Hediye

16.5K 85 0
                                    

Sabah uyandığımda Barış yanımda yoktu. Saati kontrol ettim daha 9.30 du, banyodan gelen musluk sesiyle Barışın banyoda olduğunu fark ettim, ama yardımcısı da olabilir diye hemen üstüme Barışın dolabından beyaz renk basic bir t-shirt geçirdim.
Banyo kapısının eşiğinde durdum, banyodaki Barışdı ve yüzüne traş köpüğü sürüyordu
Arven: günaydın
Barış: günaydın
Gözleri dün geceyi hatırlamış gibi ışıldadı.
Arven: biliyor musun küçükken ben de babamın traş olmasını izlerdim, zamanla nasıl traş yapıldığını öğrenince artık babamı ben traş etmeye başladım.
Barış: o zaman artık büyüdüğüne göre beni traş edebilirsin
diyerek bana jileti uzattı. Bu cümle yine vücudumda bir ürperti yarattı.
Jileti alıp hiç olmadığım kadar narin bir şekilde yüzüne değdirdim, onun yüzüne bir şey olursa ondan çok acı çekeceğimi farkındaydım.
Üstümdeki t-shirtten bedenime dokunarak
Barış: çok yakışmış
Arven: abazanın birinin dolabından aldım, önemli bir şey değil
Güleceğini anladığım için hemen jileti yüzünden uzaklaştırdım. Tahmin ettiğim gibi de oldu sesli bir kahkaha patlattı.
Barış: tanıdığım hiçbir kadına benzemiyorsun
Bana hayranlıkla bakıyordu ya da ben kendimi buna inandırdığım için ben öyle zannediyordum
Arven: gülme de işimi yapayım
diyerek jileti tekrar yüzüyle buluşturdum.
Yüzüne tek bir çizik bile bırakmadan traşı bitirdim
Barış: bundan sonra bütün traşlarımı sen yapacaksın galiba
Hafifçe gülümsedim, hoşuma gitmişti bu söylediği
Barış: hadi git üstünü giy, yoksa kendimi tutamayacağım, göğüslerinin uçları belli oluyor ve ne kadar seksi gözüktüğünü tahmin bile edemezsin.
Arven: sen hiç doymaz mısın ?
Barış: sana hiçbir zaman sanırım

