on altı

6.1K 322 197
                                    

●küfür kullandım bu bölümde minicik ama rahatsız olursanız söyleyin.

Min Yoongi'nin anlatımından.

perşembe

Derste anlatmam gereken her şeyi anlatıp çocukları serbest bırakırken en arka sıraya yerleşmiş ve gözünün ucuyla beni izlerken hafifçe sırıtan Yoora'ya baktım.

Ve yanında oturmuş ve tek kolunu Yoora'nın omzuna atan Kim Taehyung denen gömleğinin yakaları bağrına kadar açık çocuğa.

Yoora derin bir şekilde iç çekti ve yanında ona heyecanla bir şeyler anlatan çocuğa döndü.

Bir öğrencimi kıskanmam... Bu normal miydi?

Yoora, Taehyung'un yüzünün dibine kadar girip muhtemelen düşmüş bir kirpiğini aldığında kıskançlık seviyem üst seviyeye çıkmıştı.

Ve bu normal değildi, ben kıskanmazdım. Özellikle de bir öğrencimi.

Yani birkaç kere öptüğüm bir öğrencim..?

"Do Yoora ve Kim Taehyung..."

İçimdeki kıskançlık kendi kendine konuşmaya başladığında sınıftaki herkes bana döndü. Öğretmen olmak eğlenceliydi. Ukalaca kaşlarımı kaldırdım.

"Sınırları koruma hakkında sizi daha önce uyardım. Sınırı zorlamayın."

Yoora'nın susmayıp bana bir şeyler diyeceğini biliyordum bu yüzden cevabını beklercesine elime onu işaret ettim.

Yoora oturduğu yerden ayağa kalktı ve boğazını temizledi.

Şuan ne kadar şirin olduğunun o farkında değildi ama sınıftaki çoğu çocuk onun güzelliğinin farkındaydı. Ne zaman Yoora konuşsa, sinir bozucu olduğunda bile hayran gözlerle onu izlediklerini fark etmiştim.

Kore böyleydi işte, güzel olunca; herkesin ilgisini çekebilirsin. Ve o dikkat çekiyordu.

"Sizin göreviniz bizim ahlakımızı sağlamaktır öğretmenim. Lütfen fazlasına..."

Kötü bir şeyler söylememek için kelimelerini seçmek amacıyla durduğunda emindim.

"Fazlasına... Fazlasına karışmak sizin görevlerini arasında değil. Siz de yakınlaşırken yani..."

Herkes son cümlesi üzerine birbirine dönüp ne demeye çalıştığını sorduğunda sadece ben ve Yoora hafifçe sırıtmıştık.

Tehlikeli ve yasadışıydık. O patavatsız ve dobra ama bir o kadar da şirin bir kızdı. Hoşuma giden bir arası vardı, çoğu zaman sinirimi bozsa bile.

Ben pedofoli miyim emin değilim ama, bunların saf duygular olduğuna inanıyorum. Ama aramızda fazla yaş farkı yoktu? Aklım karışıktı ve artık düşünmek yerine her şeyi akışına bırakmaya karar vermiştim.

Şuan yüzünde kendini belli eden bir utangaçla bana doğru kimsenin anlayamayacağı şekilde gülüyordu.

Ben de ona geri gülümseyerek göz kontağını kestim. Ve aynı zamanda Taehyung'un da güldüğünü fark etmiştim.

Aramızdakileri biliyor muydu? O çocuk? Boğazlamak istediğim çocuk? Elimde olsa sınıfta bırakacağım çocuk?

Yoora eliyle Taehyung'un saçını karıştırdı ve ikisi beraber gülmeye devam etti.

Kıskanç yanım ağır basıyordu. Bu iyi bir şey değil.

♡~♡~♡~♡~♡

"Beni çağırmışsınız, Bay Min?"

Yoora okul eteğini düzeltirken bana şirin bir bakış attı ve sonrasında tamamen öğretmenler odasına girdi.

Karşımda oturan Jimin'e baktığımda elindeki telefonuyla ilgileniyordu.

Odada en iyi arkadaşımdan başka bir öğretmen olmadığından rahattım.

"Yoora beni sinirlendirmekte asla başarısız olmuyorsun."

Gülümsediğinde yumuşamak istesem de sert kalmalıydım.

"Özür dilerim öğretmenim. Bilerek yapmadım."

Masumu oynaması beni daraltırken sağ elimle kravatımı gevşetmeye başlamıştım bile.

"Sizi kızdırmak istememiştim, Bay Min."

Daha fazla oturamayarak ayağa kalktım ve ona yakınlaştım.

"Bilerek yaptığına eminim, Bayan Do."

Kıkırdayarak kafasını yana yatırdı. "Haklısınız, belki de bilerek yapmışımdır."

Dönüp Jimin'e baktığımda bize bakıyordu. Aramızda olanları az çok bildiğimden sorgulamasa da yüzlerce kez yanlış olduğunu söylemişti.

Geri Yoora'ya döndüm. "Bir ceza alman gerekecek Yoora."

Dudaklarını büzüp yere eğdi başını. "Ne tür bir ceza, öğretmenim?"

Aklıma gelen şeylerle gülümsedim. Şuan aşırı erotik kaçmıştı sorusu.

"Senin hatanı anlamana yardım edecek bir ceza, Do Yoora."

İşaret parmağımla yavaşça çenesini altına vurup kafasını kaldırmasını sağladım.

"Çıkışta yine beni bekle, öğrenci. Şimdi git."

Gözlerini devirerek bana baktı. Tatlı oluşu buraya kadardı. Çünkü şimdi konuşmaya başlayacaktı yine.

"Bir öğretmen olarak çok kabasınız Bay Min.  Kibar olup kibarlığı öğretmeniz gerek. Ayrıca neden her çıkışta sizle bir yere geleyim ki? Benim de yapacağım şeyler var herhalde-"

Susmuştu çünkü hızlıca üniformasını içinde kaybolan ince belinden kavrayıp dudaklarımızı birleştirmiştim.

Okulda oluşumuz veya Jimin'in yanımda oluşu umrumda değildi. Tek istediğim onu öpmekti ve bu yetersiz olmaya başlamıştı. Fazlasını istiyordum, ancak lanet olsun ki sikik bir öğretmenler odasındaydık.

O ana kadar okulda olmamız umrumda değildi ancak kapıdan giren müdür yardımcısı ve onun bağırışına kadar sürdü bu unursamazlık.

Yoora sakince beni ittirdi ve anlayamadığım bir şekilde ağlamaya başladı. Müdür yardımcısı ise bana bağırmaya başlamıştı bile.








ya kitabı uzatmaya çalışıyorum da aklımdaki kurgudan şuan bitmek üzere biraz olay eklemeye çalışsam nolur bilmiyorum

ve multi Hoseok çünkü benim minik güneşışığım

kiss me again, yoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin