COURT ROOM

Day 6

Satır arası yorumlarınıza da, övgü dolu mesajlarınıza da ayrı ayrı hastayım. Hepiniz ponçiklerimsiniz ❤

Louis mahkeme salonunun kapısından içeri girdiğinde, her şey normal görünüyordu. Sol tarafta Charlie Tremont ve yardımcı avukatı duruyordu. Arkasında ise Rebecca'nın annesi, babası, kardeşleri, arkadaşları vardı. Hepsinin nefretle baktığı yerde, yani sağ taraftaki sanık sandalyesinde Harry oturuyordu. Louis Harry dışındakilere bakmadı, takım elbisesinin ceketini düzelterek her zamanki yerine doğru yürüdü.

Harry'nin yanındaki sandalyeye oturup dosyalarını çıkartmaya başladı. "Günaydın sincap." dedi gülerek. Harry'nin kendisine "Ben sincap değilim ihtiyar!" demesini bekledi ama beklediği olmadı. Elindekileri bırakıp merakla ona döndü. "Küs müyüz Harry? Dün de benimle hiç konuşmadın."

Harry sinirli bir şekilde Louis'ye baktı. "Sabah yine paramı masaya bırakmamışsın." dedi. "Eskort tuttuğun zaman ödemesini de yapmalısın Louis. Ayıp oluyor."
"Neden bahsediyorsun?"
"Geceleri benimle kalıp sabah ortadan sessizce yok olmandan bahsediyorum."

Louis gülmemek için kendini sıktı. "Sen evde tek başına kalınca uyuyamıyorsun diye geliyorum, sabah da büroma uğramak için erken çıkmak zorunda kalıyorum. Ne var bunda kızacak?"

Harry ona sanki dünyadaki en büyük aptal Louis'ymiş gibi baktı. "Evimi otel gibi kullanman hoşuma gitmiyor."
"Sana her sabah kahvaltı hazırlayıp öyle çıkıyorum Harry, bunu otellerde yapmam."
"O zaman yine eskort oluyorum. Çünkü beni davayla ilgili konuşturuyorsun, sonra dosyalara gömülüp yüzüme bakmıyorsun. İşin bitince kenara atıyorsun yani."

Louis kendini tutamayıp kahkaha atınca birkaç kişi onlara döndü. "Özür dilerim. Biraz düşüncesiz davranmış olabilirim." dedi. Uzatırsa daha büyük trip yiyeceği belliydi.

Harry'nin yüz ifadesi biraz yumuşayınca devam etti. "Hayvanlık yapmışım, öküz gibi davranmışım, hatta önüme saman koysan yerim, öyle bir ineğim ben." Harry bu sefer güldü ve Louis'nin koluna vurdu. "Abartma tamam." dedi gülerek.

Peruklu yazman aniden "Adalet mahkemesin 53. bölümü, Sayın Yargıç Liam Payne eşliğinde başladı. Sessizlik lütfen." diye seslendi. Herkes sustu ve ayağa kalktı. Önce Yargıç Liam Payne, ardından da jüriler de içeri girdi.

"Günaydın jüri" dedi Yargıç. Jüriler sessizce yerlerine oturunca salondakiler de oturdu. Sadece yazman ayaktaydı. "Bugün burada Harry Styles ve Rebecca Styles arasındaki 1. derece cinayet davası için toplanmış bulunmaktayız." dedikten sonra o da oturdu.

Yargıç avukatlara bir el işareti yaptı. "Dava avukatları, kürsüye gelin." Charlie ve Louis birbirlerine kovboy filmlerinde olduğu gibi bakarak son derece sahte bir şekilde gülümsediler. "Yüzün parlıyor Charlie, yeni bir nemlendirici mi kullanmaya başladın?" dedi Louis neşeyle. Charlie Tremont ona ters bir bakış yolladı. "Devam et bakalım komik adam. Dalga geçerek nereye varacaksın merak ediyorum."
"Bu hayır demek mi?
"Bu siktir git demek."
Louis "Ooo," dedi. "Bu canımı acıttı."

Sadece birbirlerinin duyacakları kadar kısık sesle konuşsalar da herkes ikisi arasındaki açık rekabeti görebiliyordu. "Umarım mükemmel törene hazırsındır Tomlinson." Louis başını salladı. "Bahsettiğin tören kokuşmuş kariyerinin cenaze töreniyse, dünden hazırım Tremont. Çünkü bugünden sonra bir şempanzeye bile avukatlık yapamayacaksın."

Yargıcın yanına gelince sustular. "Bakın beyler." dedi Yargıç Payne ikisine doğru eğilerek. "İkiniz de duruşmalarıma katıldınız, bilirsiniz hızlı ilerlemekten hoşlanıyorum." İki avukatta sessizce başını salladı. "Boş ve gereksiz şeylerle vakit harcamayın."