OYUN

·2·

İlya: Sen kendini gözüme batırmaya çalışıyo olabilir misin ?

X: Olabilir.

İlya: Karşıma çıkabilirsin.

X: İstesem seni ayağıma getirtebilirim.

İlya: Yok ya.

X: Yok ya.

İlya: Taklidimi yapma.

X: Taklidimi yapma.

İlya: Tamam artık canımı sıkıyosun. Yazma bidaha.

X: Yazacağımı biliyosun.

İlya: Engellerim.

X: Başka yerden yazarım.

İlya: Yine engellerim.

X: Yine başka yerden yazarım.

Bişey yazmadan otobüse bindim. Eve gidip uyumak istiyordum. Gerçekten ne zaman doğru düzgün bir iş sahibi olacağım onu da bilmiyorum. Bi yerden bi yere sürükleniyorum.

Annem, babam beni zengin bir adama vermek istediler. Bende evden kaçtım. Sonra o zengin züppe de kaçan kızdan eve kadın olmaz demiş almaktan vazgeçmiş. Sonra beni bidaha kabul etmediler. Annem de.. Babam da..

Genç kızın ölene dek kendini koruyacağını bildiği tek kişi vardır. O da babasıdır.

Annesi ise kendisini sonsuza dek seveceğini bildiği tek kişidir.

Ne beni ölene dek koruyacak bir babam ne de beni sonsuza dek sevecek bir annem var.

Varken yok olmak bu heralde. En yakınımdayken en uzağımda olan kişiler.

Ama artık alıştım yokluklarına. Kendi ayaklarımın üstünde durma zamanı.

Müsait bir yerde deyip, yol kenarında indim. Bi süre yürüdükten sonra eve geldim. Cebimden anahtarı çıkartıp kapıyı açtım.

"Kızlar nerdesiniz ?"

Sinem: Burdayız gel.

Yanlarına gittiğimde yemek yapıyorlardı.

"Acım aç."

İçten içe güldük.

Melike: Ee naptın bugün.

"Önce havuza gittim. Sonra toplantım felan vardı ona girdim. Ali Ağaoğluyla da sohbet ettik biraz. Arazi hediye etti bana öyle işte. Günlük rutin işlerim."

Hep beraber gülmeye başladık. Pek fazla güldüğümüz söylenemez. Zaten bir araya geldiğimiz de yok.

"Sız naptınız."

Sinem: İş and iş.

Melike: Yes and yes.

Dediklerine sırıttım. Sonra Sinem yemeğin başına döndü. Melike de sofrayı kurmaya başladı. Ben de üstümü değiştirmek için odama ilerledim.

Odaya geldiğimde telefona gelen mesaja baktım.

X: Yanımda çalış.

İlya: Sen kimsin ki senin yanında çalışacağım.

X: Alt tarafı iş nesini uzatıyosun.

İlya: Gerek yok.

X: Çalışmicaksın yani.

İlya: Bir sapıkla çalışmaya hiç niyetim yok.

X: Düzgün konuş benimle İlya.

İlya: Seninle konuşmamam gerekiyo. Ne düzgün konuşmasından bahsediyosun ?

X: Ciddiyim. Gel yanımda çalış. Seni rahatsız etmem. Tabi telefon haricinde.

İlya: İstemiyorum saol.

Gelen mesaja bakmadan kızların yanına gittim. Yemek hazırdı. Sadece yemeğe odaklanmak istiyordum. Yemek dünyanın en güzel şeyidir. Hakkını vermek gerek değilmi.

Yemeğimizi yedikten sonra kızları odalarına gönderdim. Zaten yemekleri de onlar yapmıştı toplamalarına içim el vermedi.

Mutfağı da hallettikten sonra yatağıma geçtim. Gelen mesajla telefonu açtım,

X: Fikrini sormadım gel çalış dedim.

İlya: Bende istemiyorum dedim.

X: Başka yerde çalıştırtmam seni emin ol.

İlya: Artık yazma. Kendi sıkıntılarım bana yetiyor.

X: Sana ihtiyacım var.