tanışalım mı?

118 13 9
                                    


Multimedya Nilayın çizdiği resim

"Hey neyaptığını sanıyorsun sen şu remin haline bak" diye serççe çıkıştım. Mert;
"Özür dilerim istemeden oldu. Ben geldim sen müzik dinliyodun beni farketmedin. Bende seni rahatsız etmek istemedim. Topun buraya geleceğini düşünmemişdim" dedi
   Aslında oldukça samimi ve pişman gözüküyordu aslında başka bir resim olsa bukadar üzülmezdim bu çizdiğim resim annemle bana ait olan küçüklük resminin kopyasıydı. Bunun için fazlasıyla üzülmüştüm. Mert çizdiğim resme bakıp;
"gercekten çok güzel çizmişsin eminim bunun için çok uğraşmışsındır tekrar özür dilerim" bende" evet bunun için çok uğraşmıştım ama olan oldu artık" dedim. Biraz daha yaklaşıp bağdaş kurarak yanıma oturdu. O an ondan gelen mis nane kokusuyla resmen burun deliiklerim sızlarken elini uzatıp "tanışalım mı?" dedi. Havada kalan elini tuttuğumda vücudunun benimkinin aksine çok sıcak olduğunu farkettim. "Nilay Soyal"dedim. Oda;
" Mert Kaya tanıştığıma memnun oldum" dedi. Çok sıcak kanlı birine benziyordu. Biz Mertle konuşmaya dalmışken konuşmayı bozan telefonumun melodik sesi oldu. Babam arıyordu telefonu açıp tedirgin bir şekilde kulağıma getirdim. Babam genelde beni okul saati aramazdı.
- Alo
- Efendim baba
- Kızım ders saati seni rahatsız etmek istemezdim ama annem gene komaya girdi.
- Taman ben hemen geliyorum
Deyip bişey demesine izin vermeden telefonu kapattım. Eşyalarımı toplayıp tam ayağı kalkmıştım ki Mert;
"Önemli bir şeymi var nereye gidiyorsun" dedi. Bende;
"Belki sonra anlatırım diyerek spor salonundan çıktım. Hastaneye gelerek heman babamın yanına gittim. Babama " annem nerde" dedim. Babam "yoğun bakıma aldılar" dedi. Babamla birlikte beklemeye başladık. Yaklaşık 1-2 saat geçmişti ama hala doktor hiçbirşey dedemişti. Oturduğum soğuk zeminden kalkarak koridorda yürümeye başladım. Saate baktığımda ecenin dersten çıktığinı anlayıp hemen onu aradım. 3 çalıştan sonra telefonu açtı.
-Alo
- Efendim kuzu
-Ece müsaitsen hastaneye gelebilirmisin sana ihtiyacım var.
- Taman kuzum hemen geliyorum
- Çok sağol Ece
- Lafi bile olmaz hadi kapa ben geliyorum.
Deyip benim kapamama izin vermedem telefonu yüzüme kapattı. Bu yaptığı hareket bende hafif bir tebessüm yaratırken gülemeyecek kadar bitkin olduğumu fark ettim. Ve Eceyi beklemeye başladım. Yaklaşık 15 dk sonra ece gelip ban sıkıca sarıldı.
Ece;
"Canım annenin durumu nasıl" dedi.
"Bilmiyorum Ece doktorlar bişey soylemiyor ki" dedim. O sırada içeriden bir doktor çıktı. Doktor;
"Nergis Soyal'ın yakınları" deyince hemen doktorun yanına gittik. "Buyrun biziz" dedi babam. Doktor;
Öncelikle çok iyi şeyler söyleyemeyeceğim hastanın durumu çok kritik acil olarak akciğer nakli yapılması gerekiyor şu anda solunumu makinalarla sağlıyoruz." dedi. Doktorun söylediği şeyler beynimin içinde yankılandı olduğum yerde yere çöküp ağlamaya başladım. Ece hemen yanıma gelip bana destek olma amacıyla sımsıkı sarıldı. "Canım üzme kendini hem bak benim çevremde geniş ben herkeze söylerim illaki buluruz." Ece bunları söylerken onu duyuyordum ama algılayamıyordum. Yaklaşık 1 saattir olduğum yerde oturuyordum. Ece yarım saat önce annesi aradığı için gitmek zorunda kaldı.
Olduğum yerden kalktım her yerim uyuşmuştu babamın yanına gidip sahile inmek istediğimi söyledim. Babam da çıkıp hava almamın bana iyi geleceğinı söyleyerek izin vermişti.
Hastanenin bulunduğu yer sahile uzak olduğu için hemen bi taksiye bindim. Yaklaşık 20 dk' lık bir yolculuktan sonra sahile varmıştım. Sahildeki kayalıklardan denize en yakın olanına oturdum ve denizin ayaklarımın ucundaki gelgitlerini izledim. Kayalara vuran dalgalara bakarken zaman kavramımı yitirmiştim. Kaç dakika veye kaç saattir burda olduğum hakkında bir fikrim yoktu. Ben denize bakmayı sürdürürken omuzumda hissettiğim sıcak elle birlikte irkildim. Ama burnuma dolan mis nane kokusuyla gelenin Mert olduğunu anladım. Mert ;
"Burada ne yapıyorsun." Diyerek hemen dibimdeki kayalığa oturdu. O bukadar yakınımda dururken resmen nefes  alamıyordum burun deliklerim sızlıyordu. Onu yanıtsız bırakırken denize döndüm Mert;
"Seni zorlamayacağım ama istersen ban anlatabilirsin seni herzaman dinlerim" dedi. Ona anlatmalımıydım bilmiyorum onu sadece 2 gündür tanıyordum ama içimde ona karşı bjr güven duygusu vardı. Kafamı ona doğru çevirirken " belki anlatırım ama şuan anlatmayı bırak duşünmek bile istemiyorum." dedim. Anlayışla kafasını sallayıp cebinden bir sigara paketi çıkardı. Ben küçük çaplı bir şok geçirirken "sen sigarmı kullanıyorsun" dedim. "Sende dedinya birbirimizi daha 2 gündür tanıyoruz bilmemen doğal" dedi be siyah çakmağıyla sigarasını tutuşturup içmeye başladı...

Bölüm nasıldı bölüm benim içime pek sinmedi ama neyse.
Neyse bir sonraki bölümde görüşürüz.

Lütfen vote ve yorumlarınızı  unutmayın.
                😘Sizi seviyorum😘

GÜNLÜKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin