HOPE Mikaelson (Melez~The Originals)

Okul Ve Kol (Çok Uzak)!!!

Kol ile arabaya binmiş ve müzik eşliğinde koparken okula geldiğimizin farkına vardım.

"Geldik ufaklık." Dedi kol. Ardından çantamı alıp arabadan indim. Okul kapısından girer girmez jack'i çetesiyle görmem bir oldu.

"Naber? Kenarda biraz konuşalımmı?" Dedi jack sinirli bir gülümseme ile. Ben orada donmuş bir şekilde jack'e bakarken, aradaki gerginliği sezmiş olan kol hemen öne atıldı.

"Bir şeymi var hope?" dedi kol. Ben kolun sorusuna cevap bile veremeden jack'e sinirle bakıyordum.

"Hope! İyimisin?" Diye sordu kol. Ben şaşkınlıkla.

"Ha, evet iyiyim." Dedim.  Jack benden hala bir cevap bekliyordu. Ben ise cevabımı gayet sert bir şekilde verdim.

"Yok, ben almayayım. Senin gibi zübbelerle uğraşmak istemiyorum." Dedim. Kol benim sinirimi anlamaya çalışıyorduki, sanırım az önce nedenini çözdü.

"Hope, o kızın hesabını bana vereceksin! Senin yüzünden kız boşuna öldü." Dedi.

"Benim yüzümdenmi? Boşunamı öldü! Seni temin ederimki karşıma bir daha çıkmak istemezsin!" Dedim.

"Hope hadi biz müdürün yanına gidelim." Dedi, aradan beni çocuktan uzaklaştırmaya çalışan kol. Bende bu ortamdan kurtulmak istediğim için başımı evet anlamında salladım. Biz çocuktan uzaklaşıp merdivenler geldiğimizde kol.

"Hey, o çocukta kimdi?" Dedi.

"Öküz diye bahsettiğim şahıs sen boş ver onu." Dedim kol'a.

"O çocuk vampirmiydi?" Dedi kol.

"Evet, ama kalbini sökünce bir hiç olacak!" Dedim sinirle gülümserken.

"O çocukla ne alıp veremediğin var." Dedi kol. Tamam pes ediyorum söyleyeceğim.

"Kendisi benim eski sevgilim olur." Dedim.

"Ooo... peki neden şu ana kadar gebertmedin?"

"Daha bu yaşta vampir katili olmaya niyretim yok." Diye yanıtladım sorusunu. Merdivenler bitmiş kol ile müdürün odasına gelmiştik. Kapıyı tıklatarak içeri girdik.

"Hoş geldin hope. Sen de hope un kuzeni olmalısın."Dedi müdür kol'a bakarak.

"Hoş bulduk. Evet kol benim kuzenim." Dedim kol'a gülerek.

"Meraba ben kol. Tanıştığıma memnun oldum müdür ..."

"Brown." Diye tamamladı kolun cümlesini müdür brown. Kol ile el sıkıştıkdan sonra müdür lafına başladı.

"Sen 12-A sınıfına gidiyorsun. Ders kitapların dolabının içinde, bu arada bu dolabının anahtarı ve numarası." Dedi müdür kola anahtar ve bir kağıt uzatırken.

"Teşekkürler bay brown, gerisini ben ve kol hallederiz." Dedim müdüre doğru gülümserken.

"Peki. Herhangi bir şeye ihtiyacınız olursa ben buradayım." Dedi müdür bize bakarak. Bizde odadan yavaşça çıkarak kolun dolabına doğru ilerledik. Ardından öğretmenler zili çaldı ve kol ile sınflarımıza doğru yürüdük.

"Görüşürüz ufaklık." Dedi kol.

"Görüşürüz IQ seviyesi 1 olan kol.😁😁😁" Dedikten sonra kol.

"Ama çok ayıp hope, ben senin amcanım.😂😂😂" Dedi ve kendi sınıfına girdi ben ise kendi sınıfıma çekildim ve sıkıcı derslerin geçmesini bekledim. Bu sırada ise jess ile sohbet ettik. Jess başımdan geçenleri duyunca çenesi dahada bir açıldı ve bana.

"Benim aklımda jack için harika bir plan var." Dedi. Bense meraktan çatlayacak gözlerle.

"Neymiş o?" Dedim jess bana acımasızca planını hevesle anlatırken gözlerim kolu görmemle pörtledi jess anlamamışçasına bana bakarken.

"Böyle güzel planlar yapan bir arkadaşın olduğunu bilmiyordum hope.😁😁😁" Dedi. Jess o sırada kalp krizi geçirecek gibi durarken ben jess ile kolu tanıştırmaya karar verdim.

