Multimedyada Işıl Hanım var.. 🤗
Çiğdem yetimhane müdüründen izin almış ve ülküyle beraber kalmıştı. Ben ise odamdan çıkmış fakülteye doğru yürüyordum. Saat gece 11'di. Canım sadece yürümek istiyordu. Cebimdeki kulaklığı çıkarıp telefonuma taktım bir müzik açtım. Cebimdeki paketten bir sigara alıp yaktım ve yürümeye devam ettim.
Düşünüyordum. Annemi, babamı neden beni yetimhaneye vermişlerdi, en önemlisi neden doğurmuştu. Halide ablam anlatırdı hep. 15 aylıkken beni bakımevine bırakmışlar ve 7-8 yaşlarında yetimhaneye gelmişim. Beni bakımevine orta yaşlı bir adam bırakmış. 3 yıl önce o adamı bulup beni neden oraya bıraktığını sordum. Babam olabilir diye düşünmüştüm. Beni çöp kutusunun yanında bulmuş. o zamanlar havalar soğuk sürekli kar yağarmış o adam beni bulduğunda uyuyormuşum beni öyle görünce korkmuş ve hastaneye götürmüş hemen. Doktorlar kötü bir şey olmadığını sadece uyuduğumu söylemiş. Ondan sonrada adam beni bakımevine bırakmış. Beni nerde bulduğunu sordum adresi aldım ve her evi tek tek aradım. Sonuç olumsuzdu. 18 yaşıma kadar hep düşünmüştüm, ağlamıştım bir nevi depresyondaydım. Ama artık değilim alıştım şuanda birileri gelip ben senin annenim babanım dese asla inanmazdım. Tek hedefim savcı olmaktı ve kafamı derslerimden başka bir şeyle meşgul edemezdim.
Kolumun dürtülmesi ile düşüncelerimden ayrıldım. Kulağımdaki kulaklığı çıkarıp karşımdaki kişiye baktım."Çakmağın var mı?" dedi, karanlık olduğu için yüz hatlarını tam görememiştim. Çakmağı cebimden çıkarıp verdim. Çakmağı yaktığı an o adam olduğunu gördüm. İsmini bilmediğim adam.
"Teşekkürler" diyerek geri verdi çakmağı. Çakmağı alıp yürümeye devam ettim. Tam kulaklığımı takıyordum ki.
"Çok karşılaştık ama tanışamadık. Ben Demir , Demir Sayer" dedi elini uzatarak.
"Işıl" dedim uzattığı eli es geçerek.
"Hep böyle misindir ışıl?" diye sordu.
Yürümeyi bırakıp olduğum yerde durdum geriye dönüp..."Ne gibi?" diye sordum.
"Soğuk ve itici" dedi tek kaşını kaldırarak.
"İticiysem neden benimle tanışmaya çalışıyorsun?" Dedim bitirdiğim sigarayı çöpe atarken.
"Seninle aynı sınıfta olduğumu sanmıyorum ve sen 4. Sınıf değil misin?" dedi. sorduğum soruya cevap vermeyerek.
"Seni ilgilendirmez. Artık izin verirsen yurda gideceğim" dedim.
"Sudenin yerine mi girdin sınıfa" dedi hala dediklerimi dinlemiyordu.
Cevap vermeden yürümeye başladım sürekli yaptığı gibi yine kolumu tuttu ama bu sert bir tutuştu.
Kolumu çekmeye çalıştım ama bırakmıyordu."Sana soru sormuştum cevap vermemen ayıp olmadı mı?" dedi kolumu sıkarken.
"Sen kafayı yemişsin bırak kolumu" diye bağırdım.
Bağırmamla beraber kolumu bıraktı."Sen kimsin ya bana dokunuyorsun. Hakkın yok böyle bir şeye" dedim sıktığı kolumu elimle ovalarken.
"Bir daha asla karşıma çıkma" diyerek uyardım ve yürümeye devam ettim.
Bu fakültede gerçekten psikopatlar vardı. Yaşına göre davranmayıpta çocuk gibi davrananlar ve özellikle kendini bir halt sanalar aşırı derecede çoktu. Şuana kadar gördüğüm ilk örnek Demir değildi.
Yurda doğru yürüken tekrar bir sigara yaktım. Tam bir nefes çekerken sigaranın söndüğünü gördüm çünkü yağmur başlamıştı. Sigarayı çöpe atıp yurda koşmaya başladım. Bünyem çok hassastı ve her an hasta olabilirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HUKUK FAKÜLTESİ
ChickLitRitim tutuyordu adeta , sessizliğin mahkemesinde çığlıklarını duyurmaya çalışan genç adam ve genç kız. Her nota bir acıyı yansıtırken, birbirlerinin çığlıklarını duyacaklar mıydı? Yoksa acının ritmine hapis mi olacaklardı...? *** Hayatını ders çalış...