Joe
Mesaj:Gayet basit. Sen ya Jimin ve Jisoo'yu seçip Jungkook'u terk edip tek başına Tayland'a gidiceksin ya da Jungkook'u seçiceksin ben de Jimin ve Jisoo'yu polise ihbar edicem seçim senin.
Ne saçmalıyordu bu?
Ben
Mesaj:Ben zaten Jungkook ile sevgili değilim. Hem Tayland'a da gidicem.
Joe
Mesaj:O zaman sevgili olucaksın gidene kadar gideceğin zaman da terk ediceksin.
.
.
.
.
.
.
28.Bölüm
Bu Jungkook'a yapabileceğim en kötü şey olurdu.
Ama eğer onu yapmazsam da Jisoo ve Jimin'e yapabileceğimin en kötüsünü yapmış olurdum.
Ben yüzümü astığımda Jungkook bana dönüp merakla sordu.
"Noldu kimdenmiş mesaj?Yüzün düştü."
"Hiç yok bir şey."
"Ağabeyinle mi ilgili?"
"Hayır."
Evet.
Benden seni terk etmemi istiyor.
Yavaşça kolunu kaldırıp sarıldım. Ona sarılmak iyi hissettiyordu.
Sanki boşluğa düştüğüm zaman onun bana sarılan kolları beni o boşluktan kurtarıyor gibiydi.
.
.
.
.
.
.
Jennie'den
Yoongi'nin isteği üzerine diğerlerinden ayrılıp kamp alanına gittik.
En uç köşesinde boş bir yer oturduk.
"Hayırdır? Bir şey mi oldu?"
"Seninle yalnız kalmam için illa bir şeyin mi olması lazım?"
"Yani hayır da. Pek yalnız kalamıyoruz."
Dediğimde sonuna kadar haklıydım.
Yoongi ile yalnız kaldığım zamanların toplamı yaşımı geçmez.
Yüzünü hafif astığında konuşmaya başladım.
"Bir sorun yok değil mi?"
"Jimin'e karşı bir şeyler hissediyor musun hâlâ?"
"Konu neden hâlâ Jimin'de?"
"Sadece merak ediyorum.Bilmek hakkım bence."
"Jimin hakkında konuşmaktan sıkıldım. Unuttum dedikçe hatırlatıcak mısın?"
"Jimin'e karşı bir şeyler hissediyorsan onun yanın-"
Cümlesini tamamlamadan öpmeye başladım.
Başka türlü susmicaktı.
Jimin'e karşı hâlâ içimde bir şeyler vardı ama bu Yoongi'den hoşlandığım gerçeğini değiştirmiyordu.
"Senden hoşlanıyorum eğer duymak istediğin buysa."
Kafamı geriye çektikten sonra gülümsedi ve konuşmaya başladı.
"Bu."
Ayağa kalkıp tutması için elimi uzattığımda önce tereddüt etse de sonra tuttu.
"Diğerleri merak etmeden gidelim."
.
.
.
.
.
Lisa'dan
Akşama doğru kamptan dönmek için otobüse bindik.