"Kol, bu jessica ben ona jess ya da jessy diyorum jess benim en yakın arkadaşım. Jess, bu benim amcam kol.😊😊😊" jess'in yere kadar açılmış çenesine bakarken gülmemek için kendimi zor tutuyordum.

"Me...me...merhaba." Dedi jes kekeleyerek.

"Merhaba." Dedi kol. jess'e bakınca jess'in garip halini görünce."Merak etme seni yemem." Dedi.

"Ne oldu amca?" Dedim amcama meraklı gözlerle bakarak.

"Buraya gelmek için illa bir sebebim olmasımı gerek? Ayrıcaa unuttuysan ben senin bakıcınım." Dedi kol. Bu sırada jess kahkahalarını tutamadı ve kol'un ona manasızca bakışlarından sonra kız şoka uğrayarak kendine geldi, ardından kahkahası aniden  kesildi ve.

"Ş...ş...şey, pardon😨😨😨" Dedi jess korkuyla kekeleyerek. Ben ise bu sefer kendimi tutamadım ve kahkahalara boğuldum ardından kol'da bana katıldı.

"Yüz ifadeni görmen gerekiyodu jessica.😂😂😂" Dedi kol. jess bize tüm siniriyle bakıyordu.

"Hiç komik değildi. Ben kalp krizi geçirirken senin en yakın dostuna yaptığına bak.😤😤😤" Dedi jess sinirle.

"Tamam, tamam. Sorry! Ama ben napiim kendimi tutamıyorum.😅😅😅" Dedim kahkahamı dindirmeye çalışarak. Sonunda kolda gülmeyi kesti ve konuşmaya başladı.

"Çıkışta beni okul kapısının önünde bekle hope."Dedi.

"Ama araba otoparkta." Dedim kola sorar gözlerle bakarken.

"İşimiz var. Burada bir büyücü var, omzundaki şey ile ilgili bir şey yapabileceğini düşünüyorum." Dedi kol.

"Sen bunu nereden biliyorsun?" Dedim ve düşündüm kol cevap veemeden ben cevap verdim. "Babam dedi değilmi." Dedim.

"Evet o söyledi." Dedi kol. Bir yandan jess bana sorar gözlerle bakıyordu. Omzumdaki nottan ona bahsetmemiştim ve jesste bir büyücüydü.

"Aslında benim daha iyi bir fikrim var. Jess bir büyücü, ayrıca bir bennet büyücüsü tarafından eğitildi." Dedim. ardından kol gözlerini ölecekmiş gibi dehşetle büyüttü. Aslında jessin bir ikizi vardı ama bu yıl acil işleri olduğu için yurt dışına gitmişti. Jess'in ikizi jennyfer, ben ona jenn ya da jenny diyorum. Jenn'de benim en iyi arkadaşımdı.

"Bonnie bennet'i atnıyormusun?" Dedi kol.

"Kendisi benim halam olur. Kan bağımız yok ama annemin en yakın arkadaşlarından biri." Dedi jess. Kol düşündü ve.

"Senin annenin adı ne?" Dedi kol.

"Annem karoline aslında benim annem bir büyücüymüş ama ben ve ikizim doğmamışken annem ölmüş bizde annem carolinenin karnına geçmişiz yani benim 2 annem var. Babamsa alaric ama annem ile her hangi bir ilişkisi yok. Sadece arkadaşlar." Dedi jess. Kol ise şaşkın bir biçimde jess'e bakarken kendine geldi ve hemen lafa atladı.

"Annen ve bonnie ile tanışmıştım. Stefan, damon ve elena'da oradamı?" Dedi kol.

"Onlar mystic fallsda yaşıyorlar. Ama yarın hepsi buraya gelecek, ikizim jennyfer'da bu kişilere dahil." Dedi jess.

"Ne jenndemi buraya geliyor? Bana neden söylemedin? Aşk olsun jess!" Dedim kızgın ve şaşkın bir biçimde.

"Hope, benim babanla konuşmam gerek. Sen beni çıkışta otoparkta bekle." Dedi kol. Bende başımı onaylar bir biçimde salladım ve zilin çalmasıyla kolun bir kızı lavaboya doğru sürüklediğini gördüm. Hemen yanına koştum ve sinirli bakışlarımla.

"Hemen o kızı bırak kol. Yoksa senin uyurkenki fotoğraflarını tüm okula ifşalarım!😤😤😤" Dedim. Kol ise bana bıkkınlıkla bakarak.

"Hadi ama, burası çok sıkıcı bir yer!" Dedi.

Merhaba, ben yazarınız. Lütfen yorumlara hikayenin gelecek bölümlerinde yazmamı istediğiniz konuları yazınız. Bu yorumları gerçekten önemsiyorum ve benim yaptığım hatalarıda aynı şekilde yazarsanız hârika bir hikaye çıkacağına inanıyorum.