11.BÖLÜM

236 23 23
                                    

Ruhsal acımı daha çok can acıtır yoksa fiziksel acımı?

Ruhsal acı çekmemiş biri bu soruya elbette ki fiziksel derdi öyle değil mi?

Ama ruhsal acı her şeyden daha çok can yakardı.

Şuan Luhan'ın, kırık ayak bileğine ve derin çam kesiklerine rağmen gözlerinden akan yaşların sebebi fiziksel değildi. Kalbi acıyordu, ruhu acıyordu. Başka hiç bir şey hissetmiyordu.
Yaklaşık iki saattir ağlıyordu. Yine uyandığın da kendisini yatakta bulmuştu. Geçen sefer ki gibi Chanyeol yardım etmiştir diye düşünüyordu.

Kapı açılınca gözlerini kapattı kimseyi görmek istemiyordu hele ki Sehun'u.

Odaya elin de yemek tepsisiyle orta yaşlar da bir bayan girmişti. Luhan'ın uyuduğunu görünce tepsisiyi çekmecenin üzerine bırakıp odadan çıktı.

Kapı kapanır kapanmaz Luhan tekrar ağlamaya başlamıştı. Tanrı neden sevmiyordu onu?

***

"Ne zaman başlıycaz?"

Kyungsoo sonunda dayanamayıp kollarını çaprazlayarak sinirle konuşmuştu. Geldi geleli esmer yakışıklı onu görmezden geliyordu şimdi de olduğu gibi.

Yarım saattir yanında oturuyordu ama o bi kere bile telefondan başını kaldırıp ona bakmamıştı.

Kyungsoo'nun sorduğu soruya başını kaldırmadan umursamaz bir tavırla "Neye ne zaman başlıycaz?" demiş ve telefonla ilgilenmeye devam etmişti Kai.

"YÜZÜME BAKARAK KONUŞ BE ADAM"

Kyungsoo dayanamayıp sonunda bağırdı.
Birden bağırınca Kai başta korkmuş sonra da kaşlarını çatarak bakmıştı.

"Bana bak velet ilk olarak bir daha sakın bana sesini yükseltme ikinci olarakta işim gücüm var seninle uğraşamam."

"Ama sahip çok sıkıcı.."
Kyungsoo ellerini önünde birleştirip alt dudağını sarkıtarak konuşmuştu.

Kai karşısında ki manzarayamı şaşırsa sahip diye seslenmesine mi şaşırsa bilememişti.

"Ne! Ne dedin sen?"

Kyungsoo ne dedim ki derecesine saf saf bakıyordu.

"Sen bakire olduğuna emin misin?"
Ne yazık diye düşündü Kai. Daha 17 yaşında bi çocuğun bu durumlara düşmesi.

Kyungsoo Kai'nin sorduğu şeye sinirlenmiş ve kaşlarını çatmıştı. Ona sürtük mü demek istiyordu.

"Tabii ki bakireyim.." Bir anda aklına gelen şeyle tüm siniri gitmişti. Çilveli bir şekilde gülümsedi. "...İlkim sen olacaksın sahip."

"Seninle birlikte olacağımı nerden biliyorsun velet.." Oturduğu yerden kalktı. ".. Beni rahatsız etme halletmem gereken işler var."

Kai kendi odasına doğru giderken Kyungsoo sıkıntıyla oflayıp arkasına yaslandı. Tabii ki rahatsız edecekti.

Sadece 15 dakika sonra Kai'nin kapısının önündeydi. Üzerinde ki bornozun omuz kısmını aşağıya doğru çekerek köprücük kemiklerini daha da açağa çıkardı ve kapıyı tıkladı.

"Sahip?"

İçerden ses gelmeyince seslendi ama yine ses gelmemişti. Derin bir nefes alıp kapı kolunu aşağıya doğru indirdi ama açılmamıştı çünkü Kai kapığı kilitlemişti. Kai içerde sırıtırken Kyungsoo küfür ederek oradan uzaklaştı.

"Ben seni o odadan çıkarmaz mıyım.."

Söylenerek kolidorda yürürken merdivenlere geldiğin de aklına gelen şeyle pis pis sırıttı.

AŞK PARA SEXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin