Cüretkar

Doğum günü

-kalk artık doğum günü kızı
diye odamda bağırıyordu ev arkadaşım Aslı, başka çarem de yoktu zaten, yetişmem gereken bir okulum vardı. Üçüncü sınıf olmasaydım kesinlikle okulu bırakmıştım çünkü mimarlık çekilecek kahır değildi.
Aslıya dönüp
-tamam bak kalktım, günaydın
Dedim. O da bütün neşesiyle
-günaydın doğum günü kızı
Dedi
Doğru ya bugün benim doğum günüm. Bir haftadır yetiştirmeyi çalıştığım maketim yüzünden, hangi günde hangi ayda olduğumuzu bile karıştırıyordum.
Hemen altıma siyah kot pantolonumu çektim, üstüne klasikleşmiş olan beyaz t-shirt ve olmazsa olmazım siyah deri ceketimi giydim.
Kahvaltı bile yapmadan, maketimi alıp evden çıktım.
Yoldan bir taksi çevirdim, önce maketimi sonra kendime önem vererek taksiye bindim.

Okul yine aynıydı. Aslının gelmesine de daha çok vardı, ne de olsa hukukta devamsızlık yok. Hemen ikinci kata çıktım, kapıyı kibar bir şekilde tıklayarak, gir sesini beklemeden içeri daldım.
-buyrun hocam ödevim
-erkencisiniz Arven hanım
-hemen teslim etmek istedim de
diyerek hafifçe gülümsedim.
-tamam sen çıkabilirsin
dedi Kemal hoca. Umarım maketimi beğenirler, bir daha uğraşmam sil baştan.
Üniversitesi'nin kafeteryasına inip kendime gelmek için bir tane filtre kahve istedim. Şimdiden daha uyanmış gibi hissetmeye başladım.
Ben kahvemi içerken bizim sınıftan Ayça, Aslıya birlikte yanıma geldiler.
Aslı hemen söze girdi
Aslı: Arven ben bir hocalarımla konuşayım sonra kuaföre geçeriz ordan da bara
Bayılıyorlardı böyle mevzuları konuşmaya
Arven: peki Aslıcım kuaförden bara geçiyorsak kıyafetlerimiz ne olacak ?
Aslı: ben yanıma aldım giyeceklerimizi, sen merak etme iki dakika da giyeriz kuaförde
Arven: tamam tamam, ben karışmıyorum ne haliniz varsa görün
Ayça: şimdi kimler kesin geliyor
Aslı: bizim dışımızda Emre, Neslihan, Derya, Okan, Cem
Hepsi samimi olduğum isimlerdi.
Aslı: ha bir de belki Burcu ve Barış da gelebilir
Bir anda karnımdan yumruk yemiş gibi bir ağrı attı. Çünkü Barış yıllardır yeryüzünde en seksi bulduğum adam Burcu da sevgilisiydi. Aslı vesilesiyle tanışmıştık.
Barışın patronu olduğu inşaat şirketine Aslının staj başvurusu için gittiğimizde tanışmıştık. Burcunun da sonradan bizim okulda olduğunu öğrenince Aslı biraz samimiyet kurmuştu. Şimdi bütün gece onların sevişmesini izleyip, Burcunun yerinde olmak isteyecektim.
Başlamayan doğum günüm benim için bitmişti.

Okuldan çıkıp Aslının dediği gibi, gideceğimiz bara yakın olan kuaföre gittik.
Aslı benim için kumaşını bilmediğim nar çiçeği dar (oldukça dar) mini askılı derin gögüs dekolteli bir elbise seçmişti. Gözlerim elbiseyi görünce hemen fal taşı gibi açıldı.
-bu biraz iddialı değil mi sencede ?
-off siktir et, belki bugün bakireliğini kaybedersin
diyerek güldü.
Evde sürekli bakire olmam alay konusuydu. Aslı lise sonda bakireliğini kaybettiği için, ve bende hâlâ bakire olduğum için evde sürekli dalga geçiyordu.
Aslı kendisi içinde sanırım mürdüm renginde kuyruk sokumuna kadar inen sırt dekolteli mini bir elbise seçmişti. Sanırım bugün ikimizde geceyi başka evlerde geçireceğiz.

Kuaförde makyajımız ve saçımız bittikten sonra hemen bara gittik, zaten saat yediye geliyordu.
Barmen tanıdık olduğu için bugün bizden patrona çaktırmadan hesap almayacaktı. Bu yüzdendir ki buraya gelmiştik.
Saatler ilerledikçe hem arkadaşlarımız hem tanımadığımız bir sürü insan mekanı doldurmaya başladı.

Yiyip içip eğlendik ve saat artık 23.00 olmuştu ama hâlâ ortada ne Barış vardı ne Burcu. Barış olsaydı güzel bir göz banyosu yapardım derken barmenimiz Deniz mükemmel çift sonunda geldi dedi.
Hepimiz kafamızı çevirip kapıya baktık. Barış ve Burcu içeri giriyorlardı. Burcu gece mavisi saten mini bir elbise giymişti üstelik sütyen takmamıştı. Sürtük! Adil dövüşmüyordu. Sonra gözlerimi Barışa çevirdim akan ağzımın suyunu insanlara çaktırmadan sildim. Beyaz ile bebek mavisi arası bir gömlek giymişti, gömleğin ilk üç düğmesini açık bırakmış hafifçe çıkmaya başlayan göğüs kılları belli oluyordu,
altına da siyah dar keten kumaş pantolon vardı ve ben sanırım şimdiden ıslanmıştım.