Hayallerime set çeken tezgahlardan beridir benim geriye doğru gidişim. Selamlar getirdiğim diyarlarda, elmastan yapılmış yüzükleri ikram ederim her birine. Sehpaların ayakları kırıktır genelde. Sandalyeler taşınamayacak kadar ağır. Dalga geçilmek bile umrumda olmadı onunla konuşurken. Sessiz sedasız oturduğum yerlerde binbir çeşit gürültü başladı sonra,ben onun yüzünden orayı terkedince.
Bilmediğim insanları,bilmediğim sokakları karış karış gezdim.
Buharlar çıkmaya başladı sonra ona verdiğim kağıttan. Ateşler içinde kalan ellerimi sadece o görmedi.