( medyadaki kıyafetlere bakmayı unutmayın. )
Yazım yanlışlarım varsa, kusura bakmayın.
Veee
Mutlu olun. Güzel günler geçirin.
❤️ ❤️ ❤️Jung Hoseok
Eğer şu an sesli bir şekilde öten şey, pahalı telefonum değilde çalar saat olsaydı, evet ben de kitaplardaki gibi fırlatırdım.
Huysuzca ayağa kalktım ve parmaklarımı kızıl saçlarımdan geçirdim. Esneyerek lavaboya girerken, bugün derslerin ne kadar boktan olduğunu düşünüyorum. Tüm sayısal dersler bir güne toplanmış gibiydi.Kıyafetimi giyinirken, son üç dersin kulüp olduğunu görünce mutlu oldum. Gerçi daha kulübümü seçmemiştim. Ama, bu mühim değildi değil mi?
Yine aynı saatte evden kendimi attım. Sokağım biraz uzundu ve bu beni yoruyordu. Yürümeyi sevdiğimden bu mızmızlanmamam.
Sokağımın sonuna geldiğimde, tanıdık yeşil saçlar kaşlarımı çatmama neden oldu. Yoongi, anlamsızca önce bana sonra kaldırıma baktı. İkimizde istemsizce birbirimize ilerledik. Ondan hala çekinsemde gülümsedim. Hadi ama, çocukla şipleniyordum. Tabii çekinecektim."Günaydın, sen...buralarda mı oturuyorsun?"
"Şey evet, sokağın sonunda ki binada."
Yoongi parmak ucumla gösterdiğim sokak sonuna, binayı göremeyeceği halde, baktı ve ince ama güzel dudaklarından 'hmm' sesi çıkardı.
İkimizde birbirimize sormadan yan yana yürümeye başlamıştık. Ayıp olmasın diye kulaklığımı çıkardım ve cebime tıkıştırdım."Yeni evine alışabildin mi?"
"Ah şey, geceleri ürkütücü olmadığını söyleyemem. Ama, alışıyorum."
Yoongi bu söylediğimle, diş etlerini gösterecek kadar gülümsemiş ve o da benim gibi kulaklığını montunun cebine sıkıştırmıştı. Tanrı'm! Diş etleri yukarıdan gözükürken, tatlı tatlı gülümsemesi karşısındakini sapık yapmaya yeterdi galiba.
Okulun büyük lila binasını görünce ayaklarıma az kaldığını hatırlattım. Tam bu sırada Yoongi yeniden konuştu."Kulübünü seçmek için bir şey düşündün mü?"
Aslında bakarsan, ilgi duyduğum alandan daha çok, onlarla olmak istiyordum. Okulda şu ana kadar konuştuğum tek insan onlardı. Ve sınıfta bile onların önünde oturmuştum."Aslında, sizin kulübünüze gelmemin daha doğru olduğunu düşünüyorum."
Yoongi bana bakarken " Biz Jimin ve Jungkook yüzünden dans kulübündeyiz. Hayalleri dans grubu olmamız." dedi.
Aklıma küçük çocukların, Youtube'da dans cover videoları çekmesi gelince istemeden kıkırdadım."Youtuber olmayacaksınız değil mi?"
Yoongi ağzını kocaman açtı.
"SENCE ÖYLE BİR ŞEYİ YAPACAK KADAR CRINGE BİRİ MİYİM?"
Yoongi'nin kocaman(!) tepkisine gülerken, o da konuyu Youtube'daki veletler hakkında açınca kahkahalara boğulmuştuk. Ben o veletlerin taklidini yaparken, okul kapısından girmiştik bile.
Yoongi son yaptığım taklit ile gülerken elini omzuma koydu ve hafifçe ittirdi."Hoseok yeter cidden, iç organlarım ağrıdı gülmekten."
Kıkırdayarak onu onayladım. O sırada bahçeye dönünce çoğu kişinin Yoongi ve bana baktığını gördüm.
Yoongi bana döndü ve sonra elini hızla omzumdan çekti.
TANRIM! ŞİPIR KOKUYORDU ORTALIK!
Utancımdan kızaran yanaklarımı saklamak adına kafamı yere eğdim.
Yoongi ile çardağa gittik."Günaydın millet."
Jungkook tek kaşı havadayken, "Neden beraber geldiniz?" diye sorunca, Yoongi masadaki meyve suyu kutusunu aldı ve Jungkook'un kafasına attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Instagram : Sope / YoonSeok
FanfictionTAMAMLANDI. "İzin ver birbirimizi sevelim Hoseok." ••• "Yoongi bencil olsun diye, bu fedakarlığı yapabilirdim." YOONSEOK #1 Direkt anlatım bölümüne geçebilirsiniz. Olay akışı bozulmuyor. İLK ANLATIM BÖLÜMÜ : '' Klişelerin klişesi ilk gün '' [dipno...