Belinda Kristen Grey
"ALİCE KALK ÜSTÜMDEN!" Diyerek bağırdım...
"HADİ KRİSTEN KALK ARTIK BUGÜN PASKALYA BAYRAMI OLDUĞU İÇİN YUMURTA BOYAYACAĞIZ!" Dedi canım kardeşim bana kocaman gülümseyerek.
Somurtarak kalktığımda ayaklarımı sürterek lavaboya gittim, ve kendime baktım.
Daha düne kadar normal bir kız iken şu anda acımasız bir katil sayılırdım...
Hem de Shawn yüzünden!
Hemen aşağı indiğimde boyalarımı alıp paskalya bayramı içi yumurtaları boyamaya başladım.
Annem tuhaf olduğumu anlamıştı ki yüzüme baktı.
"Tatlım iyi misin?" Dedi saçlarımı okşayarak.
"İyiyim sadece iyi uyuyamadım" dedim yumurtayı boyarken.
O sırada kapı çaldı.
"Alice boyayı uzatır mısın?" Dedim ona bakarak.
Annem kapıyı açtığında gelen kişiye bakmadım.
"Merhaba Bayan Grey ben Kristen'ın okul arkadaşıyım bugün paskalya bayramı için okulda görevliydi acaba gelebilir mi?"
Shawn'ın sesini duymamla elimdeki yumurtayı düşürdüm.
Hemen yanına gittiğimde yapmacık bir gülümsemeyle konuşmaya başladım.
"Ah bugün ama haftasonu!" Dedim tek kaşımı kaldırıp ona bakarak.
"Hani "haftasonu bana yardım edeceksiniz" demişti ya Bay Leo ne çabuk unuttun CANIM ARKADAŞIM" Dedi son kelimeyi bastırarak söyleyerek.
Gözündeki "Gelmezsen sıçarım ağızına" bakışını gördüğümde onu kapıda bekletip anneme açıklama yapmaya başladım.
"Doğru söylüyor benim canım arkadaşım..."
"Kristen! Bana neden bir erkek arkadaşın olduğunu söylemedin" dedi elini bel boşluğuna koyarak.
"Çünkü o sadece arkadaşım sevgilim değil" dedim odama giderken.
Hazırlandıktan sonra hızla evden çıktım.
"Ne var bu kadar önemli?" Dedim ona bakarak.
"Kes sesini hızlı yürü" dedi kolumdan tutup çekiştirerek.
İleride çocukları gördüğümde bir bok olduğunu anlamıştım.
...
Bir kafe gibi yere geldiğimizde kendimize sandalye çekerek oturduk.
"Anlatın artık!" Dedim bağırarak.
"Froy ölmemiş" diye söze atladı Nash.
"Ama Manuel maalesef ölü bulunmuş" diye devam etti Cameron.
"Ne yapmamı bekliyorsunuz?" Dedim boş boş bakarak.
"Şimdi şöyle salak kız senin bu yaptığın cinayeti kimin üstüne atacağız?" Dedi Shawn ellerini masaya koyarak.
"Kimsenin üstüne almasına gerek yok ben girerim hapse" dedim çocuklara bakarak.
"Saçmalama!" Dedi Taylor bağırarak.
"Eğer sen hapse girersen her şey biter!" Diye devam etti Glinsky.
"Şimdi şöyle yapacağız, bu cinayeti Camila'nın üstüne atacağız sonra yanan binaya gidip polisler oraya ulaşmadan önce delilleri temizleyeceğiz" dedi Matthew ciddiyetle.
"Sonra?" Dedim hepsine bakarak.
"Sonra ise buradan defolup gideceğiz" Dedi Aaron bakışlarıyla etrafı süzerek.
"Pekala benlik bir durum yok" dedim ayağa kalkarak.
"Salak sende geleceksin!" Dedi bağırarak Shawn.
"BAĞIRMASANA! HERKES BİZE BAKIYOR" Dedim ona bakarak.
"BAKARLARSA BAKSINLAR!" Dedi o da ayağa kalkıp kolumu kavrayarak.
"HEY HEY TAMAM ARKADAŞLAR SAKİN OLUN!" Dedi Carter ellerini ikimizin omuzuna koyarak.
İkimizde oturduğumuzda Cameron çaktırmadan kulağıma fısıldadı.
"Bipolar birine bence bu kadar çok bulaşma"
Kafamla onayladığımda konuşmaya devam ettim.
"Gelme ihtimalim Fizik sınavından A almamdan bile daha düşük" dedim gülümseyerek.
"KRİSTEN!"
Hepsi ellerini alınlarına koyup bağırdılar.
Az önce (size söylemediğim bir zamanda) sipariş ettiğim çilekli milshake ve çocukların siparişleri geldi.
Hepimiz içeceklerimizi bitirdiğimizde Shawn beni eve bıraktı.
"Şimdi sen benim ikinci emrime kadar evde kalacaksın anlaşıldı mı?"
"Ama..."
"KRİSTEN!"
"Tamam be" dedim kapıyı kapatırken.
"Dur!" Dedi o güçlü koluyla kapının kapanmasını engelleyerek.
"Ne oldu?" Dedim aval aval bakarak.
Hızla beni kendine çekip sarıldı...
Ben ne olduğunu anlayamadan kollarını çekti sonra hızla arkasını dönüp arabasına ilerledi.
BÖLÜM SONU
UMARIM BEĞENİRSİNİZ♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SORRY NOT SORRY/MENDES #Wattys2018
Fanfiction"İnsanlardan nefret ediyorum, ön yargılardan nefret ediyorum..." dedi bana bakarak. "Hayır Shawn! İnsanlara olan nefretini masum insanların canını yakarak o kırık kalbini onaramazsın" Cameron Dallas Kategorisi içinde #42 10/05/2018