Uyku yok.. Gözlerimi kapatsam bi dert kapatmasam ayrı dert..
Çınar sabah namazı icin erken kalktı. Uyumadığımı fark edince sohbet etmeye başladık. Konu konuyu açtı derken vakit ezan vaktiydi. Çınar ezanı okumaya gitti. Benim içimi o an daha farklı bi korku sardı. Öyle bi korku ki anlatması güç.. sanki icimi bir sey kemiriyor gibi. Bildigim tüm duaları okudum Çınar gelene kadar. Ezan sesini duyunca öyle bi rahatladım ki. Sanki kocaman bir yük bir anda sırtımda inmiş gibi.
Çınar geldi evde beraber namaz kılalım diye abtest aldım. Sabah namazını kıldık. Bi kac saat sonra ayrılık vaktiydi. Duygum çok farklıydı. Bi yanım gitmek istiyor diğer yanım kalmak.. Çınar ı yalnız bırakmak mı bilmem ama çok garip bi duyguydu gitmeme isteği. Ama mecbur gitmem lazımdı. İş yerine yetişmem lazımdı.
Köyden bi arkadaşını çağırdı Çınar. Vedalaştık candostumla. Beraber arabaya bindik arkadaşla Pınarbaşına geçtim. Sonra minibüse binip Kayseri ye geldim. Çok farklı şeyler oluyordu bende. Müzik açmıstım yol boyu. Sürekli müziklerin iceriginde garip sesler işitiyordum. Kulaklığım bozuldu sanmıştım ilk başta ama öyle degildi. Ağzımın tadı yoktu. Ne yesem ne içsem kül gibi geliyordu bana.
Öyle anlamsız öyle saçma hislerdeydim ki piskolojimin bozulduğunu farkettim. O gün, gün boyu iş yerinde kimseyle konuşmamıştım. Çok durgun çok farklıydım. Ama icimde ufak bi his vardı emin olamadığım ama net hissedebildiğim. "Onlar benimle beraber ve bana yardım edecekler."
Sürekli dua ediyordum. İnşallah bu hissim dogrudur diye..○●○●○●○●
Kâinatın her tarafında, cin ve insanların dışında ruhaniler ve meleklerden müteşekkil Allah’a ibadetle görevli varlıklar bulunması gerekir ve bulunuyorlar. Çünkü kâinatı yaratan yüce kudret sahibinin, yarattığı hiçbir zerrede boşluk bırakması, kudretine ve saltanatına uygun düşmez.Ruh maddeden teşekkül etmediği için basittir; sabit bir varlığı vardır. Çürümez, dağılmaz ve yaşlanmaz. Ruh, beden içinde bulunduğu sürece belli kayıtlar altındadır. Ancak o, beden ile münasebetini kesince, külliyet kazanır ve her türlü kayıttan kurtulur, özgürleşir ve serbest hareket etme imkânı elde eder.
Uykuda gördüğümüz rüyalarda bunun örneklerini çok yaşarız. Kendi evimizde sıcacık yatağımızda olmamıza rağmen, ruhumuz zaman ve mekâna bağlı kalmaksızın âlemi dolaşmaktadır. Bazen korkunç rüyalar gördüğümüzde ise uyanır, rüyanın bir an evvel bitmesini ve yatağımıza dönmemizi arzu ederiz.
Kanadalı aktör Arthur Hill diyor ki:“Atomların veya elektronların varlıklarını göremediğim halde, reaksiyonlarına bakarak onların varlıklarına nasıl inanmış isem ruhların varlıklarına da gördüğüm olayları değerlendirerek aynı suretle inanıyorum.'”
Dünyanın büyük yazarlarından olan Victor Hugo, imansız şairler arasında sayılmaktadır. O bazı kesimlerin istismarına müsait, “Sefalet” şiirinin şairidir. Ancak yine de son anlarını yaşarken şöyle demiştir: “Artık çanları çalmayın. Yani vasıtayla araya girmeyin. Zira ben Allah'a inanıyorum.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bu Benim Hayatım
Randomherkesin kendine bir duygu bulabileceği güzel bi çalışma. bölümler kısa sürede yayımlanacak