•6회•

1K 110 27
                                    

"Dediklerim doğruymuş değil mi Baek?" dedi Junmyeon aniden, ertesi akşam elimde paspasla kafenin yerlerini silerken. Ani bir şekilde arkamdan çıkmasıyla yerimde sıçradım. "Korkuttun," dedim. Kafeyi on dakika sonra kapatacaktık ve gelen başka müşteri yoktu bende yerleri siliyordum.

"Tüm gün insanları çaktırmadan inceledin mi?"

"Evet," dedim. "Gerçekten dediklerinde haklıymışsın..." Gülümseyince Junmyeon saçlarımı karıştırdı ve gitti. Yerleri silmem bittiğinde paspası yerine koydum. "HADİ EVLERİNİZE GİDİN! KAPATIYORUM!" dedi Junmyeon elindeki anahtarları şıngırdatarak. Üstümdeki önlüğü çıkardım ve kasanın üstüne bırakıp kapıdan çıktım.

Junmyeon kapıyı kilitlerken, "Baek, bu gece işim var geç geleceğim eve haberin olsun" dedi. "Neden?" dedim hemen. Chanyeol bir şey demedi ve kafasını eğdi. Onu kolundan çekip diğerlerinin yanından uzaklaştırdım. "Chanyeol, yine tehlikeli işlere falan karışacaksın değil mi? Geçen gece de geç geldiğinde muhtemelen tehlikeli bir şeyler yapıyordun! Tıpkı filmlerdeki gibi!" dedim. Chanyeol benim ani endişem karşısında şaşırmış ve sessizce bakıyordu.

"Baekhyun, endişelenmene gerek yok," dedi. "Sandığın gibi tehlikeli bir iş yapmıyorum..."

"O zaman ne yapıyorsun?" dedim merakla. Bana gülümsedi ve eliyle yanağıma dokundu. "Sevgilimle buluşmaya, anlarsın ya?" deyip göz kırptı.

Harika. Kalbim daha hiç bir şey olmadan başından kırılmıştı ve ben daha hislerimi bile kabullenememişken kalbimin un ufak olduğunu hissetmiştim. Rahat bir iç çekiyormuş gibi yapıp, "Oh, iyi o zaman." dedim ve kendimi tutamayıp, "İstersen de orada kal" dedim ve yanından gittim. Çığlık atma isteğimi içimde tutarak otobüs durağına doğru ilerledim.

***

"Hyung hoşgeldin!" dedi ben eve girdiğimde Taehyung. "Aynen" dedim ve öfkeyle merdivene yönelip odama çıktım.

Odama girdiğimde sinirle kendimi yatağa attım ve kafamı yastığa gömüp nefessiz kalana kadar çığlık attım.

Çığlığım bittiğinde arkamdan Jungkook'un sesini duydum. "Hyung ne oldu?"

"Siz ne zamandır orada dikiliyorsunuz?" dedim sinirle. "Sen eve öfkeyle girip odana çıkıp kafanı yastığa koyup anırmaya başladığından beri," diye yanıtladı Taehyung. "Bir şey yok," dedim.

"Chanyeol hyungla mı kavga ettiniz?" dedi Jungkook.

"BİR ŞEY YOK!" dedim ve kafasına yastık attım. Taehyung ve Jungkook birbirlerine baktılar ve bir şey dememeye karar verdiler. "Pizza söyleyeceğiz-"

"GÜZEL! NEYLİ SEVDİĞİMİ BİLİYORSUNUZ! ÇIKIN ODAMDAN!" diye bağırdım ve onları odamdan itip kapıyı çarptım ve kendimi yeniden yatağa attım. Hayatın bu kadar adaletsiz olmasından bıkmıştım, hayatın benim mutlu olmamı istememesinden bıkmıştım. Sürekli önüme bir mutluluk yolu çıktığında yolun emgellemesinden sıkılmıştım.

Annem ve babam öldüğünden, Luhan'da kahrolası Amerika'ya gittiğinden beri hayatım hiçte güzel ilerlemiyordu! Tam birine bir şeyler hissetmeye başladığımı hissederken, bu farklı hissi liseden beri tekrar tadarken kursağımda kalması gerçekten beni sinirlendirmişti. Her zamanki gibi yine sinirimi Taehyung ve Jungkook'tan çıkarmıştım tabii ki.

Üstüme rahat bir şeyler geçirdim ve alt kata indim. Ben indiğimde Jungkook ve Taehyung bana korkuyla baktılar. "Sakinim" dediğimde, "Emin misin?" dedi Yesung. "EVET!" diye bağırınca ikisi de rahat bir iç çekti. "Sakinleşmiş tamam," dedi Jungkook ve kumandayı eline aldı. "Pizza söylediniz mi?"

"Evet"

"Ya ek olarak kızarmış tavuk kanadı?"

"Onu da söyledik hyung," dedi Taehyung. "Güzel." dedim ve dolaptan meyve suyu çıkarıp bardağa doldurdum.

It's Okay It's Me (ChanBaek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin