~Yazar~
Jungkook zehri titreyen elleriyle Taehyung'un eline bırakmıştı. Ağlamamak için kendini sıkıyor şişmiş gözleriyle Taehyung'un hiçbir his barındırmayan gözlerinin içine bakıyordu. Derin bir nefes alıp kurumuş dudaklarını aralamıştı Taehyung.
"Teşekkür ederim Jungkook. Şimdi beni ayağa kaldır. Başım dönüyor."
Cümlesini bitirdikten sonra bir sahte gülümseme koymuştu yüzüne...&&&&&&
Taehyung Jimin'in yanına gitmiş baş ucuna oturmuştu. Elinde sıkıca tuttuğu zehiri masaya bırakmış,Jimin'in yüzünü avuçlarının içerisine almıştı. Küçüğünün solmuş yüzü ona acı çektiriyordu. Bir türlü gözlerini açmıyordu,ona sarılmıyordu,öpmüyordu dudaklarını...
Göz yaşlarını silip masanın üzerinden zehiri almıştı Taehyung. Mutluydu aslında. Eğer Taehyung ölürse Jimin'e kavuşurdu. O zaman onu öpebilir,sarılabilirdi. Bedenleri ne kadar yakın olsada diğerinin ruhu uzaktı yanındaki bedene.
"Jimin beni duyuyormusun bilmiyorum ama... Sana söyleyeceklerim var.
Seni ilk gördüğümde kalbim çok tuhaf bir şekilde hızlı atmıştı. O zaman aşkın ilk belirtilerini hissetmiştim. Seni saraya getirmemin nedeni buydu işte. Seni sevmiyorum,sana aşığım. Kalbim sensiz ıssız bir çöl gibi. Kalbim atıyormudur şimdi? Sensiz nasıldır?
Beni boşveriyorum. Sen? Sen nasılsın? Kalbin heyecanla çarpıyor mu?"
Göz yaşlarını silip devam etti Taehyung,
"Meleğim bana sarılmanı istiyorum. O güzel dudaklarını hissetmek istiyorum... Kalbinin hızla attığını duymak istiyorum. Ben seni istiyorum! Ama merak etme yanına geleceğim. Seni yalnız bırakmıyacağım."
Cümlesini bitirir bitirmez zehiri içmişti. Küçük cam şişedeki zehir bitmişti...
Taehyung yüzünü buruşturmuş,meleğinin yanına uzanmıştı. İkisinin üzerinede sıkıca yorganı örtmüş,Jimin'nin dudaklarına küçük bir öpücük bırakmıştı. Gözleri yavaş yavaş kapanıyordu. Son bir kere gülümsemiş ve,
"Y-yanına geliyorum meleğim..."
deyip,karanlığa göç etmişti.{Finale son bir bölüm...}