Bölüm 25

232 19 98
                                    

Belinda Kristen Grey (ozgeinokaitis in mükemmel sslerinden snshabab)

Aniden ayak sesleriyle kafamı yasladığım duvardan kaldırdım o sırada polis memuru anahtarla açtı...

"Özgürsün fakat bu işin peşini bırakmayacağız" dedi düz bir ifadeyle.

Kafamla onaylayıp çıktığımda karşımda Shawn'ı gördüm...

Kolumdan tutup hızla beni karakoldan çıkartarak konuşmaya başladı.

"Götünü ben topladım hadi yine iyisin" dedi sırıtarak.

"PİSLİK!" Dedim tokat atarak.

"Çok fazla üstüme gelme istersen iyi niyetimi suistimal edersen seni tekrardan oraya gönderirim uslu dur" dedi gözleriyle beni süzerek.

"TAMAM KURTARDIN BENİ TEŞEKKÜRLER ŞİMDİ HAYATIMDAN DEFOL GİT!" Dedim bağırarak.

"Seni kurtardım çünkü cezanı kendi ellerimle vereceğim" dedi kolumu tutup sürükleyerek.

Beni arabaya itip sürücü koltuğuna bindi ve arabayı çalıştırdı.

Arabayı en yüksek hıza getirip son gaz sürerken korkarak ona baktım.

"SHAWN BAK İKİNCİ DEFA BUNU YAPIYORSUN BU DEFA DA ATLARIM!" Dedim bağırarak.

"HAYIR SEN BENİ ANLAMIYORSUN!" Dedi bağırarak.

"O ZAMAN ANLAMAYA ÇALIŞALIM BİRBİRİMİZİ ÇÜNKÜ BİR BİPOLARLA UĞRAŞMAK GERÇEKTEN ZOR!" Dedim bağırarak.

Geldiğimiz yere vardığımızda beni indirdi ve boş arsadaki küçük odanın tüm ışıklarını yaktı...

Sonra beni oraya kilitledi.

Işıklar o kadar göz alıcıydı ki ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.

"Cezanı umarım beğenmişsindir" dedi gülerek.

"YA SEN NASIL BİR İNSANSIN! NEFRET EDİYORUM SENDEN!" Dedim bağırarak.

Kapının bir tarafına sırtımı dayayıp oturduğumda benimle konuşmaya başladı.

"Neden böyleyim biliyor musun Kristen?" Dedi düz bir ifadeyle.

"İĞRENÇ BİR İNSANSIN!" Dedim bağırarak.

"İNSANLAR YÜZÜNDEN!" Dedi bağırarak.

"HAYIR BAŞKA BİR AÇIKLAMASI OLAMAZ! SEN DELİSİN" Dedim tekrardan bağırarak.

"DELİ DEĞİLİM! AMA İYİ DE DEĞİLİM... YOK OLUYORUM KRİSTEN! MAHVOLUYORUM HİÇKİMSE DÜŞÜNMÜYOR BENİ... UMURLARINDA DEĞİLİM ARTIK KİMSENİN KARDEŞİM BİLE BENDEN NEFRET EDİYOR ÖLMEK İSTİYORUM"

"SHAWN! YAPMA LÜTFEN ACILARININ HIRSINI MASUM İNSANLARDAN ÇIKARTMA!"

"BANA NE?"

Hıçkırarak ağlamaya başladı...

"YAŞAMAK İSTEMİYORUM" Dedi hıçkırıklarının arasında.

"Shawn burası çok aydınlık!" Dedim bağırarak.

"UMRUMDA DEĞİL!" dedi bağırarak.

"ÇIKART BENİ LÜTFEN!"

"Sende benim gibi olacaksın!" Dedi sinirle.

"HAYIR!" dedim bağırarak.

"BAŞKA ŞANSIN YOK KRİSTEN!"

"SHAWN YAPMA!"

Gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım ama bu kadar ışıkta uyumamın imkanı yoktu...

