Uykumu aldığımı düşününce yataktan kalktım. Banyo nun nerde olduğunu bilmediğim için odalara sırayla baktım. Sol taraftaki odaya girince mert i gördüm. Çok tatlı uyuyordu. Dayanamayıp yana gittim. Yanağına bir öpücük kondurunca uyandı. " ne oluyor yaa " dediğinde " uyandırdığım için özür dilerim " dedim. " öpücükle uyandırdığın için affediyorum." Dedi. "Şey banyoyu arıyordum. Yanlışlıkla buraya girdim" dedim." Banyo sağ tarafta " dediğinde " teşekkür ederim " diyerek çıktım odadan. Banyoyu bulduğumda dolaplara sırayla bakmaya başladım. Aradıklarımı bulunca kısa sürede banyomu yaptım. Vücudumu havluya sardıktan sonra saçımıda sardım. Banyodan çıkıp odaya doğru ilerledim. Mert benim için kıyafet bırakmıştı. Kıyafetler üzerime tam oturmuştu. Saçımı da kuruttuktan sonra odadan çıktım. Aşağıya indim. Mert koltukta oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. Geldiğimi görünce bana dönüp " annenler seni çok merak etmişler. Dün kaybolduğunu söylediler. Bende seni bulduğumu söyledim. " dediğinde " teşekkür ederim herşey için" dedim. " ağzından teşekkür ederim lafı düşmüyor" dediğinde hafifçe gülümsedim. " sen hep gül çünkü gülmek sana çok yakışıyor" dedikten sonra ayağa kalkıp " hadi gidelim " dedi. " bekle" dedikten sonra odaya çıkıp telefonumu aldım. Çantamı da alıcaktım ama bulamayınca aramadım. Aşağı inice mert 'in beni beklediğini gördüm. Yanına gittim. Elini tutup " hadi gidelim" dedim. Beraber arabaya bindik. Bir lokanta nın önünde durunca " neden durduk " dedim. " kahvaltı edelim. Sonra gideriz " dedi. Arabadan inip benim kapımı açtı. Arabadan indiğimde Kapıyı kapatıp elimi sıkıca tuttu. Beraber lokantaya girdik. Bir masaya oturduk. Mert siparişleri verince ne istediğimi sorunca " peynirli omlet " dedim. Etrafa göz gezdirince çok tatlı bir yer olduğunu anladım. Tabi birde mayıs ayında olduğumuzu düşünürsek güzel bir seçim. Yemeklerimiz gelince yemeye başladık. Bir süre sonra karnımız doyunca mert hesabı ödedi ve çıktık. Mert beni evime bırakınca ona el salladıktan sonra eve girdim. Ablam beni çekiştirip odasına getirince anlatmak zorunda kaldım. Tüm detaylarına kadar olmasada anlattım. Odadan çıkınca annem beni görünce sımsıkı sarıldı. " Kızım neden kayboldun. Nerdeyse polisleri arayacaktık. Allah'tan mert seni bulmuş" dediğinde " mert i nerden tanıyorsunuz" dediğimde " babanın yeni aldığı hastaneye ortak olan mete bey 'in oğlu." Deyince şaşırmıştım. " anne ben iyiyim. Odama çıksam olur mu?" Dediğimde biraz garipsesede kafasını 'tamam' anlamında salladı. Odama çıkar çıkmaz telefonumu şarja koydum. Birsüre sonra açılınca aysel i aradım. Olanları kısaca özetledim. Aysel şoku atlatınca " Kızım buraya yazıyorum. Senin geleceğinde bu çocuk var. Artık damat bey e kanımda ısındı." Dediğinde utanmıştım. " ayseeel" diyerek utandığımı belli ettim. Oda " utanırmışta irem hanım! Neyse okula geliyorsun değil mı?" Dediğinde " geliyorum." Dedim. " görüşürüz o zaman" dedikten sonra aramayı sonlandırdı. Hemen dolabıma yönelip okul formamı çıkarttım. Üzerime geçirdikten sonra saçımı maşayla yaptıktan sonra aşağı indim. "Ben çıkıyorum" dedim. Ümit abi beni okula bıraktı. Çantamdan telefonumu çıkarıp özel numarayı aradım. Açmayınca telefonu kapattım. Okula girdim. Sınıfıma doğru ilerlerken kulaklığımı çıkarıp telefonuma taktım. 'Yalın- herşey sensin ' şarkısını açtım. Mutlu bir şekilde koridorda ilerliyordum. Bir el kolumu tutup beni çektiğinde bağırmak için ağzımı açtığımda " Kızım bir sus benim cem biri duyacak" dediğinde ağzımı kapattım. Müzik hayla kulağımda olunca çıkarmak istemedim. Onu dinliyormuşum gibi yaptım. Bu doğru değildi ama onu dinleyecek halim yoktu. Genelde birşeyler geveleyip giderdi. Bir süre sonra el sallayarak gidince bende el salladım. Uzun koridorda tekrar ilerlerken biri kulaklığımın tekini çıkartınca cem olduğunu düşününce " cem bi siktir git" dedim ama karşımda mert i görünce utandım. " küfür sana yakışmıyor " dedi ve kulaklığın tekini kulağına taktı. " güzel seçim. İkimiz için yazılmış gibi " dediğinde " yaa tabi ne demezsin" dediğimde hafifçe gülümsedi. Bu çocuk gülerken çok tatlı oluyor ya diye geçiriyordum. Sınıflarımız farklı olduğu için ayrılmak zorunda kaldık kulaklığı çıkartıp " görüşürüz" dedikten sonra