BLACKFİRE 2050

Yıl 2049 Detroit /ABD

Savaş ve küskünlüğün hakim olduğu yıllarda Amerika'nın Detroit şehrinde büyük bir villada annesi ile yaşayan genç bir kız var, Blackfire. Her gün annesinden zar zor kaçıp kendini Detroit 'in caddelerine atıyor, her gün şehrin yeni yerlerini keşfediyordu. Upuzun simsiyah saçlarıyla herkesin gözlerini kamaştıran Blackfire, gittiği lisede de zekasıyla üstünlük görüyordu . Sıkıldığı zaman kendini resimlerine bırakıyordu.
....
Yine her zamanki gibi sabah erkenden kalkan Blackfire, resim çantasını aldı ve okul yolunda yürümeye başladı. Tuhaf olan şuydu ki her günden farklı bir şey vardı. Black'in okul yolunda her zaman birçok insan olurdu fakat bu gün yoktu. Black okulun bahçesine geldiğinde yine kimseyi göremedi . Okulun içine girdiğinde bir şeyler onu geri çekmeye çalışıyor gibiydi. Nefesi daralıyor, gözleri kararıyordu. Sanki hiç içeri girmek istemiyormuş gibi hissediyordu. Sanki birileri onu kontrol ediyordu. Black kapının önünde öylece dururken lisenin müdüresi Bayan Welma Black i o şekilde gördü ve
-Blackfire derse geçmeyecekmisin? ,dedi.
Fakat Blackfire bu yaşlı sesi duymamıştı . Black'in yüzü bembeyaz olmuştu ve bir anda geri dönme isteği duydu. İçinden bir ses sürekli onu kontrol ediyordu. Black kendini kontrol edemeyerek merdivenlerden aşağı indi. Başı dönüyordu ve müdürün seslenişlerini duymamıştı. Hızla yürüdü . İçindeki ses nereyi emrederse oraya yöneliyor, hiç bilmediği yollara giriyor, hiç kimsenin olmadığı yerlerden geçiyordu. Tam geçerken bir karanlık gördü. Tam oraya yöneliyordu ki karanlığın içinden 45 yaşlarında bir adam belirdi . Black birkaç adım geri çekildi adam :
-Blackfire?,dedi.
Blackfire adama öylece bakarken içinde garip bir duygu belirdi. Değişik bir güven duygusuydu bu. Adam Black'e iyice yaklaştı. Black titremeye başladı ve yine gözleri kararıyordu. Adam Black'in elinden tuttuğu anda Black adamın kollarına bıraktı kendini. Sonra havadan uzay mekiğine benzeyen mat kırmızı bir cisim onlara doğru indi . Adam elini havaya kaldırınca aracın içinden 25-26 yaşlarında 7 tane erkek indi . Üzerlerinde tuhaf üniformalar vardı. Üzerinde "ROBİN" yazan erkek Black'e yaklaştı ve onu kucağına alıp aracın içine götürdü. Black resmen kımıldayamıyordu . Robin Black 'i rahat bir koltuğa bırakıverdi. Ardından yaşlı adam ve diğer erkekler de aracın içine girdiler . Tam kapıyı örteceklerdi ki Black tüm gücünü toplayıp dışarıya doğru koştu. Aracın kapısından çıktığında üzerine bir ağırlık çöktü. Yine gözleri kararır gibi oldu. Robin ve (pelerinin üzerinde ismi yazan) Radomfire Black 'e seslendiler :
-Bizimle gelirmisin?
-Annem beni bekliyor! ( Black 'in sesi titriyordu)
-Yalan söylüyorsun Blackfire !