Delirmeye başlıyordum vücudum istemsizce titriyordu.

"SHAWN!" diye bağırdım tekrardan.

Ses gelmedi...

"DUYUYORSAN SES VER!"

Yine cevap yok...

"BIRAK BENİ LÜTFEN"

Cevap vermedi...

Gözlerim yorulmuş ve beynim uyuşmuştu...

"İMDAT! YARDIM..."

"KAPA ÇENENİ SİNİRİMİ BOZUYORSUN!" Dedi bağırarak.

"SHAWN ÇILDIRMAK ÜZEREYİM ÇIKART BENİ BU YERDEN!" dedim floresan lambalara bakarak.

"HAYIR"

"NOLUR LÜTFEN! BANA BİRAZ OLSUN ACIYORSAN LÜTFEN ÇIKART"

"KİMSEYE ACIMIYORUM!"

Dışarıdan bir şeyler yaptığını anlamıştım....

Yerde tir tir titrerken kapı aniden açıldı...

Shawn beni kucağına alarak arabaya bindirdi.

"Yine kıyamadım küçük sıçan" dedi fısıltıyla.

"Sonra arabayı eve sürdü"

Burası benim evim değildi muhtemelen onun eviydi...

Beni kucağına alıp eve taşıdığında kollarımı boynuna sararak ağlamaya başladım.

"Şşşt ağlama sus!" Dedi bana bakarak.

"Shawn bana zarar verme gerçekten bıktım" dedim ağlayarak.

"Tamam şimdi sus" dedi umursamazca.

Beni koltuğa bıraktığında bir yere kıvrılarak ağlamaya devam ettim...

"Al şunları giy banyo üst katta sağ tarafta" dedi Harry Potter'lı pijamalarını vererek.

Shawn'ın bu kadar acımasız olmasına rağmen Harry Potter ile ilgilenmesi komiğime gitse de, bunu düşünecek halde olmadığım için dediğini yaptım.

Tekrardan koltuğa oturduğumda karşımadaki koltuğa yayılarak yoldan geçerken aldığı siyah poşetteki biralardan bir tanesini çıkartarak içmeye başladı.

"Ben yaralanmaktan bıktım ama siz kanatmaktan bıkmadınız" dedi şişeden bir yudum alarak.

"Bu kötü alışkanlıklarını sevmiyorum" dedim düz bir ifadeyle.

"Kötü çocuklar hep kötü şeyler yaparlar bu yüzden kötü çocuğuz biz" dedi sırıtarak.

"Bu gece hiçbir şey saklamayacağım senden" dedim gözlerinin içine bakarak.

"Buyur söyle" dedi şişeyi kafasına dikleyerek.

"Ben sana deli gibi aşıkken senin bunu görmemen canımı yakıyor ve üstelik benimle oynuyorsun!" Dedim kaşlarımı çatarak.

"Vaay demek öyle ama benim haberim yok" dedi alayla.

"Olsa ne olacak ki? Artık gram sevgim kalmamışken!"

"Bende sana aşıktım ama sen beni anlamak istemedin"

"Hayır bu aşk değil serserilik" dedim boş bir ifadeyle.

"Benim gibi birini sevmek cesaret ister sonunu bile bile kendini enkaza sürüklüyorsun dikkatli ol tehlikeli" dedi bana bakarak.

"Bu tehlikeye alışmaktan başka şansım yok" dedim göz devirerek.

"Seni seviyorum" dedi gözlerime bakarak.

"Senden nefret ediyorum" dedim düz bir şekilde.

"TOKAT ATSAN DAHA İYİYDİ BE AMAN!" dedi tripli bir şekilde.

Koltuğa kıvrıldığımda mırıldandım.

"Sanada iyi geceler Shawnie"

BÖLÜM SONU

OF SHAWN I GEBERTCEM AŞWĞĞWOWĞWÜWĞ

SORRY NOT SORRY/MENDES #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin