Mafya'nın Avukatı

BÖLÜM ON - BAR

Kayranın Dilinden;

Adanın tarif ettiği yere gelince buranın bar olduğunu anladım o beklemeden girerken bende girdim. Arabayı iki sokak aşağıda bırakmıştık. İçeride yiyişen ve dans eden çiftler doluydu. Biz direkman barmene ilerleyerek oturduk. Ada ağır bir içki seçmişti bense tekila almakla yetinmiştim. Üçüncü bardağından sonra biraz sarhoş olan ada iki bardak daha içince tamamen sarhoş olmuştu. Gözleri karanlıktan dolayı lacivert olurken gözlerine bakmaya başladım. Bana gülerek yaklaştı sonra elimden tutarak dansa kaldırdı. Sakin şeyler çalarken buranın Adanın olduğunu anlamam kısa sürdü. Boz yavaşca dansa başlarken bir kaç kişide bize eşlik ediyordu. Adanın elleri boynumda birleşikti benim ellerim ise onun belindeydi. Şarkı bitince Ada bu kez stres atmak için sahneye çıktı sarhoştu fakat hala bilinci yerindeydi ve düzgün yürüyerek sesi titremeden konuşabiliyordu. Sahnede (Model - Bir pazar kahvaltısı) şarkısını söylemeye başladı...

Adanın Dilinden;

Bana pür dikkat bakan Kayra gözlerini bir süre sonra benden çekerken baktığı yere bakınca abimi gördüm. Bana bakıyordu. Kayra onun yanına geçerken şarkıyı bitirmiştim. Bu kez abim için (Model -Yalnızlık sanafonisi) ni söylemeye karar vermiştim. Şarkı başlarken abim bana inanmazca baktı bense omuz silkerek söylemeye başladım

"Anladım, sonu yok yalnızlığın. 
Her gün çoğalacak. 
Her zaman böyle miydi? Bilmiyorum... 
Sanki dokunulmazdı çocukken ağlamak. 

Alışır her insan alışır zamanla, 
Kırılıp incinmeye. 
Çünkü olağan yıkılıp yıkılıp, 
Yeniden ayağa kalkmak. 

Yalnızlığım yollarıma pusu kurmuş beklemekte. 
Acılar gözlerini dikmiş üstüme nöbette

Bekliyorum bekliyorum bekliyorum
Hadi gelin üstüme korkmuyorum."

Dedim ve araya müzik girdi. Kayra abimin kulağına bişey diyince abimin önce yüz hatları gerildi sonra bana bir süre öyle baktı ve kalabalığa karıştı Kayraya döndüğümde orada değildi. Şarkıyı bitirerek hemen sahneden indim ve kalabalığa karıştım dışarı çıkınca orada olduklarını gördüm sarhoştum bu yüzden olsa gerek başım döndü ama toparlayarak yanlarına gittim. Abime sarılarak

"Abi ne yapıyorsun."

Dedim. Abim Kayraya baksada bana hitaben

"İçtin mi sen?""

Dedi. Ben başımı hayır anlamında sallasamda Kayra doğruyu söyleyerek

"Beş kadeh içti hemde en ağırından."

Bu sefer ona dönerek sarıldım ve

"Beni eve bıraksana."

Dedim. Abim başını sallayınca elini belime koyarak beni yönlendirdi. Abim de ters yöne giderken birden ayağım burkuldu. Beni tutan Kayranın yanağını öperek

"Kahramanım."