Robin'in sesi birden ciddileşmişti. Black korkudan ne yapacağını bilemedi ve araca geri döndü. Aracın içerisindeki tüm koordinatlar, düğmeler vs. herşey çok metalikti. Black , önce lider koltuğunda oturan Robin'e baktı . O herkese ne yapacağını söyleyen gıcık bir tipe benziyordu. Daha sonra yaşlı adama baktı. Adam sürekli kontrol kumandalarıyla oynuyor, ikide bir kırmızı düğmeye basıyordu. Black bu sessiz ortama daha fazla dayanamayıp :
-Benden ne istiyorsunuz! ,dedi. Robin ukala gözlerle Black'i süzerken yaşlı adam aracı Black'in evinin önüne indirdi. Black şaşırıp kalmıştı . Çünkü bu adamlar onun evini nereden biliyordu ki? Kapılar açıldı . Herkes araçtan indikten sonra araç birden görünmez oldu. Black :
-Bunu nasıl yaptın ? ,dedi . Fakat kimse onu dinlememişti. Daha sonra yaşlı adam önden olmak üzere herkes eve doğru yöneldi. Adam elini havaya kaldırdığında dumana benzer kırmızı şey kapı deliğinden geçti fakat hiçbirşey olmamıştı. Robin Black'e döndü ve işaret parmağını Black'in cebine doğrulttu . Birden Black'in anahtarı cebinden çıktı ve Robin' e doğru havalandı.Robin anahtarı aldıktan sonra yaşlı adama doğru uzattı ve kapıyı açtı. Black yaşlı adama doğru bakarak:
-Neden kapıyı açamadın? ,dedi. Adam:
-Annen Querell heryere sprey sıkmış olmalı, dedi. Black anlamadığını belli ederek diğerlerine baktı . Bu sırada onun bu tavrını farkeden Robin, Black'e doğru yönelerek:
-Bazı spreyler biz Wedas' lılara zararlıdır.İnsanlar bizden korunmak için bunu kullanırlar,dedi. Black adamlara tuhaf tuhaf bakarken yaşlı adam önde olmak üzere herkes kapıdan içeri girdi . Black bir yandan yürüyor bir yandan da bu adamın evini nasıl bu kadar iyi bildiğini merak ediyordu. Black bunları düşünürken annesinin odasının önüne geldiklerini farketmemişti. Adam tam kapıyı açacakken Black birden:
-Dur!,dedi.Herkes ona ciddi gözlerle bakarken Black aralarından sıyrılarak geçti ve annesinin olduğu odaya girmelerine izin vermedi. Robin onu kolundan sertçe tuttu ve tam geri doğru çekiyordu ki Querell kapıyı açtı:
-Ne oluyor?, der demez karşısında eşini görünce olduğu yerde kaldı. Endişeli gözlerle erkekleri süzdükten sonra titreyen elleri ile salonun kapısını açtı ve herkesi içeriye yönlendirdi. Herkes teker teker oturduktan sonra Black te annesinin yanına oturdu. Black ilk önce annesinin ne yaptığını anlayamamıştı ama sonradan farketti ki bu ikisi birbirlerini kesinlikle tanıyordu . Black bunları düşünürken yüzü birden bembeyaz oldu , gözlerinin önü karardı. Annesi durumu farkedince sordu:
-Blackfire iyimisin?
-Kim bunlar , nasıl evimize girerler!
-Herşeyi açıklayacağız.
-Bir an önce açıklayın şunu bu nasıl bir saçmalık! ?
Querell sustu. O susunca adam konuşucağını belli etmek amacıyla öksürerek söze başladı:
-Tedirgin olmaya gerek yok biz sadece seni almaya geldik.
-Hiçbirşey anlamıyorum siz kimsiniz??!

Querell önce adama baktı daha sonra da Black'e dönerek ince ve munis bir ses tonuyla konuşmaya başladı:
-O senin baban Blackfire,baban Weasley!
Black önce adama baktı, daha sonra ayağa kalktı ve ağlamaya başladı:
-Babam ölmüştü ! Öldü demiştin!
-Üzülmeni istemedim.
-Şimdi çok mu mutlu olduğumu zannediyorsun!
-Lütfen sakin ol.
-Sen bana hep yalan söyledin şimdi hiç tanımadığım bir adama baban diyorsun!
-Black biz seni korumak için...
