Bölüm 10-Final

1K 105 50
                                    

Luhan, uyuyamıyordu. Eve gelir gelmez, yumuşak ekose pijamalarını giyip yatmıştı ama uyuyamıyordu. Çünkü Sehun sürekli aklındaydı. Eğer bugün Sehun gelseydi ona söyleyecekleri vardı. Ama Sehun gelmemişti ve kelimeler Luhan' ın yüreğinde kalmıştı. Bu yüzden uyuyamıyordu. Tabii uyuyamamasında henüz 22:00 olan saatin de etkisi vardı ama olsun. O, Sehun yüzünden uyuyamadığını düşünmek istiyordu. Her ne kadar üzgün olsa da Sehun' u düşünmek Luhan' a tatlı bir heyecan veriyordu. Bu yüzden Sehun' u düşünmeye devam edip, onun yüzünden uyuyamadığını söylüyordu ya!

Tık...

Tık...

Başını yastıktan kaldırıp, etrafa bakındı Luhan. Ama bir terslik yoktu. Galiba yan komşunun evinden falan geliyordu ses... Tekrar başını yastığa gömüp gözlerini kapattı.

Tık...

Tık...

Bu kadarı da fazlaydı. Ufacık bir ses olsa da rahatsız ediyordu insanı ve gecenin bu saatinde kimsenin başkasını rahatsız etmeye hakkı yoktu. Yatağından kalkıp, terliklerini ayağına geçirdi. Kapıya doğru ilerlemeye başlamıştı ki ses yine duyuldu.

Tık...

Bu ses yan komşudan gelmiyordu. Biri cama taş atıyordu! Kimdi bu gecenin bir vakti? Arkasını dönüp cama yöneldi. Perdeyi açtığında gözleri şaşkınlıkla büyüdü. Sehun onun evinin önündeydi ve odasının camına yarım saattir taş atıyordu. Şaşkınlığın etkisi biraz geçince camı açtı.

"Sehun? Senin ne işin var burada?"

Sehun gülümseyip, eliyle gel işareti yaptı.

"Senin için geldim. Hemen aşağı gelmen lazım... Konuşmalıyız."

"Gecenin bir köründe mi?"

"Daha fazla sabredemem. Hadi gel."

Luhan başını sallayıp, hızlı ama sessiz adımlarla odasından çıktı. Ayaklarına kapının gerisinde duran spor ayakkabılarını geçirdi ve tam çıkmak üzereyken portmantonun aynasından üzerini fark etti. Pijamalarını değiştirmeyi unutmuştu. Şimdi çıkıp değiştirse Sehun' u çok bekletmiş olur muydu? Olurdu. Bu yüzden üzerini boş verip kapıyı açtı. Zaten pijamalarıyla sevimliydi. Dışarı çıktığında Sehun, yüzünde büyük bir gülümseme ile Luhan' a doğru yaklaştı. Yaz aylarında olduklarından hava soğuk değildi. Verandaya oturdular. Luhan sıkıntıyla elleriyle oynayıp, onları izlerken Sehun da etrafı inceleyip, sevdiği adamın yanında oturmaktan dolayı yanaklarında oluşan pembeliğin geçmesini bekliyordu.

"Han."

"Sehun."

İkisi de aynı anda konuştuklarında birbirlerine bakıp gülümsediler.

"Önce sen söyle."

"Önce sen söyle."

Tekrar aynı anda konuştuklarında bu sefer aynı olayı yine yaşamadan Luhan konuşmaya karar verdi. Gözlerini sokak lambasının aydınlattığı bahçenin çimlerine odakladı.

"Pekala, ben başlayayım o zaman. Lisede dolabıma gizemli ama duygusal mektuplar bırakan çocuğa aşık oldum. Kaç yaşında bile olduğunu bilmeden, gelip bana açılmasını bekledim. Ama mektuplar sonraki yıl gelmeyince onun son sınıflardan olduğunu anladım. Yine de bu zamana kadar içimde hep bir umutla gelip beni bulmasını ve o mektupların sahibi olduğunu söylemesini istedim. Çünkü ben o mektupların sahibine hala aşığım. Ama son zamanlarda o çocuktan başka kimsenin girmesine izin vermediğim kalbim tepetaklak oldu. Hastanede ziyaretime gelen, benim arkadaş grubumla takılan ve tüm zevklerimiz aynı olan Oh Sehun' dan hoşlandım. Kendimi mektupların sahibine ihanet ediyormuşum gibi hissettim. Ama tesadüfe bak ki ikisi aynı kişi çıktı. Bunca zamandır gizli aşkımı beklediğim için takdir edersin ki hoşlanmaya başladığım Oh Sehun' un, mektupların sahibi olmasının şokunu bir süre atlatamadım. Ama güneş yeniden tepeye çıktığında şaşkınlık yerini sinire bıraktı. Hep nedenini düşündüm. 'Neden lisede karşıma çıkmadı? Neden sonradan beni bulmak için uğraşmadı? Neden benden lisede bana mektup yazan çocuk olduğunu gizledi? Neden hastanede kendini yalnızca adımı bilen bir sunbae gibi tanıttı?' Bu cevapları almak için geldim sana. Sana düşüneceğimi söylediğim için özür dilerim. Seni sevmediğimi düşünmüş olmalısın. Ama eve gelirken sinirlerim yatışınca aslında senin de kendi açından haklı olduğunu anladım. Tüm bunları geride bırakmak istiyorum. Daha fazla mutluluğa geç kalmak istemiyorum. Geçmişi bırakıp geleceğe ve şu anımıza odaklanmak istiyorum. Ve şimdi de gelecekte de senin elini tutmak istiyorum Sehun. Aramızda hiçbir gizli saklı olmadan yanımda olmanı istiyorum. Seni seviyorum."

Perfect TwoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin