on yedi

5.3K 304 47
                                    

"Burası bir okul ve siz de öğretmensiniz Bay Min! Bu nasıl bir rezalettir?"

Öğretmenler odasının yerini dahi bilmeyen müdürün bir anda buraya girmesi tesadüf falan mıydı bilmiyorum.

"Bu yaptığınızı nasıl açıklayacaksınız? Neden yaptınız ha?"

Yoora yeni ağladığı için kızarık olan gözleri sinirle dolup yaşarken müdüre karşı bağırmaya başladı. "Keşke biraz susmayı bilseniz, efendim."

Daha sonra koşarak öğretmenler odasından çıktı.

Artık okuldan atılacağına emindim. Onun da benim de.

"Bu nasıl bir öğrencidir böyle!"

Esip gürleyen adama baktım. Göz göze geldiğimizde parmağını hiddetle bana doğrulttu. "İşini bitireceğim senin, nasıl adiliktir bu? Okulumun adını kirletmek için mi gönderildin, ha?"

Ve ben de, uzunca bir süre karşımdaki yaşlı adamın kırışmış yüzünü ve damarları fırlamış boynunu süzdükten sonra, hiçbir şey söylemeden eşyalarımı alıp öğretmenler odasından çıktım.

İki dakikalık zevkim için işimden olacaktım.

Harika, bununla nasıl başa çıkacağım hakkında bir fikrim yok.

♡~♡~♡~♡~♡

"Benim suçumdu, özür dilerim."

Telefonun karşı ucundan Yoora'nın sızlanışlarını duydum.

"Sorun değil öğretmenim. Ben sadece, şunu anladım ki..."

Tekrar bir hıçkırık sesi duyduğumda artık ben de ağlamak üzereydim.

"Sorunlarla dolu bir öğrenciyim, bunu zaten biliyorsunuz..."

Burnunu çekmesini çok rahat duymuştum.

"Ailemin benimle ilgilenememesinin bununla bir ilgisi olmadığını düşünürdüm, ama anlıyorum ki... Anlıyorum ki aslında sadece onlardan gelen ilgiye muhtaçmışım."

Tekrar hıçkırıklara ağlamaya başladığında kendimi tutabilmek için dilimi ısırdım.

On dakika olmamıştı, beni aramıştınız ve ağlıyordu. Geçen on dakika boyunca da ağladı.

"İyisin Yoora, ağlama."

Telefondan gelen kısa süreli hışırtılardan sonra konuştu. "Ve ailem son olarak yaptığım bu şeyi öğrendiğinde, benden nefret edecekler Bay Min. Onların yerinde hangi ebeveynler olsa benim gibi bir çocuktan nefret eder."

Hıçkırdı. "Belki de beni evlatlık verirler, huh? Vermeliler, yeterince sorunluyum. Değil mi öğretmenim?"

Ve yine hıçkırıklarla ağlamaya başladı.

"Baksana ne diyeceğim Yoora, birazdan seni almaya gelirim. Hazırlan, bu akşam benim evimde kalacağız."

Birkaç saniye duraksadı. "Beni ece mi atıyorsunuz öğretmenim?"

Sinirlice sesler çıkardı. "Beni nasıl biri sandınız!? Evinize geldiğimde ne yapacaksınız bana, huh? Ben size kalbimi açıyorum siz beni eve atmaya çaşılıyorsunu-"

"Çok konuşma Yoora. Dediğim gibi, hazırlan."

Ve onun konuşmasına izin vermeden telefonu kapattım.








20. bölüm final, bu kitap bitsin ve ardından promo yapacağım lspglepcpps

kiss me again, yoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin