DOĞA (BOYXBOY // TEXTING)

×44×

Çalan müzikle elimde titreyen telefonu beklemeden açtım.

"Ben geldim de?" dedi Kamer hiç alo faslına girmeden.

"Kapıdan uğrasana annem seni soruyor." dedim şirince.

"Sevgili olduğumuzu biliyor değil mi?" diye sordu.

"Yani, evet." dedim. Anneme anlattığımda düğün yeri bile belirlediğini Kamer'e söylememe gerek yoktu tabiki.

"O zaman gelemem sen in hadi aşağı, öptüğümü söylersin." dedi sesinden tedirgin olduğunu okunuyordu.

"Tamam. Geliyorum." diyip kapattım.

"Doğacan, gelmiyor mu damadişkom?"

"Utandırırsın çocuğu sen şimdi. İstemedi, öpüyormuş seni."

"Ya ama üzüldüm. Ben de onu öpüyorum hatta ben öp benim yerime." dedi gülümseyerek.

"Anne." dedim göz devirerek.

"Hadi git, Edis'ten imza almayı unutma. Nurcan'ıma yazsın."

"Anne! Oha." dedim "Yapmam öyle bir şey."

"Vefasız çocuk." diyerek beni kapıya doğru itti. "Git hadi."

Hızlıca yanağından öpüp evden çıktım. Asasör beklemeye üşenip hızlı adımlarla merdivenlerden indim.

Arabasının aynasından saçını düzelten Kamer'i görünce gülümsedim. Beni daha görmemişti. Bir şey yapmadan ön koltuğa oturdum. Bana dönüp gülümsedi.

"Selam." dedim ne diyeceğimi bilemeyerek.

"Selam." diye yanıt verdi. O arabayı çalıştırmadan ona uzanıp yanağını öptüm.

"Annem yolladı da." diyerek açıklama yaptım geri çekilirken.

"Annen harika biri biliyor musun?" dedi hayranlıkla.

"Senin annen nasıl?" diye sordum merakla "Ya da baban?"

Gerçekten ailesi hakkında bir fikrim yoktu. Elbette internetten stalklamıştım. Ama şu son zamanlarda öğrendiğim bir şey varsa o da ünlülerin asla medyaya lanse edildiği gibi olmadığıydı.

Bana göre Kamer kısmen olduğu gibiydi. Bazen röportajları yapmacıktı tabi. Ama İpek bambaşkaydı. Televizyonların naif prensesi aslında deli bir cadıydı. İyi anlamda cadı tabi.

"O konuyu açma." dedi canı sıkılarak.

"Özür dilerim, hiç açmadım say."

"Özür dilemene gerek yok, sadece boşver."

"Tamam." dedim gülümseyerek. "Çalıştır bence arabayı sen."

"Bence de." diyerek başıyla onayladı ve hayran kaldığım arabasını çalıştırıp sürmeye başladı.

"Şuan Baran ve Teo ne şuan?"

"Bilmiyorum daha, konuşacağız işte." diye yanıt verdi.

"Peki o sevgili olduğumuzu biliyor mu?"

"Bilmem." dedi "Ben söylemedim tam olarak anlamıştır zaten, ama İpek duramıyor ki yerinde söylemiş olabilir."

Güldüm.

"İpek ile ne zamandır arkadaşsınız?"

"Epey oldu biliyor musun? 5 seneyi tamamlayacağız yakında."

"Tü tü tü." dedim arabasına vurup.

"Gerçekten şu aralar onun adına mutluyum, kendisine göre birisiyle." diye devam etti.