Dedi. O ise sessiz kalarak beni kucağına aldı bende bir kolumu boynuna attım ardından başımı göğsüne yasladım. Kalbini dinliyordum. Oldukça hızlı atan kalbini duymak beni rahatlatırken arabanın yanına gelmiştik beni öne oturtarak yerine geçti sonra kemerimi takmak için üzerime eğildi. Dudakları ile dudaklarımın arasında santimler vardı. Ama o dudaklarımı öpmek yerine sadece kemerimi taktı ve geri çekildi. yol uzundu bende başımı cama yaslayarak şarkı söylemeye başladım. Kayra önüne bakıyordu. Bir süre sonra kırmızı da durduk. bense sıkılmıştım. telefonumu çıkarınca 15 mesaj 20 cevapsız arama vardı. Mesajlara göz atınca 3'ünün gizli numaradan 2'sinin babamdan 10 tanesinin ise okul arkadaşlarımdan  olduğunu gördüm. gizli numaranın attığı mesajlarda ise şöyle yazıyordu 'yanlış adamı yakaladınız' 'bir daha ki kurban acaba kim?'  'belkide sensin bunu bilemeyiz' yazıyordu. gözlerim dolarken gözyaşlarımı geri gönderdim. Babamın attığı mesajlara baktığımda 'Kızım eve gidip dinlen' ve 'Bu arada Asuman uyandı.' yazıyordu. Okul arkadaşlarımın kine  ise bakmadan sildim. Telefonu tamamen kapatarak başımı koltuğa yasladım. Sonunda eve gelince arabadan indim. Düşecek gibi olsam da iyiydim. kayra arabayı kilitledi ve beni tekrar kucağına aldı. Çok hafif bir şey taşır gibi oldukça rahattı. yeni çıkmış sakallarına elimi atınca bana baktı. Yalvarır gibi bakıyordu yapmamam için. eve girince kapıyı ayağıyla kapatırken beni bırakmıyordu. Yukarı kata çıkardıktan sonra bir odaya girdik. Kayra bana kısaca

"Lambayı aç."

dedi. Bende beklemeden açtım. odayı ise incelemeyerek ona bakıyordum. beni banyoya soktuktan sonra ceketlerimizi çıkardı. kendi kazağının kollarını sıvadıktan sonra beni fıskiyenin oraya oturttu. Ben esnedikten sonra fıskiyeden soğuksu akmaya başladı. Ben ise hızlı düşünerek yakınımda olan Kayranın bileğinden tuttuğum gibi yanıma çektim. Oda ıslanırken bana

"Ayıkken en azından duygularını gizleyerek yapmak istesen de yapmıyorsun."

dediğinde ona sokularak sadece

"Kayra üşüyorum."

dedim. O da kollarını bana doladı. başımı kaldırıp yüzüne bakınca gözlerime baktığını gördüm. dudaklarımız arasındaki mesafeyi ben biraz kapattığımda önce dudaklarıma sonra gözlerime bakaya başladı. Alt dudağımı dişlediğimde bana fısıldayarak

"Yapma."

dedi. Bense daha sert dişlediğimde. Dudaklarıyla aramdaki mesafeyi biraz açınca sargılı elimi ensesine götürerek açtığı mesafeyi kapattım. Ardından

"Neden yapmıyorsun yapsana. Hem su sayesinde fazla sarhoş değilim. Şimdi yapmanı istiyorum."

dedim Ensesindeki sargılı elim ise az da olsa yanıyordu. Onun yaptığını izlerken yaklaştığını gördüm.  Sonra hızlıca geri çekilerek suyu kapattı. Bende oflayarak ayağa kalkmaya çalıştım ama yer kaydığı ve ben zar zor düz  yürürken işler beklendiği gibi olmadı ve tekrar düştüm. Kayra elini uzatınca uzattığı elini tutarak kalktım. En azından biraz daha ayılmıştım. Bir tek saç havlusu alıp banyodan çıktık. Üzerime Kayranın verdiği uzun kollu siyah pijamaları geçirdikten sonra saçımı taradım ve biraz kurutarak topuz yaptım. Kayra o sırada odaya pat diye dalarken ona döndüm. O sırada telefonuma mesaj geldi. yine gizli numaradan idi. mesajda ise aynen şöyle yazıyordu 'KURBAN BELLİ OLDU!'...