Daimi Kaçış ★ B.A.P & BTS

27. Bölüm : SAVAŞ VE İŞ BİRLİĞİ

- Bir kez daha üzerinden geçmek istiyorum Youngjae.

Direksiyondaki elini sıkarak birkaç saniyeliğine bana baktı.

- Yeterince geçmedin mi Angel ?

- Hafızamı kaybettiğime göre bunlara katlanmak zorundasın.

- Ben sana her zaman katlanmak zorundayım.

- Bu ne demekti şimdi ?

- Hayatım seninle geçecek Angel. Katlanmak mecburiyetinde değil miyim sence ?

- Sonuçta ikimizin de sonsuz yaşamı var. Benden sıkılıp başkasına gidebilirsin.

- Bu sence normal bir şey mi ?

- Bilmem. İlk defa sonsuz yaşamım oluyor. Bir tecrübem yok.

Gülümseyip yola dönmesinin ardından ;

- Üzerinden geçecektin ?

- Evet. Başlıyorum.

Koltuğumdaki yerimi ona doğru biraz dönerek bozmuştum.

- Biz dün evlendik , düğünümüzde bütün arkadaşlarımız vardı. Sen balayı için Türkiye'den bir otel ayarlayıp bana sürpriz yaptın. Yolda gelirken de birisine çarpmamak için ani fren yaptığında başımı çarptım ve hafızam bu şekilde gitti. Buraya kadar doğru mu ?

- Evet. Tekrar söylüyorum , bu ilk üzerinden geçişin değil Angel.

- Tamam , bölme beni !

Düşünüp devam ettim ;

- Yanımıza kan torbaları almayı unuttuğumuz için şu an beslenemiyoruz. Başka ülkede olduğumuz için kuralları da bilemediğimizden insanlara saldıramıyoruz.

- Evet.

- Peki benim yaz ortasında bu kadar üşümemi de açıklar mısın ?

- Kana ihtiyacın olduğu için vücudun duyarlı oldu. Yani beslenene kadar üşümeye devam edeceksin , üzgünüm.

- Anladım.

Koltuğumda normale döndüğümde bir süre konuşmayıp aklımdan tekrar etmeye devam ediyordum.

- Nereye gidiyoruz Youngjae ?

- Çok güzel bir restauranta. Boğaz manzarası olan lüks bir yer.

- Boğaz soğuk olmaz mı ?

- Isınman için elini tutsam ?

Alaycı olarak takındığım bakış ardından ;

- Çok şirinsin ama bunun yeterli olacağını sanmıyorum.

- O zaman sarılırım.

Elimi çeneme koyup ;

- Bunu düşünebilirim.

Gülümsemesiyle birlikte karanlık yolda ilerlemeye devam etti.

Bir süre sonra farları kapattı ve dikiz aynalarından arkaya bakıp durduğunu fark ettim.

- Bir sorun mu var ?

Derin bir nefes alıp ;

- Umarım yoktur ayrıca sıkı tutunsan iyi olur.

Dedikten sonra ıssız yolda ani bir manevra yapıp geldiğimiz yöne dönüp frene bastı.

Yola dikkatle bakmaya başlamıştı.

Kendimi toparlayıp ben de gözlerimi karşımdaki yola diktiğimde bir araba silüeti görünüyor ve kayboluyordu.

Hemen karşımızda o da durmuş şekildeydi.