Uçurum

Kağıt

-Ocak-
Klasik günlerden biriydi. Zaman çok hızlı geçiyordu. Sınavlar başlamıştı. Dersler yoğunlaşmıştı. Her şey aynı devam ediyordu. O olay tekrar konuşulmamıştı. İlayda ve Barış yine anlaşamıyorlardı. Barış, Mira ile o günden beri hiç konuşmamıştı.

Mert: anasını satiyim bu kadın bana yürüyo galiba lan

Mert resim dersi grubundaki tek oğlan olduğu için hoca daha çok ona ilgi gösteriyordu. Yardımcı oluyordu. Soru sorduğunda Mert parmak kaldırmasa bile hep onu seçiyordu. Bu da Mert'i "hoca bana yavşıyor mu lan" diye düşünmesine neden olmuştu.
İlayda ise Mert'e iyice gaz veriyordu.

İlayda: kanka bence seni seviyo
Mert: hadi lan ordan
Selin: çok belli ya kesin seviyor seni
Mert: hocam kızlar beni rahatsız ediyor!
Hoca: sessizlik! Mert bitirdin mi?

Selin ve İlayda birbirlerine bakıp kahkahaya boğuldular.

Mira'nın sınıfı (9/e) geziyi gitmişti. Mira ve Aleyna yoktu o yüzden.
Tüm gün Selin ve İlayda beraberlerdi.
Selin'in olanlardan haberi vardı.

İlayda: sana bir şey anlatmam lazım
Selin: he
İlayda: Mira'nın ağladığı gün, Barış sınıfta bi kağıda bir şeyler yazıp çantasına attı. Ne yazdı çok merak ediyorum.
Selin: çantasından alalım mı demek istiyosun?
İlayda: yaniiii
Selin: seni gidi sinsirella tamam alırız kanka
İlayda: öğle teneffüsünde herkes çıkınca bizim sınıfa gel

Ders boyunca Barış'a bakmıştım. Bi ara çantasından kitabı çıkartırken, o kağıdı düşürdü ve hemen aldı. Ve beni ona bakarken yakaladı. Hemen önüme döndüm. Bir daha da bakmadım.
Zil çaldı. Ve herkes sınıftan çıktı. Yaklaşık 5 dakika sonra Selin bizim sınıfa geldi.

İlayda: sen kapıda dur biri gelirse bana söyle
Selin: tamam

Hemen sırasına gittim. Ve çantasına bakmaya başladım. Hemen bulup okumaya başladım. Okumamla birlikte şok geçirdim.

"Seni gidi ufaklık. Beni gerizekalı mı sandın sen? Sınıfta öküz gibi bakmandan belliydi zaten. Eğer merak ediyorsan okul bitince beni karşıdaki kafenin önünde bekle. Hem sana önemli bir şey demem gerekiyordu. Gelmişken onu da söylerim. Aramızda kalsın ha
Hadi canım by"

Selin: hadi lan
İlayda: tamam geldim
Selin: hani nerde ne yazıyordu?
İlayda: bulamadım atmış galiba
Selin: iyi hadi gidelim çok acıktım

Ne yapıcağımı bilmiyordum. Gitmeli miydim? Ya bir şey yaparsa? Kızlara söylemeli miydim? Eğer gitmezsem "korktu gelmedi" der miydi?
Kafamda milyonlarca soru vardı.

Selin: noldu lan sana yemeğini hiç yemedin. Öküz gibi yiyen ilayda bugün hiç bir şey yemedi !! Başımıza taşşş yağacak.
İlayda: diyete başladım kanka
Selin: kafan güzelmiş nerene diyet yapıyon pardon? Zayıfsın zaten
İlayda: eyvallah kanka bazen öv beni hoşuma gitti
Selin: mal ya
İlayda:sağol

Yemekhaneden çıkıp bahçede yürüdük. Düşündüm ve gitmeme kararı aldım.  Barış'ı bana bakarken görene kadar. Pis pis sırıtıyordu. O pis gülüş kararımı değiştirdi. Gitmezsem korktu gelmedi diyecekti. Eminim.
Zil çaldı ve herkes sınıfına gitti.
Başım çok ağrıyordu. Derse hiç konsantre olamadım. Zar zor geçen 3 saatin sonunda okul bitti. Kimseye söylemeden okulun karşısındaki kafeye gittim. 10 dakika sonra o da geldi.

Barış: vay kimleri görüyorum
İlayda: o kağıtta ne yazıyordu ve bana ne söylicektin?