ben de "görüşürüz" dedim. Sınıfıma girip aysel in yanına oturdum. Aysel ve diğerleri bana şaşkınca bakarken aysel e ' ne var ' bakışı atıp yanına oturdum. Bana dönüp telefonunu uzattıktan sonra " bütün sosyal medya bu fotoğraflarla çalkalanıyor" dedi. Salak kafam cem de sana bunu söylüyordu. Fotoğraf demişti. Gerisini duymamıştım. Fotoğraflar 'ın birinde arabada öpüştüğümüz diğerinde sarıldığımız diğerinde ise ayağıma cam battığı için beni kucağına aldığı zaman ki fotoğraf. Kim çekmişti bunları. Annemler görürse çok kızarlardı. Hele babam beni keserdi. Aysel in telefonunu verip " benim gitmem lazım" deyip koşarak çıktım sınıftan. Okulda herkes bana bakarken koşmakta zordu. O gün laf soktuğum kız yanıma gelip " sana kötü olur demiştim" deyince o kadar sinirlenmiştim ki kızı yolasım gelmişti. Ama şimdi acelem vardı. Kıza dönüp " seninle sonra ilgileneceğim merak etme " dedikten sonra hızlı adımlarla okuldan çıktım. Bir Taksi çevirdim. Evimi tarif ettim. Evin önünde durunca taksicinin parasını ödeyip indim hızlı adımlarla eve girdim. Beni annem karşıladı. İçeri girince babam beni farketti. Yanıma gelince panikleyerek " baba bak fotoğraflardaki gibi birşey yok ben sadece aşık oldum" dedim. Babam anlayışlı biriydi. Ama buna anlayış gösterirmiydi bilmiyorum. Babam bana sarılıp " aşk nedir biliyorum kızım mert ide tanıyorum. İyi çocuk. Sana kızmayacağım." Dediğinde küçün bir şok geçirdim. Annemde sarılınca kendimi dünyanın en şanslı kızı ilan ettim. Mutluluktan ağlayabilirdim. Telefonum çalınca odama çıkıp baktım. Mert arıyordu. Aramayı cevaplayıp "alo" dedim. Mert de " alo irem fotoğrafları gördün mü?" Dediğinde " evet annemlerde görmüşler ben kızacaklarını düşünmüştüm ama anlayışla karşıladılar." Dediğimde " benimkiler de birşey demediler hatta bu akşam sizi yemeğe çağırdılar ama fotoğrafları kaldırmamız lazım" dediğinde aklımdaki sisinsi planı kurmaya başladım. " sen orasını bana bırak akşam görüşürüz aşkım" dedim." Görüşürüz " dedikten sonra telefonu kapattı. Sinsi planını uygulamak için okula gittim. Herkes dersteydi. Nöbetçi kızı bulunca " müdür ceyda yı çağırıyor" dediğimde nöbetçi kız ceyda yı çağırmaya gitti. Ceyda mert e aşık olan cadının ismiydi. Ceyda sınıftan çıkıp müdür 'ün odasına doğru ilerliyordu. Planımın 2. Aşamasına geçip Ceyda yı yeni görüyormuşum gibi koridorda yürürken ceyda ya dönerek " bakın burada kim var" dedim. Kız kaçmaya hazırlanırken saçından yakalayıp teras a çıkarttım. Bağırdığı için koridorda sesi yankılandı. Okul un yarısı etrafımıza üşüşmüş bizi izliyordu. Ceyda nın saçını nerdeyse kopartacak kadar çekiyordum. O sinirle yere ittirdim. Üzerine çıkıp saçını yolmaya devam ettim. Aramıza mert girince kızın saçını daha sert çekip kulağına eğilip "o fotoğraflar yarına kadar silinmezse neler yapacağımı tahmin bile edemezsin" dedim. Hıncımı daha alamamıştım. Ama mert durmayacağımı anlayınca beni sırtına alıp okuldan çıkartıyordu. Okuldan çıkınca " indir beni bişey yapmayacağım" dedim. Beni indirince tekrar okula koşacaktım ki elimden yakalayıp kendine çekti. Fazla yakındık. Bir süre böyle durduktan sonra kendimi ondan kurtardım. O sinirle merte " niye tutuyorsun beni" dediğimde Mert bana dönerek " kızı öldürecektin tutmasaydım" dedi. Bende sırıtarak " o fotoğraflar bir silinmesin o zaman benim gerçek yüzümü görücek o" dediğimde " Kızım senin içinde ne varmış böyle " dedi. Ee haklıydı. Bazen içimden canavar çıkabiliyordu. Ben sırıtınca o da sırıttı. Çok yakışıklıydı. Bu iyi bir şeydi ama bütün kızlar ona sulanınca tepem atıyordu. Mert bana dönüp " neden bu kadar güzel gülüyorsun? " dediğinde " bilmem sana öyle gelmiştir" dediğimde " o zaman benden başkasına bu kadar güzel gülme " dediğinde " gülersem ne olur peki " dediğimde beni kendine doğru çekti. Dudaklarım dudaklarına çok yakında birleşeceği sırada mert 'in telefonu çaldı. Hep en güzel anlarda olurdu zaten. Birbirimizden ayrıldıktan sonra mert telefonunu açıp " efendim Baba" deyince babasının aradığını anladım. Bir süre sonra telefonu kapatıp yanıma geldi. " sonra borcun olsun şimdi gitmemiz gerek" dediğinde " seni anladım da ben nereye geliyorum?" Dediğimde " bir kerede soru sorma be irem gidince görürsün." Dedi. Kafamı sallayarak peşinden gittim.
______