Bir yıl sonra....
Herkes Black'in etrafında toplandı. Saat 00:00 da uyanması gerekiyordu, bu normal olandı. Lakin 5 dakika, 10 dakika geçti . Hala hareket yok. Odada büyük bir sessizlik ve soğukluk hakimdi. Lakin bu sessizliği Radom bozdu:
- Yapamadın değilmi, hala uyanmadı, o güçler ona ağır geldi , uyanmayacak!
Robin , Radom'a sertçe baktı , kendini tutarak sinirlenmemeye çalıştı, uzun süre hızlıca nefes alıp verdi. Fakat Radom , onu kendine saldırtmaya çalışır gibi laf atıyordu . Robin daha fazla dayanamayıp:
-Kes sesini be yeter! Benimle doğru konuş !
Weasley , Robin ve Radom 'a susmalarını söyler gibi bir işaret yaptı . Daha sonra Robin ciddiyetini toplayarak Black'i uyandırmaya çalıştı. Birkaç hamle yaparak onun kalkanını devreye sokmaya çalıştı ama nafile, hiç hareket yoktu. Tam ümitlerini kestiler gidiyorlardı ki , odadaki soğuk havanın yerini ateş gibi sıcak bir güç aldı. Daha sonra Black'in eşsiz gücü, etraftaki nesneleri hareket ettirmeye başladı. O dakikalar içerisinde Black uyandı...Black'e göre herşey o kadar tuhaftı ki . Black gözlerini açtığında istemsiz bir şekilde Titanların beynini okumaya başladı. Baktığı ve dokunduğu herşey yanıyordu . Birden ayağa kalktığında boynundaki tuşlardan tiz bir ses çıktı . Black sese dayanamayıp kulaklarını kapamaya çalışığında ateş gibi yanan elleri kulaklarını yakmıştı. Daha fazla dayanamayıp ağlamaya başladı. Ağladığında ise gözyaşları tenini yakmaya başladı .Robin onun bu halini görünce elini dolaba doğrultup (sol el için) kırmızı bir eldiven çıkardı. Eldiveni Black'in eline giydirdi ve elini tuttu. Black, Robin'e o kadar çok kin tutuyordu ki birden elini çekti ;
-Bırak be !
Robin Black'in gözlerine bakmaya devam ederken , Black ilk başta sinsi bir gülümseme yaptı ve gözlerini Robin'in saçına doğrulttuğu anda , tıpkı Black'e olduğu gibi Robin'in saçının bir tutamı kırmızıya boyandı. Robin birden onun ellerini bıraktı ve ayağa kalktı :
-Sen ne yaptığını sanıyorsun!
-İntikam intikamdır değilmi lider!
Robin sinirlendi ve tam kapıya yönelmişti ki Weasley :
-DUR ROBİN ! ,dedi. Robin arkasını döndüğünde Weasley endişeyle ona bakıyordu. Robin :
-N'oldu?
-Blackfire ile ilgilenmen lazım .
-Ne! Zaten bu başbelasını dünyadan getirmekle yeterince ilgilenmedim mi ! ? ,Black Robin'e öfkeyle baktı ve istemsiz bir şekilde bir çığlık kopardı, bu sesle birlikte bir kalkan savruldu. Black birden havalandı ve sertçe camdan dışarı fırladı. Herkes dehşet içinde onun yere düşmesini düşünüyorken Black kollarını ve bacaklarını yana doğru açmış bir şekilde havadaydı ve baya kasılıyordu. O havadayken etrafa tiz bir ses yayıldı. Robin bunu durdurmak için Revan'a bir işaret yaptı. Ardından Revan da camdan çıkarak Black'i kolundan yakaladı . Black'e dokunduğu anda tekrar bir kalkan patladı ve Revan ağır bir şekilde yere savruldu . Bu gürültüyü duyan insanlar kulenin etrafında toplandılar ve olanları dehşetle izlemeye başladılar. Bu sırada tüm Titanlar botlarını çalıştırıp havalandılar ve Black'i kontrol etmeye çalıştılar. Lakin Black hepsini kalkanıyla savurdu Robin'i bile!...
Black havada hızla dönmeye başladı , dönerken de bir melodi çıkıyordu "Siyahın Melodisi" .. Aşağıdaki insanlar hayranlıkla Black'in çıkardığı ışık ve sese bakıyorlardı ve aralarında fısıldaşıyorlardı ;
-Yıldızlar gibi!
Robin de bunu duydu ve :
-Yıldızlar gibi değil , o zaten bir yıldız!...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BLACKFİRE 2050
Научная фантастикаCesur , zeki , güzel ve güçlü bir kız , BlackFire. Hiç bilmediği bir gezegende dünyadan uzak ve sıcak bir yerde kendini keşfediyor , Ateşi.. Her gün kendini daha fazla geliştiriyor , güçleniyordu. Hayatında hiç kimseye aşık olmamış olan Blackfire e...