika'nın kullanmasına uygun hale getirdi.
CHP, şuan Amerika'nın her türlü propaganda ve fiziki eylem için kullanabileceği hale getirildi.
Durun bir dakika en baştan anlatalım.
Akşener geçtiğimiz aylarda "Müftülerin nikah kıymasına asıl Atatürk kadını izin vermeyecektir" dedi.
Bu tam bir Kemalist ağzıydı. Bunu Atatürk'ü çok sevdiği için mi söylemişti? Hayır hayır. Bu tesadüfen söylenmiş bir söz değildi. Bunu müftülerin nikah kıymasına karşı olduğu için söylememişti. Peki neden? Anlatacağım.
Geçtiğimiz 10 Kasım Anıtkabir'e giden Akşener "İman tazelemek için buradayız" dedi.
Bu söz neyin nesiydi. En azılı bir Kemalist bile bunu söylemezdi. Çok sinsi bir planın çok sinsi aşamalarıydı bunlar.
Bu Meral Akşener'e verilmiş "çekme stratejisi" göreviydi. CHP seçmenin en az %6'sı Akşener'in partisine çekilecekti. Bu yüzden yukarıdaki sözleri söylemişti. Bu kadar mı?
Bir de "itme stratejisi" lazımdı. Bu görev de Kılıçdaroğlu'na verilmişti. CHP'yi teröristlerle, PKK savunucularıyla doldurdu. Kasıtlı olarak kendi de CHP tabanını küstürecek saçma konuşmalar ve faaliyetler yapmaya başladı.
Öyle ki CHP'yi Türkiye'nin düşmanı olanlarla alanen dost edip, teröristleri destekler hale getirdi. Böylece CHP'nin belli bir oyunun Akşener'in partisine "itilmesini" sağlayacaktı. Böylece Akşener'in partisi meclise girecekti. Bu Amerika mutfağında hazırlanan sinsi bir projeydi. Süreci iyi takip etmedik. İYİ Parti programının temelini ne oluşturuyor? Pür dikkat!
İYİ Partinin ağır topu Ümit Özdağ, partinin amacını 13 Ağustos 2017’de “Türkiye Batı bloğunda kalmalı” diyerek ilan etmişti. ‘Batıcıyız!’ beyanından sonra NATO’culuk programla birlikte açıklandı. Parti, Derin NATO'nun merkezi haline gelmişti. Akşener'in arkasında derin Amerikan lobilerinin olduğunu duyan önemli kişiler teklifi kabul edip hemen partiye katılıyordu. Bu arada parti programı HDP'ye de göz kırpıyordu. Olası bir CHP-HDP-İYİ Parti birlikteliğine hazırlıktı bu.
Erdoğan içeride Amerika'nın en büyük yapısı olan FETÖ'yü tasfiye edip NATO'ya karşı tavır almıştı. İYİ Parti ve CHP başınada tutulan Kılıçdaroğlu, Amerika düşünce kuruluşlarının direktifleri doğrultusunda çalışmaktalar. Plana göre Türkiye'de devletten Derin NATO'nun adamlarının tasfiyesi durdurulacak. İçeride büyük bir kavga var.
Bu arada "Bahçeli MHP'yi bitirdi, yok etti" algısı da düzenli olarak yaptırılıyordu. Bunun amacı MHP oylarını Akşener'e kanalize etmekti. Size birşey söyleyim mi?
Tersten okuyun ve düşünün. MHP'yi bitirmek Meral Akşener ve ekibine verilmiş bir görevdi. MHP'yi tamamen ele geçirip CHP gibi FETÖ partisi ve gayrimilli bir parti haline getireceklerdi.
Bahçeli, MHP'yi FETÖ ve gayrimilli unsurlara teslim etmeyen adam olarak tarihe geçecek.
CHP'yi terörist ve ajanların partisi haline getiren Kılıçtaroğlu'na CHP'yi bitirdi diyemiyen propagandacılar, 15 Temmuz'da dik duran, terörü bitirmek için hükümete destek veren, partisindeki derin NATO'cuları tasfiye eden Bahçeli'ye MHP'yi bitirip tasfiye ediyor diyorlar.
Muhtemelen Bahçeli makam odasından bunlara "Hadi oradan!" diyordur.
Bu sinsi propagandanın son 2 senede artırılması MHP tabanını Derin NATO (İYİ Parti) oluşumuna kanalize etmekti. Kılıçdaroğlu'nun CHP'yi terörist ve saçmalama partisi haline getirmesinin asıl amacı da CHP tabanının bir kısmını Derin NATO oluşumuna kanalize edilmek istenmesiydi. Tabanlar, Amerika planı dahilinde yönlendirildiğinin farkında bile değil.
İçerideki kavga parti kavgası değil. Partilerüstü bir kavga...
-- Mustafa Güldağı --
