Yeşim Sultan

11 1 0
                                    

Yeşim sultan bebekken bakıcılığımı üstlenen kişi, bıkmadan bana baktı, bazen oturur anlatır bana çocukluğumu, çok haylaz bi çocuktun der. Tatil yapmaya köyüne gittiğinde ağlarmıştım peşinden, kendi kızı gibi sever beni, en kötü zamanlarımda yanımda olur, ben ağlarken ağlar, gülerken de güler. Tüm sırlarımı bilir o ben de onun bazı sırlarını biliyorum. O yalancı değil tek istediği benim mutluluğum, eğer bu yalancılıksa sorumlusu benim doktor. Benim için öyle davranıyor. Onu bi daha yalancılıkla suçlama  asla.

Doktorla konuşmamdan sonra yeşim sultanın yanına indim. Mutfakta bir şeyler yapıyordu.

- napıyorsun yeşim sultan?

- meyve tabağı hazırlıyorum. Hadi geç salona geliyorum birazdan. Bişey olmuş yine gözlerinden belli, hadi.

Salona geçtim televizyonun karşısına geçip izlemeye başladım. İki adam karşılıklı kavga ediyordu.

- napıyorsun kızım?

Yeşim sultan yanıma otururken bana tuhaf tuhaf bakıyordu.

- televizyon izliyorum sultan.

Önce televizyona sonra bana garip garip baktı.

- kızım televizyon kapalı, iyi misin?

-ııı, iyiyim tabi sultan. Biliyorum televizyonun kapalı olduğunu ben de televizyonu izliyorum dedim ya zaten boş ekranı izliyorum yani o anlamda dedim.

- anladım kızım, eee çıkar ağzındaki baklayı.

- babamı özledim sultan. Aile olmayı özledim. Ne zamandır göremiyorum nerde bu adam?

-Kızım baban gitti ya hani, gelicek yakında. Kafasını dağıtması gerekiyormuş, sen de biliyorsun.

- gideli daha yeni oldu ama eğer gelmezse sultan ben giderim bunu biliyorsun dimi? Seni yalnız bırakırım.

- biliyorum kızım, dayanabilirsin.

Babam benim tek ailemdi ve onun uzun süreli yolculukları hoşuma gitmezdi. Telefonumun çalmasıyla beraber uzun süren sessizlik bozuldu.

- efendim nuray?

- kafeye gelsene kahve içeriz.

- Yeşim sultanla oturuyoruz ya pek gelesim de yok zaten.

- sh de seni sordu oysaki yine de sen bilirsin.

- sh mi?

- evet ya geçen gün iyi değildi acaba nasıl diye sormuştu.

- aslında baksana ya ben de hava alayım diyordum yarım saate oradayım.

Telefonu kapattığımda yeşim sultan noluyor dercesine suratıma bakıyordu. Önüne diz çöküp

- gittiğim yerde erkek olduğunu babama söylemeyeceksin dimi yeşim sultan?

Hafif tebessümle

- söylemem kızım söylemem. Gençsin sen sevgilin olur tabi, hem artık baban da kızamaz sevgilin olmasına korkma ben varım.

- sultan, sadece arkadaşım o benim sevgilim değil sakin ol.

- tamam kızım tamam, hadi koş hazırlan

Yanağına öpücük bırakıp hemen odama çıktım. Hemen üzerimi değiştirip taksiye atladığım gibi kafeye gittim. Nuray koşarak boynuma sarıldı. Nurayın omzunun üzerinden sh'yi görebiliyordum. Bana bakıyordu. Masaya oturduğumuzda kendime bi kahve söyledim. Masadaki şekerlere şekil veriyordum, aslında sh'yi taklit ediyordum, ne var yani onun kafasından yaşamak istiyordum.

- beni taklit etmeyi bırakmayı hiç düşünmeyecek misin?

Bu duyduğum ses ondan geliyordu. Aslında normalde böyle olmuyordum ama bugün bir şey olmuştu.  o kelimeler ağzından dökülürken sanki kuşlar dengesini kaybedip yerlere çakılıyordu, insanlar beş dakikalığına da olsa saçmalıklarına ara verip onu izliyordu, hatta dünya dönmeyi bırakıp ona odaklanmış gibiydi. Babamdan sonra duyduğum en mükemmel ses olabilirdi. Bu hissettiğim bambaşkaydı.

- hayır. Eğlenceliymiş beğendim.

- biraz daha iyi misin?

- evet.

Ve yine sessizlik etrafı sarmıştı. Sh 'nin arkasındaki masada doktoru görünce şaşkın bir şekilde duraksadım. Beni neden takip ediyordu. Onu görürlerse neler olur biliyor muydu bu.

- Hey kime sesleniyorum iyi misin??

- ıı, iyiyim şey ben gidiyim artık. Kendinize iyi bakın.

Masanın üzerine biraz para bırakıp koşarak kafeden uzaklaştım. Kalabalığın içinde koşarken kolumdan tutan bi elle yerimde durdum. Doktor peşimden mi koşmuştu yani? Arkamı hızla dönüp

- NE İSTİYORSUN BENDEN? KAÇ DEFA ARKADAŞLARIMLAYKEN YAKINLARIMDA OLMA DİYECEĞİM HA?

bağırmam bittiğinde karşımda gördüğüm kişi şaşırmama sebep olmuştu. Sh anlamamıştı sanırım. durmuş ve suratıma bakıyordu.

- neler oluyor hayat?

- hiç, hiç bişey beni rahat bırak!

- benimle gel şu haline bak böyle evine gidemezsin.

Beraber arabasına bindik. Yine 1 sokak ötede inecektim. "Burası" dediğimde durmadı.

"indir beni evim burada!"

Bağırdığımda ani bir frenle durdu yüzüme sinirle bakarak

- evinin burada olmadığını biliyorum.

- NASIL!

Büyük şaşkınlıkla suratına bakıyordum.

intihar meleğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin