Senden Nefret Ediyorum(Baekhyun)

Bölüm 41

Evet arkidaşlar biraz kısa oldu sanki ama idare edin işte :D Birazcık duygusallaştım bu bölümde :D Beğenirsiniz inşallah oy ve yorum istiyorum İyi okumalar :D

Nina'nın ağzından

Bugün hastaneden çıkıyordum.Abimle ve Baek'le eve geldik.Evet abim de burda.Haberimi alır almaz hemen buraya gelmiş ama büyükannem ve büyükbabama haber vermemişler.Zaten annem ve babam için yeterince üzgünler bir de benim için üzülmelerini istemem.Eve girmem için Baek bir koluma Jace bir koluma girdi.Eve girince Baek beni kucağına aldı.Onun bu haline kıkırdamadan edemedim.Beni odama getirdi ve yatağıma bırakıp alnıma masum bir öpücük kondurdu.

Baekhyun: Bir daha seni asla ama asla bırakmayacağım.Seni bir daha öyle görmek istemiyoum.dedi ve dudağıma nazik bir öpücük kondurup yatağa uzanmamı sağladı.Haa bu arada ben komadayken o portakal kafa olacak sürtüğün babası Baek'in babasıyla anlaşma yapmamış ve bu sayede Baek'in babasının şirketi iflas etmiş.Babası beni vurdurmaktanda hapse girmiş.Yani anlayacağınız önümüzde hiçbir engel kalmadı.Yatağa uzandım Baek de benim yanıma uzandı.Bedenlerimiz birbirine dönüktü ve burunlarımız birbirimize çarpıyordu.Çok merak ettiğim ve aklımda yer eden bir soru vardı.

Ben: Ben vurulunca neler hissettin ? dedim sessizce gözlerinin içine bakarak.O ise tek elini başının altına yastık gibi koymuş tek eliyle de benim yanağımı okşuyordu.

Baekhyun: Sen vurulunca dünyam durdu sanki.Başta şok olmuştum.Sonra sen düşerken seni yakaladım ve başını dizlerime yatırdım.Beyaz elbisenin ortasındaki o kırmızı lekeyi hiç beğenmemiştim.O kırmızı leke seni benden alıcak diye çok korkmuştum.Sana bir şey olsaydı yaşayamazdım bebeğim.Eğer seni kaybetseydim kendimi de kaybederdim.Seni o kadar çok seviyordum ki seni öyle kanlar içerisinde görmeye dayanamadım.Kalbim sıkışmıştı,doğru düzgün düşünemiyor,nefes alamıyordum sanki.Seni kaybetme düşüncesi beni kahrediyordu.Sana bunları yaşattığım için üzgünüm meleğim.Keşke bütün bu olanları yaşamasaydık.Ama yaşadık.Beni öptükten sonra beni sevdiğini söylemiştin ve sonrasında gözlerin kapandı.O zaman bunun bir veda olduğunu çok iyi biliyordum ama bunun bir veda olmaması için elimden geleni yaptım.Hastaneye gelince çok kan kaybettiğini ve komaya girdiğini söylediklerinden bütün dünyam yıkıldı.Ama bir umut komadan çıkarsın diye hergün sana geldim sana yaptıklarımı anlattım,seni ne kadar çok sevdiğimi anlattım.Komadan çıktığın gün Nana beni aramıştı.İlk başta Nina dediği an seni kaybettiğimi sandım.Az kalsın kaza yapıyordum ama aslında senin uyandığını söyledikten sonra gaza bastım ve bir an önce senin yanına gelmek için çabaladım.Senin o masmavi gözlerini gördüğüm zaman ise içime bir rahatlama geldi.Seni çok seviyorum birtanem.Beni bırakma olur mu ?

Ben: Bende seni çok seviyorum bebeğim.Sen beni bıraksanda artık ben seni  bırakmayacağım.dedim ve yanağını öptüm.Baek bana gülümsedi.

Baekhyun: Hadi biraz dinlen bebeğim.dedi ve saçlarıma bir öpücük kondurup yataktan kalktı.Üzerimi örttükten sonra ise kapıyı kapatıp odamdan çıktı.Bende uykunun huzurlu kollarına dalmıştım.

*******

Uyandığımda saat 6'dı.O kadar uyumuş muyum ben ya.Hastaneden çıktığımızda saat 12'di.Yataktan kalkıp aşağı indim.İşte görmek istediğim manzara.Jace ve Baek yemek hazırlıyorlardı.Beni ilk fark eden Jace oldu.Yanıma geldi ve alnımı öptü.

Jace: Prensesimizde gelmiş.Acıktın mı ?

Onu onaylarcasına başımı salladım.Daha sonra Baek yanıma geldi ve dudaklarıma küçük bir öpücük kondurup geri çekildi.Elimi tutarak beni masaya doğru yönlendirdi.Vaooow masa harika gözüküyordu.Baek sandalyemi çekip oturmama yardım etti.Nazik sevgilim benim.Eğlenceli ve bol sohbetli bir akşam yemeğinin ardından film izlemeye karar verdik.Filmin yarısında Jace uyuyakladı.Şapşilik abim bugün çok yorulmuştu.Bende fırsattan istifade kumandayı elime aldım ve filmi kapattım.Baek bana anlamayan gözlerle bakıyordu.Ayağa kalktım ve elini tutarak odama çıktık.Yatağa uzandığımda o da yanıma uzandı.Onu çok özlemiştim,her açıdan.Dudakları şu an oldukça cazip gözüküyorlardı.Dudaklarını dudaklarıma bastırıp bir süre öpüştük.

Ben: B-baek seni istiyorum.

Baekhyun: Bende seni deliler gibi istiyorum Nina ama dikişlerin açılır o yüzden olmaz sevgilim.Şimdi uslu bir kız ol da yatalım.

Ben: Off tamam.dedim dudaklarımı büzerek.Bakışları direk dudaklarıma kaydı ve kendi dudaklarını yaladı.Bunun üstüne sırıtarak dudaklarımı ısırdım.Dudağına küçük bir öpücük kondurarak ona arkamı döndüm.O da göğsünü bana bastırarak omzuma bir öpücük kondurdu ve tek elini belimden tarafa attı.

Ben:İyi geceler Baekkie.

Baekhyun: İyi geceler bebeğim.

******

Sabah yanımdaki kıpırdanmyla uyandım.Gözlerimi açtım ve bana bakan bir çift kahverengi gözle karşılaştım.Bana gülümsyerek günaydın dedi.Bende ona aynı sıcaklıkta günaydın diyerek karşılık verdim.

Baekhyun: Bebeğim bugün provalarımız var o yüzden benim gitmem gerek ama akşam yanına gelicem.

Ben: Tamam.Ben bu kadar zaman burdaydım peki sizin şu koreografiniz ne oldu.

Baekhyun: Ben onu Lee Soo Man ile konuştum tatlım.Sen iyiki bize bütün koreografiyi gösterdin.Soo Man yeni bir koreograf buldu o bize senin koreagrafini öğretiyor.

Ben: Peki tatlım görüşürüz.

Baekhyun: Görüşürüz bebeğim.dedi ve beni yanağımdan öperek odamdan çıktı.Bende yatağımda biraz oyalandıktan sonra aşağı indim.Jace ile bir kahvaltı yaptık.Bütün gün abimle evdeydik.Uzun uzun konuştuk onunla.Bir sevgilisi varmış adı Amy diye.Beni onunla tanıştırmak istiyormuş bir süre sonra.Hayret dedim benim playboy sapık abimi hangi kız dize getirmiş ? Şaşırdım doğrusu.Film falan izledikten sonra zaten akşam olmuştu.Baek gelince direk odama çıktık.Yatağıma uzandık.Baek başını yatağın başlığına dayamıştı bende başımı onun göğsüne koymuştum.Başımın üstüne öpücükler konduruyor bende elimle onun göğsünde daireler çiziyordum.Bulunduğumuz halimize kıkırdamadan edemedim çünkü çok tatlı duruyorduk.Yani bence öyle.Esnedikten sonra Baek konuştu.

Baekhyun: Uykun mu geldi meleğim ? dediğinde başımı onaylarcasına salladım.

Baekhyun: Hadi yatalım o zaman.dedi.Göz kapaklarım yavaş yavaş kapanırken duyduğum son şey Baek'in sesiydi.

Baekhyun: Seni seviyorum meleğim.