Ve ıslanmamı sağlayacak cümle gelmişti. Buna bir son vermemin gerektiğini fark ederek içeri yatak odasına gittim.
Doğum günümde giydiğim elbise yatağın hemen önünde yerde duruyordu , ama iç çamaşırımı göremedim. Hemen barışa seslendim
Arven: Barış iç çamaşırım nerde ?
Barış: senin için yeni bir iç çamaşırı takımı aldım yatağın üstünde olması lazım
Yatağın üstünde bordo dantelli iç çamaşırı takımı duruyordu.
Barış içeri girdi
Barış: dünkü iç çamaşırının bende kalmasını istiyorum.
İnlememi sağlayacak kadar büyük bir cinsel dürtü içimden geçti.
Barış bana bakarak bıyık altımndan gülüyor bu durumla eğleniyor gibiydi. Ağzımı açmama fırsat vermeden
Barış: 00.00 a kadar istediğimi yapabilir ve yaptırabilirdim unutma
Siktir! Daha süre dolmamıştı, yapacak bir şey olmadığı için yatağın üstündeki iç çamaşırları üstüme giydim.
Barış: ee beni giydirmeyecek misin ? Bugün önemli bir toplantım var demiştim, beni senin giyindermeni istiyorum.
Ağzım açık Barışa bakıyordum daha ne kadar beni tahrik edebilirdi ki ?
Dolaptan hemen beyaz bir poplin gömlek gri blazer ceket altına da siyah keten pantolon seçtim.
Arven: nasıl oldu mu ?
Barış: boxer giymeden mi pantolon giyicem ?
Piç gülüşü yüzünde bana "merhaba ben geldim" dedi
Dolabın içinden hemen beyaz renkte bandaj kısmında markası yazan bir boxer uzattım.
Barış: teşekkür ederim
Dün gece seviştiğim bu ilahi güzellikte ki adam beni benden alıyordu.
Barış: istersen şirkete geçmeden seni de eve bırakayım.
Arven: aslında çok iyi olur
Barış üstünü giyer giymez evden çıktık arabayla beni evime bıraktı, üstelik adres bile sormadan, daha sonra hatırladım ki Aslı evimizin adresini şirkete zaten vermişti.
Bizim binanın önünde durunca çenemi sağ eliyle tutup kendine doğru hafifçe çekti dudaklarıma küçük bir öpücük kondurup
Barış: artık gitmem gerek seni daha sonra arayacağım
Arven: numaramı bile almadın ki
Barış tek kaşını kaldırıp bana muzip bir ifadeyle baktı. Bu sefer ben bile anlamıştım " zaten var ki " demekti bu
Arabadan inip binaya girdim üçüncü kata çıktım çantamdan anahtarımı çıkardım ve kapıyı açtım.
Aslı mutfaktaydı beni görünce
Aslı: sonunda gelebildin kaçak
diyerek sıkıca sardı beni
Aslı: yüksek sesle konuşma Burcu içerde yatıyor
Bu durum gerçekten manidardı. Ben ona ait olan bir yerde kalırken o bana ait olan bir yerde kalmıştı.
Arven: neden burda ki ? Evine götürseydiniz
Aslı: dün fena sarhoş olmuş evinin adresini bile hatırlamıyordu ben de mecbur buraya getirdim. Neyse ya boşver şimdi Burcuyu sen anlat ne yaptın ? Kimleydin ? Çok mu yakışıklıydı ? Evde miydiniz Otelde mi ?
diyerek soruları sıraladı.
Arven: şimdi çok yorgunum önce bir duşa gireyim anlatırım daha sonra
Aslı: tamam canım sen duşa gir bende kahvaltıya hazırlayım çıkınca birlikte kahvaltı yaparız.
Hemen banyoya girip üstümdeki elbiseden kurtuldum sıcak su şimdiden çok iyi gelmişti, en azından dün geceyi hatırlarken kızaran yüzümü kimseden saklamıyordum duşta
Duştan çıkıp hemen bornozumu giydim ve banyodan çıktım.
Aslı: Arven sana bir kargo geldi, odana bıraktım
Arven: tamam kimden gelmiş
Aslı: bilmiyorum belirtilmemiş
Odama girdim orta büyüklükte bir paket çalışma masamın üzerinde duruyordu.
Hemen paketi açtım içinde bir pasta kutusu ve kağıtlar vardı birde küçük bir kağıt

Ben benim olanın tam anlamıyla benim olmasını isterim. Sende belki böyle düşünüyorsundur diye böyle bir şey yapmak istedim doğum günün kutlu olsun yaramaz kadın

Not: pastayı yeni favori lezzetime göre seçtim umarım beğenirsin

Pasta çilekliydi. Siktir! Yollayanın Barış olduğuna emin oldum.
Kâğıtlara baktım. Gördüklerim karşısında ağzım o şeklini almış, aval aval kağıda bakıyordum
Bunlar tapu kağıdıydı
Barış şuan da oturduğum kiralık daireimizi satın almıştı.
Küplere binerek Barışı arayacaktım ki bende numarası olmadığını hatırladım.
Ben Aslıya bu durumu nasıl anlatabilirim ki karşısına çıkıp " Barışla illegal bir ilişki içindeyiz ve bana doğum günüm de oturduğumuz kiralık evimizi satın aldı mı diyeceğim"
Ne yapacağımı bilmeyerek üstüme siyah bir t-shirt geçirdim altıma insanı cinsellikten soğutan ayıcıklı bir pijama giydim, ve Aslının kahvaltı hazırladığını hatırlayarak mutfağa gittim.

CüretkarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin