KAPTAN

18.

Multimedyada İlker :)

İlker babasıyla konuşmuş olacak ki bana bunu belirten bir mesaj attı;

"Yarın akşam uyku saatinden yarım saat önce bahçenin giriş kapısının oraya gel."

Tam bir ayı!Cevap vermessem kuduracak kesin;

"Uyku saatinden yarım saat önce dediğin saat zaten 21:00 o saatten sonra ne halt yapacağız peki?"

"2 gün izinliyiz onu söylemeyi atlamış olabilirim çemkirme hemen gece gece!"

Ünlem mi?Sensin ünlem sığır!O ünlemin cezasını çekeceksin...Bekle ve gör sığırcık;

"İlker baksana düşündümde bence artık ilişkimiz yürümüyor baksana ne romantizm kaldı ne saygı en ufak birşeyde sinir içerikli cümleler...Ben bitirelim derim,sen ne dersin?"

Gönder tuşuna bastım ama ödüm de sahilde tura çıkmıştı şu an,aslında söylediklerimin çoğunu da gerçekten kastetmiştim.Telefon titrediiii;

"Telefonu aç derim Ada'"

"Şu an zaten açık.Açık olmasa nasıl yazışacağız salak."yazasım ve salağa hemde süzme salağa yatasım geldi ama başıma geleceklerden korktuğum için durdum...Vee o uzun titreşim etkinleşti bu ne demek?Telefon çalıyor ve hemen açmam lazım demek;

-"Efendim canım?"

-"Başlarım canına!O ne demek lan o nasıl mesaj?Düşünmüşte,artık yürümüyormuşta bilmem ne bilmem ne...Sırf ünlem koydum diye beni sinir etmeye çalıştığını farketmedim sanma.."

-"Vayy zeki insan..."

-"Seslli düşündün Ada."

-"Sesli düşünmedim bilerek sesli söyledim azcık egon tavan yapsın diye.Sen sanki benim ünlemli cümlelere olan zaafımı bilmiyormuş gibi ötme o zaman düzgünce söyleyebilirsin "Çemkirmeymiş,gece geceymiş!"farkında mısın bilmiyorum ama sürekli böyleyiz artık hep eften püften yere kavgalar..."

-"Son olanlar,benim kazam,birde Sena'nın durumu...(Uzunca bir nefes alışın ardından)Haklısın bu aralar sana zaman ayıramadım..."

-"Ne zamanı İlker?Bana yarın için mesaj atarken bile ne bir sevgi sözcüğü nede halimi hatrımı sormak için kullanılan kelimeler yoktu...Farkında mısın bilmiyorum ama bunların hiç biri yoktu o mesajlarda..."

-"Sadece kafam karışık biraz,seninle ilgili bir sorun yok.Daha fazla uzatmayalım ne olur hadi uyuyalım artık aşkım."

-"Canımı çok sıkıyorsun İlker biliyorsun değil mi?"

-"Benimde seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun değil mi Ada?"

-"Neyse iyi geceler"

-"Bu mu sadece?"

-"Ne bekliyordun ki?"

-"Ada yapma böyle cidden kötü oluyorum tamam eşşeklik ettim özür dilerim...Hadi baştan alalım şu iyi geceler seremonisini..."

-"Pekala."

-"İyi geceler nefesim,seni çok seviyorum.Yarın görüşürüz..."

-"İyi geceler hayatım bende seni çok seviyorum görüşürüz."

Ve artık telefonlar kapandı.Bana "Nefesim"diye hitap etmesi ve beni telefonuna öyle kaydetmesi aslında İlker'in romantizmini gösterir.Benimde romantik olma yolunda kademe sarfettiğim söylenebilir aslında...Mesela o bende "Diğer Yarım" diye kayıtlı bende de var birşeyler biliyorum.İlker'le sevgili olmak hem zor hemde çok farklı bir duygu...Dışarıya olan soğuk tavrım ve bakışlarım yada her neyim varsa bunların hepsi İlker'de bitiyordu ona işlemiyordu sanki buda onun farkında olacak ki dışarıda olan her hareketimde sadece onaylamak için yanımda olurdu.Buda onu çok farklı kılmaz mı zaten?

Gruba ilk geldiğimde İlker yoktu yani yoktu derken o saatler içerisinde yatakhanedeymiş bende onu sonraki saatlerde tanımıştım.Biz çocuklarla konuşurken İlker gelmişti ve bana dikkatlice bakarak selam vermişti.İşte o günlerden sonra bana KAPTAN ünvanım verilmiş ve İlker'le olan yakınlaşmamız başlamıştı.İlk adımı tabii ki o atmıştı ve ben çoğu ilklerimi İlker'le yaşamıştım mesela ilk erkek arkadaşım o ve ilk öpücüğüm ondan...Çıkmaya başladığımız aylardan birinde bahçede yalnız kalmıştık ve bana yavaşça yaklaşmıştı tabii ki bende ona çünkü İlker'e karşı dayanılmaz bir çekilmem vardı.Yavaşça beni öpmeye başladı bende ona karşılık vermiştim ve nefesimiz azda olsa bitene kadar öpüşmüştük...O an o kadar büyülü bir andı ki kimseye anlatamam o andan sonra İlker hakkında benim içinde onun içinde çok önemli olduğunu düşündüğüm şeyi öğrenmiştim...Murat ve İlker ilkokuldan beri arkadaşlar ve bana gelip İlker'in ilk sevgilisi olduğumu söylemişti buda onunda benim gibi ilkleri bende yaşadığını öğrenmiş olmuştum.Benim o zamanlarda ki hisslerim nasılsa eminim onunda hisleri aynıydı.İlker'in çok seçici olduğunu biliyorum belki da onca zaman o yüzden sevgilisi olmadı.Keşke lisenin 2.senesinde değilde ilk senesinde buraya gelseydim bir keşke de keşke babamın daha önceden tayini çıksaydı...Bu düşüncelerden sıyrılıp yarın ve ondan sonraki güne olacaklara kendimi hazırlamalıydım ama nasıl?Uyku bu durumda bana en sıcak gelen ve en içten gelen şeydi sanırım...