Belinda Kristen Grey
Gözlerimi açtığımda hastanede olduğumu farkettim, Shawn yanımda duran koltukta oturuyordu...
Dikkatli baktığımda ağladığını gördüm ve elimi ona doğru uzattım.
Beni farkettiğinde hızla gözlerini sildi, ve yanıma gelip elimi tuttu.
"Uyandın mı bok böceği?" dedi sırıtarak.
Kafamla onaylayarak konuştum...
"Sen neden ağladın? Benim bildiğim kötü çocuklar kolay kolay ağlamaz ben aksine beni bırakıp gideceğini düşünüyordum." Dedim.
Cevap vermedi, hızla odadan çıktı...
Shawn Mendes
Dışarıya çıkıp kendimden nefret ettiğimi bağırarak söyledim...
"Kendine gel Shawn..." dedim sakinleşmeye çalışarak...
Ama Kristen'a her baktığımda aklıma ölen kardeşim Aaliyah geliyordu...
Gülüşü, sesi, davranışları...
Aaliyah'ı o babam denen pislik öldürmüştü...
Ve bende yavaş yavaş onun gibi bir canavara dönüşüyordum...
Bileklerimdeki kesik izlerine baktım...
"Tanrım... Aaliyah duyuyorsa beni lütfen affetsin... onu koruyamadım.."
...
İçeri girdiğimde Kristen'a baktım her tarafı yara bere içindeydi, onu öyle görünce iki sene önce taşlaşmış kalbim erimeye başladığını hissettim arkamı dönerek konuşmaya başladım.
"Kristen... Ö-özür dilerim..."
"Neden? Pes mi ettin Mendes?" Dedi.
Ona doğru döndüm ve cevap vermedim...
...
Sabah taburcu olduğunda onu eve bıraktım sonra konuşmaya başladım...
"Hoşçakal Kristen..."
Belinda Kristen Grey
Shawn ın tuhaf davranışları beni kuşkulandırdı, bende o gittikten sonra bisikletimle arabasını takip etmeye başladım.
Dağ gibi bir yere gittiğini anladığımda içimden asla onun yapmayacağı şey aklıma geldi...
İntihar etmezdi değil mi?
Sırf benim yüzümden...
...
Bisikletimi elime alıp sürerken zar zor çıkmaya çalıştım.
Onu gizlice izlediğimde aşağı baktı önce...
Sonra kendi kendine bir şeyler mırıldandı...
Rüzgardan uçuşan saçlarımı aldırmadan yanına gittim, tam atlayacağı sırada bağırdım...
"SHAWN!"
Güçlükle arkasını döndüğünde gözleri kızarmıştı...
Koskoca Shawn Mendes'i böyle çocuk gibi ağlatan neydi?
"KRİSTEN GİT!"
"GİTMEYECEĞİM..."
"KRİSTEN! KARDEŞİME KAVUŞMAK İSTİYORUM NOLUR GİT!"
"BANA HER ŞEYİ ANLATABİLİRSİN!"
...
Shawn'ı zar zor ikna ettiğimde bir yere oturduk ve onu dinlediğimi belirtecek şekilde baktım.
Daha önce yüz hatlarını incelememiştim, o kadar kusursuz görünüyordu ki... kendime gelip ciddileştim...
"İki sene önce..." diye başladı söze.
Kafasını eğerek devam etti...
"O zamanlar benim güzel bir hayatım vardı, annem kız kardeşimle beni çok iyi yetiştirmişti. Babamızın öldüğünü söylerdi hep bize, bizde Aaliyah ile bunu böyle kabullenmiştik."
"Sonra noldu?"
"Lafımı bölme bok böceği! Bu arada bu olanları birine söylersen olacakları biliyorsun..."
Elimle ağızıma fermuar çeker gibi yaptım o da devam etti...
"İşte gece yarısı bir gün annem Aaliyah'ın yanındaydı... kapı çaldı, hiç unutmuyorum, biz hep Aaliyah ile kapı açma yarışı yapardık bu sefer o açmıştı kapıyı. Sonra kapıda 3 adam gördüm... bir tanesi beni tuttu adamlardan diğeri de annemi, en son "Aaliyah'ı bırak beni vur!" Dediğimi hatırlıyorum sonra..."
Dayanamayıp ağlayarak ona sarıldım, Kafasını göğüsüme koyunca ağlayarak mırıldandı...
"Ve ben bir şey yapamadım... onu gözlerimin önünde öldürdüler"
"Shawn... seni anlayabiliyorum ama intihar çözüm değil..."
"Bu ilk olmuyor" dedi gömleğinin kolunu yukarı kıvırarak acı acı gülümsedi...
Kolundaki çiziklere baktıktan sonra Shawn'ın gözlerine baktım...
...
Eve geldiğimde düşünmeye başladım, Shawn iyi değildi. Ve onun hakkında her şeyi öğrenip ona yardım edecektim...
BÖLÜM SONU
UMARIM BEĞENİRSİNİZ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SORRY NOT SORRY/MENDES #Wattys2018
Fanfiction"İnsanlardan nefret ediyorum, ön yargılardan nefret ediyorum..." dedi bana bakarak. "Hayır Shawn! İnsanlara olan nefretini masum insanların canını yakarak o kırık kalbini onaramazsın" Cameron Dallas Kategorisi içinde #42 10/05/2018