Querell konuşmasını sürdüremeden Black kapıya doğru yöneldi ve tam çıkıyordu ki Robin ve diğeri onu kolundan tuttu. Querell :
-Herşeyi açıklayacağız Black lütfen bizi dinle .
Black biraz sakinleşmişti . Yavaşça koltuğa oturdu . Sonra babası söze başladı:
-2032 yılında biz dünyadan daha farklı bir gezegen bulduk. Orayı yaşanacak hale getirdikten sonra doğaüstü deneyler oluşturmak için oraya taşındık.Bundan bir kaç ay sonra sen doğdun . Ben seni annenle birlikte alarak oraya götürdüm.Daha sonra sana farklı güçler verildi. Daha doğrusu herkese. Herkesin kendine özgü güçleri vardı. Ve herkes gün geçtikçe birbirleriyle yarışıyordu. Bu yarışın neticesinde büyük bir savaş çıkardılar . Ben , seni ve anneni daha güvenli bir yer olduğu için dünyaya tekrar gönderdim. Göndermeden önce de senin hafızanı sildik . Lakin güçlerin gizli kalmaya ancak son günlere kadar dayanabildi. Biz de bunu öğrenince dünyaya yayılmasın diye seni almak için geldik .
Black duyduklarına inanamıyordu . Böyle şeyleri sadece rüyasında görmüştü . Gerçek olması olanaksızdı. Black babasına bakarken yanındaki erkekleri de merak etmişti ve sordu:
-Peki onlar kim ?
Adam tek tek eliyle göstererek :
-Robin Titan grubunun lideridir yardımcısı Radomfire , eşit rütbeli üyelerimiz de Revan , Nex ,Alex , Aeres ve Kont.
Blackfire:
- Peki beni ne yapacaksınız ?
- Seni tekrar almaya geldik.
Black babasına korkuyla baktıktan sonra gözlerini annesine çevirdi. Annesi Black'in ters bir tepki vermesinden korkuyordu. Ve korktuğu başına geldi. Black hızla ayağa kalktı. Sonra babasına dönerek:
- Olmaz benim okulum var... ve resimlerim.. of hayır ..dünyadan ayrılamam anlıyomusun beni!
Titanların lideri Robin ayağa kalkarak:
- Sen ona öyle bağıramazsın anladınmı beni !
- Sen kim oluyorsun ya ! Belki Wedas'ta bir kariyerin var ama dünyadayken sen bir HİÇSİN ve bana karışamazsın!!
Robin önce Black'in babasına baktı. Daha sonra Black'e dönerek tam bir vuruş gücü kullanacaktı ki Black'in babası ona "DUR!" diye çıkıştı. Robin bu sözü gururuna yediremeyip dışarı çıktı. Black annesine döndü:
- Anne gidemem ne olur birşey de !
- Onu dinlemen lazım Blackfire. Senin yaşamın için orası şart!
Black suratını astı ve oturdu . Annesi Black'in elini tuttu ve:
- Lütfen eşyalarını hazırla.
Black önce biraz durdu ama sonra annesinin bu tavrını dinleyip odasına çıktı ve en sevdiği siyah kot şortlarından ve üzerine giyecek bluzlerinden aldı. Kendi kendine düşünürken aşağıda bekleyen Robin'i gördü ve kendi kendine kızdı.Sanki neden ona bağırmıştı ki . Bundan sonra onlarla birlikte yaşayacaktı ve Black onlarla iyi geçinmesi gerektiği yerde kavga ediyordu. Kendi kendine " herneyse! " dedikten sonra bavulunu kapattı ve dolaptan iki bavul daha çıkardı. Birinin içine çantalarını, diğerine ise ayakkabılarını koydu . Resim çantasının içine en sevdiği portrelerini koyduktan sonra hizmetçilere bavulları indirmelerini söyledi.Herşey hazırdı. Black artık gitmeye hazırdı. Kendine "Sandığın gibi cesur musun ölçeceğiz Blackfire!" Dedikten sonra montunu giyindi ve çıktı...